• siyasette iki artı iki dört etmez!

    ikisinin toplamı chp'nin tek başına aldığı oy'a bile ulaşamayacaktır.
  • 5 getirir 10 götürür .
  • chp'yi bitirme projelerinin yeni ayağı.
  • bunu diyen (bkz: chp'yi paramparça edeceğiz) de demisti
  • bebek katili apo için babam gibi diyen hdpkk borazanı teklifi.
    biraz sonra çıkıp chp yi paramparça ederiz de diyebilir.
    belki de borazanlığını yaptığı örgüt uzun namlulu silahlarla chp parti başkanına suikast girişiminde bulunur, belli olmaz bu dangozların sağı solu.
  • geçti borun pazarı sür eşeği niğde'ye misali. ssö boşuna geveliyor. "süreci fethullahçılar bitirdi" tercümesinde uzun uzun geveleyerek akp ve erdoğan'ı 15 temmuz darbe girişimi öncesi kanlı periyottan soyutladıkça erdoğan rejiminden kıymet bulacağını mı sanıyor artık bilinmez, şimdi de bit pazarına uğramış.

    erdoğan ve rejimi, hdp'nin kendileri için yarattığı tehlikeyi 7 haziran'da gördüğünden beri chp kitlesi ve kürt siyasi hareketi yakınlaşmasın diye elinden gelen her şeyi yapıyor, her fırsatı kullanıyor. iktidarı dağıtma ihtimali doğuran muhalefet partisinin genel başkanları dahil onlarca vekili, yüzlerce, binlerce teşkilat üyesi bugün tutuklu. akp basın komiserleri ve gayrıresmi yayın organı tetikçi paçavralar haftalardır anamuhalefet partisi genel başkanı tutuklanacak mı tutuklanmayacak mı diye dedikodukazanı üretiyor. üretiyor çünkü erdoğan bizzat kılıçdaroğlu'nun soruşturulması ve susturulması talimatını üstü örtülü/açık artık ne şekilde yorumlarsanız öyle yorumlayın müteaddit defalar verdi. ters tepmesi sonucunda daha yeni yok öyle bi şey demedim diye kendini yalanlamış.

    velhasıl türkiye'de örgütlü siyaset de, meclisteki büyük partiler de, yargı kurumları da rejimin kelepçesi altındadır. sözümona basındaki tetikçilerinin reisin has adamı benim diye birbiriyle yarıştığı yerde kamu personelleri sizce ne yapıyor?

    özetle, kısa kes sırrı abe, sözünün hükmü kalmadı. itibarını beş paralık ettin iyice.

    (bkz: #54114695)
    (bkz: #49438495)
    (bkz: #51942694)
  • bu chp de nasıl partiyse herkesle ittifak yapması konuşulabiliyor.

    oysa olması gereken chp-hdp ittifakı değil, chp ve hdp'nin kesişim kümesinin yeni bir oluşum yaratmasıdır. yoksa chp'deki bir ulusalcı ile* hdp'deki bir demokratın, ya da chp'deki bir atatürkçü ile hdp'deki bir islamcının tek çatıda birleşmesi imkansızdır. koyun mu birleştiriyorsun?

    hülasa, akp gitsin diye salak salak birleşmelerden bahsetmemek lazım. bu iki partinin de tabanının hoşuna gitmez.
  • hamasetiniz, goygoyunuz, büyük resmi görmeleriniz bittiyse gençler, eğri oturup doğru konuşalım. sözlükteki namlı kürtçülerden biri olarak, böyle bir ittifak çağrısının sakilliği ve tarihsel imkansızlığı içerisinde, anti-akp blok oluşturma niyetiyle, ilkesiz ittifaklara sol-sosyalist partilerin ve kürt özgürlük hareketinin adım atmaması gerektiği inancındayım. bir süredir, selahattin demirtaş'ın bu yönde çağrıları olmuştu, hatta adalet yürüyüşüne katılan hdp'lilerin böyle bir imkan doğurduğuna dair çeşitli tartışmalar yaşandı. en son çanakkale'de yapılacak adalet kurultayına hdplilerin de katılmasını isteyen demirtaş, bir halk cephesinin örülmesi konusunda iyi niyetli beyanlarda bulunuyor, sırrı süreyya bunu genişleterek ittifağı, utangaçça sürekli gündemde tutuyordu.

    çağrının sakilliği nereden geliyor? bir süredir devletin baskısına direnemeyen legal kürt hareketi (ve sol-sosyalist çevreler) önemli bir kan kaybına uğradı işin doğrusu. zindanlara atılan eşbaşkanları, milletvekilleri, belediye başkanları işin görünen kısmı olmakla birlikte, yerel düzeyde bir çok parti yöneticisi, aktivisti, üyesi şu an hapiste. bu da yerel örgütlerin kısmi felç, hatta tamamen iş göremez durumunda olmasına yol açtı. "hdp-dbp nerde" diyenler, gözlerini hapishanelere çevirseler, legal kürt hareketinin içinde bulunduğu ataletin, tepkisizliğin ve örgütlenmesinin dağılmasının sebeplerini çok iyi idrak edebileceklerdir. vicdan ve adalet nöbetinin, etkisizliğini buradan okuyabilirsiniz. kendi kitlesinin dahi (polis baskısını gözardı etmemek suretiyle) amed, istanbul, izmir ve van'daki nöbete ilgisizliğini, heyecansızlığını, üzerlerindeki baskı nedeniyle açıklayabildiğimiz gibi, yerel örgütlerin dağıtılmış olmasını, eylemin kendisinin 'tepeden' kurgulanması nedeniyle kendi üyelerini işin içine katamayışını da unutmamalıyız. işte tam da burada sakillik açığa çıkıyor. chp'ye ittifak çağrısı, akp'nin dış politikada yaptığı atarlanmanın iç politikada kitlesini diri tutmaya yaradığı gibi, muhalifleri heyecanlandıran, 7 haziran gibi tabanda ve eylemde bir birliğin üzerinden inşa edilmeyen, 'lazım' olduğu üzre dillendirildiği için sakil. şu an, anti-akp bloğu çağrısı, chp-sosyal demokrat tabanın adalet yürüyüşünden sonra, bir kez daha geri plana itilmesi nedeniyle, kitleler karşısında temel bulamayacak bir çağrıdır, aynı şekilde dağıtılan, sindirilen hdp kitlesinin tabanının da etkisizliği nedeniyle yine ilgi çekmeyecektir.

    tarihsel imkansızlığına gelince, chp'yi halen sol olarak görmek, barındırdığı devasa kitlesinin göz kamaştırması nedeniyle bir çok sol parti ve hareket tarafından sürekli yapılan bir hatadır. chp üst yönetimi, kitlesinin tepkisini, örgütlülüğünü, inanışını, sempatini öyle ileriden etkisizleştirmiştir ki, bırakalım bir devlet partisi olarak chp olarak görmeyi, sosyal pasifist bir hareket kıvamında bile olması kendileri için oldukça büyük başarıdır. kurultaydan kurultya, seçimlerden seçimlere hareketlenen bu kitle, en yakında 'adalet yürüyüşü'nde kendini göstermiş, ancak bu gösteriş, şu an çanakkale'de yapılacak devasa ve hantal bir kurultaya tahvil edilmiştir. chp içindeki sol unsurlar, chp'yi toptan sol olarak gösteremez, partinin temelleri keskin bir anti-komünistlik ve 'tek tipçilik' üzerine inşa edilmiştir. tarihsel imkansızlık buradan başlıyor. onca çağrıya rağmen, çeşitli yerel örgütlerin desteğine rağmen, yerel seçimlerde 'binanın arka kapısından kaçan' bir chp yönetimi, kerhen bile olsa bu çağrılara yanıt vermeyecektir. vermesi halinde, ne pkk yandaşlığı kalır, ne teröristliği. chp yönetimi ağzıyla kuş tutsa bile etkilemek istediği muhafazakar kesimin gözünde imajını değiştiremeyecek, ancak git gide sol'a daha fazla yanaşmayı da devlet refleksi nedeniyle tehlikeli bulacaktır. o yüzden yerel-kısmi ittifakların, yan yana duruşların haricinde, genel bir halk cephesi, anti-akp bloğu chp tarafından asla kabul görmeyecektir. peki o halde neden çağrı yapılıp durluuyor? hdp üst yönetimi içinde bulunduğu siyaset yapamama engelini, tıkanmasını bu çağrılarla ve çağrıların yaratacağı umutla aşmaya çalışıyor. nafile bir çaba bana göre. chp'ye doğru atılan, atılmak istenen her adım chp üst yönetimi tarafından ilgisizlikle karşılanıyor, duymamazlıktan geliniyor, yeri geldiğinde partiler üstü olma kaydıyla şarta bağlanıyor, chp'nin devlet sevdasına zeval gelmemesi uğruna...

    hdp açısından böyle bir çağrı ve bu çağrı üzerinden yapılan-yapılacak çalışmalar, kendi öz örgütlülüğünü geliştirmesi için gereken enerjiyi boşa harcamak olacaktır. erdoğan bile yerel teşkilatlarını yeniden ele aldığı-düzenlediği bu dönemeçte, tepeden siyaset ve ittifak çağrıları işe yaramayacak, gezi ve 7 haziran yakınlaşmasının yarattığı imkanlar bir kez daha heba edilecektir.
  • "10 yaşındaki çocuk bile hdp dendiğinde pkk diyor, siz öyle değilmiş gibi davranacaksınız değil mi?"

    adam oturup da dusunmuyor bile iki saniye su ornegi verirken.

    bak normal zekali biri soyle dusunur: "10 yasindaki cocugun nerden haber var lan hdp'den pkk'dan? nasil bir propagandaya maruz birakiliyoruz? kim benim 10 yasindaki cocuguma bile belli fikirler empoze etmeye calisiyor?"

    10 yasindaki cocuk zekasi ile turkiye'nin sorunlarina cozum arayinca durum bu iste.

    bu arada "chp oy kabeder?" diyenleri de hic anlamiyorum. afedersiniz ama chp'ye oy verenler kime oy verecek boyle bir sey olsa? mhp = akp, artik adamlar saklamiyorlar bu durumu ki saklasan nasil saklayacaksin. vatan partisi?
  • koalisyon siyasetine aşina olmayan nesle durumu özetlemek için yine '90 ları örnek göstereceğimiz tekliftir.

    ulan adamlar 15 yıldır tek başına iktidar ve mevcut muhalefetin(her ikisi için de) politik vizyonu "şu tayyip bi gitsin de"nin ötesine geçemiyorken ortak sol değerler/ortak sınıfsal kitleler var bunu değerlendirelim diyorlar, sen kodumun iktidarından çok memnunmuş gibi bir de kalkıp e onlar da şöyle böyle! var mı tek başına gücün? hangisinin var?

    sen yine sevme kürtleri canım kardeşim, sen de söv kemalistlere ama adam mühürsüz oylarla sistemi değiştirebilecek raddeye gelmişken hala muhalefetin güçlenmesi adına atılan adımlara ezberden karşı çıkma artık. ne chp'liler katil apocu deyip sevebilir hdp'lileri ne de hdp'liler statükocu kemalistler deyip sahiplenebilir chp'lileri; tartışmamız gereken konular bunlar değil ki.
    laiklik, özgürlük ve refah temelli bir sosyal politikaya hangi sol/özgürlükçü yaklaşım hayır diyebilir ki bu dönemde?

    yani derim ki ideolojik sorunların ötesinde bir bölüm sonu canavarı var karşımızda -15 senelik- o kılıçları biraz da o tarafa mı yönlendirsek artık? yani bu tartışmaları o tayyip o koltuktan düştükten sonra vermesek mi?

    "beyaz türkler"le "kürtler"i yan yana getirebilmenin belki de en önemli fırsatıdır bu. böylece belki hdp'nin açılım sürecindeki kurucu değerleri işin içine katmama hatasının özeleştirisi muhattaplarıyla birlikte(chp) tartışılarak verilebilir hem de altı ok'taki milliyetçilik ve devletçilik sıkışmışlığından sıyrılıp muasır medeniyetler seviyesinde yeni politik vizyonlar "açılımlanabilir".

    bi odaklanın amk.
hesabın var mı? giriş yap