• besteyi tori amos'la yapmıştır. nasıl gözümden kaçmış açıkçası pek şaşırdım. çünkü harikulade bir şarkı.
  • al stewart'ın famous last words albümünde ikamet eder.
  • uğruna giyotinle ölüme gitmeyi isteyecek bir adam yaratmıştır yüzü.

    1700'lü yıllar. yer paris. concorde meydanı.
    beyaz tenli, iri ve mağrur gözlü bir kadın. charlotte, devrimcilerden birini öldürdüğü için giyotine yürütülüyor. herkes bir katili görürken charlotte'nin yüzünde, o anda kalabalıkta bulunan genç bir adam aşk'ı görüyor. bir kaç saniye görebiliyor adam, genç kadını.

    charlotte corday'in gözlerinin bağlanmasını, diz üstü çöktürülüp başının giyotin yuvasına yerleştirilip bıçağın inmesini izleyen genç adam, o kısacık anda bu genç kadına aşık olmuş ve bir kaç saniye içinde sonsuza dek kaybetmişti.

    idam bittiği anda genç adam devrime karşı olduğunu belirten naralar atmaya başladı delirmiş gibi. tutuklandı. mahkemeye çıkarıldığında devrime olan düşmanlığını etrafa tükürükler saçarak haykırdı ve giyotinle idam edilmek istediğini söyledi. sevdiği kadın gibi ölmek istiyordu genç adam. eğer charlotte corday gibi ölürse, ona kavuşacağına inanmıştı.

    idama mahkum edildi.

    bir sabah giyotine gülümseyerek çıktı.
    bir yaz sabahı kalabalıklar içinde rastladığı o yüz, o kadın , bu genç adamda kimsenin uyandıramayacağı hisler uyandırmıştı o kısacık anda. o hissi bir daha kimsenin yaşatamayacağı duygusu, başını istekle koydurtmuştu giyotine.

    hiç yaşanmamış bir aşk, yer yüzünün en unutulmaz aşklarından oldu.
    bir yüz ve bir kaç saniye.
  • 13 temmuz 1793'te devrimci jean-paul marat'yı öldüren suikastçi.

    marat'nın "halkın dostu" isimli gazetesinden sürekli olarak daha fazla devrim karşıtının kellesini istemesi buna neden olmuştur. şiddet yanlısı bir radikal olan marat'nın bitmek bilmeyen bu tutumu sonunda taşralı bir kadın tarafından öldürülmesine neden olur.

    ancak bu ölüm yükselen devrimci şiddeti durdurmadığı gibi corday'in de hayatına mal olur.

    mahkemede yargılanır ve giyotini boylar.
  • fransız devrimin önderlerinden biri olan jakoben kulübü devrimcisi marat’ı öldüren kadındır. öldükten sonra dahi onu aşağılamak için kalçasına şaplak atmışlardır ve tepki var mı yok mu diye bakmışlardır söylenenlere göre.
  • oversimplifiedın fransız devrimini anlattığı bölümde kendisine ve yaptıklarına ve başına gelenlere yer verilen kişi:

    https://www.youtube.com/watch?v=eqmjxm4vk2u (12:14 civarları)
  • marat'yı öldürmesinin ardından, sanıyorum, savunması sırasında "bir insanı değil, fransız halkını yiyip bitiren vahşi bir hayvanı öldürdüm" demiştir.
  • hayat hikâyesine ve özellikle de yazdığı mektuplara bakılırsa oldukça bilgili kültürlü, ne yaptığını ve neden yaptığını bilen birisidir. jakobenlerin devrim karşıtı bahanesiyle onbinlerce insanı giyotine yollamasının baş sorumlularından birini öldürmüştür. sonunu bile bile kadın başına birinin evine gidip onu banyosunda tek darbede kalbinden bıçaklayıp öldürmek her babayiğidin harcı değildir. bir şu var ki öldürdüğü jean paul marat eğer yaşasaydı o da muhtemelen robespierre ya da saint just gibi giyotini boylayacaktı, zira fransız devrimi akabininde başlayan terör döneminde(1792-1794) devrim öncülerinden tamamına yakını giyotine gönderildi, hem de karısı yetişkin çocukları ve damatları gelinleri ile birlikte...
hesabın var mı? giriş yap