çend kilo horma beray-i merasim-i tedfin

• chand kilo khorma baraye marassem-e tadfin saman salur imzalı filmdir.
  
  süre:
  fransa:85 min
  ülke:
  iran
  dil:
  farsça
  renk:
  siyah beyaz
• beyler, iran iran iran... ne konusu ne de oyuncuları veya yönetmeni hakkında konuşacağım. çok iyi film çok. anaresk sağolsun onunla izledik. ayrıca entel entel yok şu hikayeyi hatırlatıyor buna gönderme yapmış da demeyeceğim. bulun, izleyin. sinegöz'de var mesela.
  
  hem yazmak hem susmak istiyorum. susayım.
  
  ayrıca benim birkaç yıl önce yazdığım bir yazıda kullandığım fotonun kaynağı da bu filmmiş. onu da öğrenmiş oldum. foto;
  http://userserve-ak.last.fm/…n namjoo namjoo2zr.jpg
• sevdiği insanı karlar altında saklama gibi şiirsel bir fikri konu eden film. en çok yalnızlık, beklemek ve sabır üzerine anlatılanlar, gösterilenler etkiliyor bizi çünkü çoğu zaman hissettiğimiz duygular bunlar. hepimiz sadri ya da yadi olmuşuzdur ya da olacağızdır.
• sırf sadri'nin gökyüzüne bakıp “gözümü kör ettiğinde, senin olanı geri aldın demiştim. şimdi çok şey mi istiyorum senden; biraz kar yağsa dünyanın sonu mu gelir? biraz kar yağdır ki, bana verdiğini koruyabileyim. niye bana karşısın?” şeklindeki yakarışı için bile izlenebilecek film. çok ama çok güzel..filme ait güzel bi analiz için `http://www.edebifikir.com/…n-birkac-kilo-hurma.html`
• a few kilos of date for a funeral. iranli yonetmen saman saloor'un odullu 2006 tarihli siyah beyaz festival filmi.
  iranli bob dylan, mohsen namjoo'nun da rol aldigi dunyanin en tenha petrol istasyonunda dunyanin en yalniz insanlarinin en imkansiz asklarin pesine dustugu kara komedi film.
• mohsen namjoo var diye ilgimi çektiğinden izlediğim ve hayran kaldığım film.. adamın kar için yalvarması ve yalvarma sebebi çok ilginç şiddetle tavsiye ediyorum bu filmi...iran sinemasını sevmek için ayrı bir neden
• "işleri yoluna koy ve yeni bir hayata başlayalım "
  
  izledim en muhteşem filmlerden birtanesi bu sahneyle hatırlıyorum
• övülesi filmdir.
• bu film doğunun en çıplak tasviridir herkes birbirine muhtaçtır (saç kesme sahnesi) ve herkes birbirinin kuyusunu kazar (postacı ve aşk mektuplarını taşıdığı arkadaşının kavgası). doğuda aşk için sevgi nesnesi gerekmez , aşık olmak hep bir gayb'a aşık olmaktır, yoksa tamdır, varsa eksiktir, bu nesnesiz aşk bir ömür boyunca ruhta bir yara olarak taşınabilir ve hatta bunun üstüne şiirler, divanlar, hamseler yazılabilir. aslında doğu batı ekseninde bakılacak olursa bu film michel foucault'nun scientia sexualis-ars erotica ayrımını daha iyi anlayabilmek için faydalanabilinecek bir filmdir.
• bu zamana kadar izlemediğim için hayıflandığım ismi gibi kendisi de şahane olan film. elleri, ayakları üşüten ama sevgiyi, umudu koruyan soğuğun insana beklemeyi, sabretmeyi ve dilemeyi öğrettiği şiirsel bir tabloydu sanki seyrettiğim.