• otoben kitabı pek başarılı şair, yayıncı (c yayınları), alkolik.
    ayrıca show radyodan oktay rifat gibi aranarak röportaj yapılmış, dönemin genel yayın yönetmeni artun ünsal'ın rezil olmasına sebep olmuştur. (o.rifat öleli 10 sene olmuştu.)
  • şu hayattaki en sevdiğim şiiri yazmış olan güzel insan. keşke tanışmak da nasip olsaydı, bir elini sıksaydım...

    unutma

    şehrin kör gözünden kaçtığım gecelerin kıyı kentleri,
    plakalar değiştikçe değişen ruhumdaki
    koyların sahil yollarına iliklediğim
    anılardır yakamozlar...
    bir şehri geçerim,
    bir şehir geçer benden.
    böyle geçtim kendimden!

    döndüğüm her virajda sana çıkıyorsam,
    sensiz yapamıyorsam,
    burkuluyorsa yüreğim,
    sandığıma kaldırdığım düşlerimi
    çeyiz diye sana sunuyorsam,
    bir aşk şiirini sana adamışsam
    ve seni hâlâ unutmuyorsam;
    beni unutma!

    ben her şehir terk ettiğim için sevdim
    seni kolların için, omzun için
    seni, vazgeçemediğim için sevdim.
    geçmiş yüreğimde karaltı
    aklanmak istedim rakı akşamlarında
    sana koşan yürekle yaşıyorum
    nedensiz bir maraton bu
    kendime koşsam, kendime çıksam
    bu şehrin aslanyatağı sokaklarında
    beni unutma!
  • "anne, niye öldüğünde bitecek bir şiir gibi doğurdun beni
    ve, nerde bu tinin şairi?"
  • "ahh, içimde yangın; gözlerimde sağanak atbaşı
    gider de derman olmaz birbirine iki muhtaç!
    geldim; benden önce kim varsa dağılmış dört bir
    yana, toplanmaya çalışıyor hayatta... babam param-
    parça! annem yüreğini yamıyor tüm eskilerden...
    içim dışım deprem: zamanda kilitlenmiş eylem!
    aşk'ın ilk hecesi için ant içtim tüm sözcüklere...
    beni soranlara, yaşanmışa ve yaşadıklarıma "yok!"
    diyecek kelimeler; "burada bir şey cenk'e dair."
    "-alfabesini söktü; taşındı buradan şair!"
  • “...hayata tirnaklarini gecirip tutunmak isteyenlerden, onu buyuk bir dunya nimeti olarak sonsuz bir istahla tuketmek isteyenlerden olmadi hic cenk. yky'nin kurulus yillarindaki duzenli isinin ardindan bu edebiyat piyasasi onu gormezden geldi. dogrusu onun da, uzun boyu, uzun guzel sakallari, kederi de bakislari kadar guzel olan gozleriyle gorulmesi bir yana, kendini gostermek gibi bir derdi de olmadi hic. turgay kanturk'le cikardiklari unutulmaz dergileri eski z'den sonra, dokuz sayilik son kisot dergisini olaganustu cabalarla yayimladi. bu surecte yaninda, onu sevgisi ve merhametiyle hep koruyan karisi rodos vardi. bu iyi yurekli kizi gecen yil kaybetti. cenazede en sik ve yakisikli olan da cenk'ti. rodos'la soz vermislerdi birbirlerine. kim daha once olurse, geride kalan en sik giysilerini giyerek ugurlayacakti onu. canim kardesim, sevgili karisini, aciyan iciyle ama en sik bicimde ugurladi. sonrasi uzun hikaye demek istesem de diyemem.

    5-6 ay once eski arkadasinin yanina antalya'ya tasindi, 1.5 ay once hastalandi. anneler gunu'nde de sevgili annesine ve sevgili rodos'una kavustu.

    carpisacak adamlardan degildi, cekilmesini bilenlerdendi. dilindeki guzel pelteklik bile bunun bir isareti gibi gelirdi bana. umutsuzluguyla da son kisot'tu. cenk koyuncu'yu ozetleyen bir dizesi vardir: "hicbir seyim yoktu benim her seyimi aldilar." ruhu da, adamligi da, siiri de kendisi gibi yakisikli olan sevgili kardesimi saygiyla ugurluyorum. onun vedasiyla columuz iyice kimsesiz kalmistir.”
    haydar ergulen
    -----------------------------------------------------------------------------------------------------------------

    ` agci: simdi cenk abi icin `

    masmavi bir issizlik suzulurken yukarida
    likir likir akan sizidir bogazimdan
    tersine donuyor camurdaki dunya
    renkleri yutulurken kahverengiyle
    ve isik lekeleyerek geciyor cigerimde kahverengini

    sessizce ariyorum yaslarimi
    silecek kansiz bir mendili
  • erken,acele ölümüyle hayata veda etmiştir.antalya da toprağa verilecek mekanı cennet olacak şairdir.yumuşak sakallarından öpüyorum seni cenk abi..
  • reşit imrahorla ilgili okudukca programında, ekrana sırtı dönük olarak reşit imrahormuş gibi konuşmuş, edebiyat dünyasının kafasını iyice karıştırmıştır. (bkz: resit imrahor)
  • 14 mayıs 2006 tarihinde, yani bugün, antalya'da yaşama gözlerini yumdu. çok üzgünüm, onca sohbetimiz vardı. bu erken ölümler... neyse... şiirleri kaldı bize, giden tüm dostlarınki gibi. çiçekler içinde yatsın.
  • (bana, gece gece) "okuduğumuzda aklımızda kalan her dize, şairinin ölümüyle bizi de ölüme yaklaştırıyor" (mu ne?) dedirten şair.
hesabın var mı? giriş yap