• akademi’de girdiğimiz ilk derste izletilen 2 saat 45 dakikalık, 64 yapımı john ford filmidir. hemen ardından da film üzerine bir analiz yazdığımızı hatırlıyorum. buradan yola çıkarak ‘gerçek sinema nedir?’ i mini mini birlere aşılamak için ders niteliğinde film de diyebiliriz. evet dedim.
    o değil de o koltuklar ne rahattı öyle yahu. şimdi olsa da uyusak.
  • james stewart'ın, wyatt earp'ı canlandırdığı western filmi. beyazların kızılderelilere yaptığı haksızlığı anlatan filmlerden biridir.
  • 1964 yapımı john ford filmi. ilginç bir şekilde ismi türkçede baharda hücum olarak geçer ve bu isim hiç yadırganmaz. ki bana sorarsanız isminin türkçesi de en az orjinali kadar yakışıklı duruyor.
    ben seyrettim bu filmi. ama inan ol pek bir şey hatırlamıyorum. yaş ya yedi ya dokuz. o dönem mahalle başına düşen video oynatıcı sayısı 1 (yazıyla bir). benim babam da alamancı olmasına ve her türlü teknolojik aletin apartımanda girdiği ilk evin mensubu olmamıza rağmen o tarih itibarıyla, niyedir bilmiyorum, videomuz yok.
    vaktiyle bizim köyde öğretmenlik yapmış, ve bizimkilerle samimi olmuş (döşek vermişiz falan) sonra almanya'ya gitmiş olan erdoğan amca'nın (nur içinde yatsın) ankara emek'teki evinde seyretmiştik.
    sonradan adının richard widmark olduğunu öğrendim bir amca vardı başrolde. amca dediğime bakmayın, üzerinden otuz yıl geçti, ben daha onun üstüne karizmatik adam görmedim. kızılderililer var ayrıca. alabildiğine artist, alabildiğine haklılar her zamanki gibi.
    hasılı çok güzel film olduğu yönünde mesnetsiz bir inancım var. mesnetsiz, çünkü ne senaryo ne de oyunculuklarla ilgili kayda değer bir bilgi kalmamış hatırımda.
    ama şunu biliyorum. ismini öğrendiğim ilk yönetmen john ford, ilk oyuncu richard widmark'tır.
  • filmin çekimlerinde gerçek navajo yerlileri yer almış ve kendi dillerini konuşmuşlardır. cheyenne dili olarak sunulan dil aslında navajo diliymiş ve sette çalışan kimse yerlilerin dilinden anlamıyormuş. bunu farkeden yerliler, film sahneleri sırasında aşırı kaba ve argo sözlükler kullanmışlar. mesela yerlilerle yapılan anlaşma sahnesinde imza atan albayın penisinin boyuyla dalga geçiyorlarmış. filmle alakası olmayan bu diyaloglar daha sonra popüler olmuş.
hesabın var mı? giriş yap