• öncelikle yanlış anlaşılmaması için, chp'yi olması gerektiği kadar başarılı bulmadığımı yazayım. ama halka dokunamayan bir partinin yüzde 25 oy alması da ilginç bir durum. bu durumda türkiye'nin chp'ye oy veren yüzde 25i aristokrasi falan mı oluyor?

    chp halka dokunamıyorsa acaba, chp'nin yarısı oy alan mhp ve hdp dokunuyor mu halka? chp kaç oy alınca halka dokunacak? akp'yi geçince mi, yoksa yüzde 30-40 arasında halka dokunulmuş oluyor mu?

    demokrasinin iktidar olan herşeyi alır, mantığının ötesinde bir mantık olması gerektiğini, ve yüzde 25 hatta yüzde 1 alanın bile, kendisine oy verenleri temsil gücünün olduğunu ve bu güce saygı duyulması gerektiğini düşündüğümü yazarak bitireyim.
  • malum kitlenin halka dokunmayı geçip ellemesi, çimdiklemesi, fingirdemesi, hatta daha da ileri gitmesi hoşuna gittiği için yaptığı tespit.

    (bkz: ibne dersin alınır sikersin aldırmaz)

    "gülen militan yetiştirip devlette kadrolaştırıyor" diye önerge verdiler, malum parti reddetti. bütün memleket ele geçirildi, 250 insan öldü.

    "terör örgütü ile pazarlık yapılmaz, terörü meşrulaştırmaktır, siyaset mecliste yapılır" dedi, ülke sıfır terörden yüzlerce insanın öldürüldüğü bir kan gölüne döndü.

    "koca ordu komutanlarını terörist diye hapse atıyorsunuz, tecrübesiz adamlar terfi ediyor" dediler, yerlerine gelen generaller darbeci çıktı.

    maden işçilerinin güvenliği için önerge verdiler, malum parti "şov yapıyorlar" dedi, tek seferde 301 kişi öldü. bir süre sonra "verilen sözler tutulmadı" dediler, ardından bir sürü iş kazası ve ölümler geldi.

    "ortadoğu bataklığına bizi sokma, elin ülkesine silah sokma, o silahlar bir gün sana döner" dediler. döndü. tarihin en kanlı terör olaylarını yaşadık. yüzlerce insanımız ışid tarafından öldürüldü.

    "inşaatla ekonomi yürümez, üretim yok" dediler, ekonomi bugün çöküş noktasına geldi.

    söylediği istisnasız her konuda haklı çıkıyor, malum parti abuk subuk tipinde meymenet olmayan ağlak bir patlakgözün oyuncağıyken söyledikleri bile tek tek çıktı. beyannamesi ve vaatleri bile diğer bütün partiler tarafından araklandı, taklit edildi. ama halka dokunamıyor. nasıl dokunalım kardeş? ne tarz bir dokunmadan hoşlanıyorsun? pandik filan mı atalım anlat da bilelim amk..
  • aslında dokunuyor. şöyle cümle içinde örneklendireyim

    - chp alır mısınız?
    - yok sağol almıyım dokunuyo
  • chp'nin halka dokunduğu gün kendimden şüphe etmeye başlar, başka partiye oy veririm. halka dokunanları görüyoruz. sorun chp'de değil halkta.
  • (bkz: aziz nesin)

    bir realite. chp aslında modern dünyanın şartları ve hızla gelişen bilim, teknoloji ve yeni nesil ekonomi karşısında oldukça yetersiz kalan bir parti. ama işte koyunun olmadığı yerde keçiye abdurrahman çelebi denirmiş misali chp de, bu siyasi yoklukta çoğu kişinin sığındığı tek liman oluyor.

    beterin beterini görünce, insanlar daha az kötü olanı iyi bellemek durumunda kalıyorlar. 1500 yıl öncesini savunana karşı 100 sene öncesini savunanın ilerici, demokrat ve aydın kabul edilmesi durumudur bu durum.
  • chp türkiye'deki oyların dörtte birini alan partidir. istediğimiz kadar güçlü olmaması, ülkenin en önemli siyasi aktörlerinden birisi olduğu gerçeğini değiştirmez.
  • siktiriboktan akp'li goygoyu.
    ulkenin neredeyse dortte biri halk degil cunku, uzayli.
    (bkz: bsg)
  • chp'ye o konuda ben de çok kırgınım..

    ama halkta halk değilki, cıvık müdürüm afedersin.
  • halka dokunmadığı düşünülen partiye oy verilmemesi gerektiğini düşünüyorum. bu sözlükte defalarca akp'yi sevmiyorum, ama chp'ye de şu veya bu nedenle oy vermek istemiyorum diyenlere. tamam islamcı olabilirsin, ama bak oy verebileceğin partiler var, akp'yi beğenmiyorsan onlara oy ver dedim.

    aynısını chp'den hoşlanmayan ve küçük partilerden birisine kendisini yakın bulanlara da öneririm. ldp'ye mi yakınsınız, ona oy verin, tkp'ye mi yakınsınız ona oy verin, perinçekçi misiniz (katiyen yanına yaklaşmam ben ama) madem öyle ona oy verin. savunduğunuz siyasi görüşün arkasında duracaksınız ki o görüş güç kazansın. bakın hdp, seversiniz sevmezsiniz, yıllarca barajın altında kaldı, yüzde 5-6 oylarla başladı seçimlerden çıkmaya, ama seçmenleri inatla bu partiye oy verdi ve barajı aştı. ldp de bir sonraki seçimde yüzde 2-3 oy alsa ben diyeyim, en azından ciddi anlamda bir iddia kazanır, ve bu sonucu doğru kullanırsa, bir sonraki seçimde barajı geçmesi de mümkün olabilir. aynısı tkp, hatta her seçimde barajı geçiyoruz deyip, yüzde 1'in altında kalan perinçek için de geçerli.

    sonuçta yakın olduğunuz partiye oy vermeniz en doğrusudur. hele hele hataları olsa da izlediği siyasetin ülkeye zarar verdiğini düşündüğünüz hiçbir partiye hiçbir koşulda oy vermeyin derim. ehveni şer şerlerin en kötüsüdür denir zira. bu akp'ye kerhen oy verenler için ne kadar doğruysa (ki sözlükte yakın zamanda bunu yaptığını söyleyen epey bir insan vardı), chp'ye kerhen oy verdiğini söyleyenler için de geçerli.
  • hayir goren de 11 milyon oyu japonlar veriyor sanacak.

    biz halk degil miyiz sayin amina kodugum?

    not: bu tabiri de hep kullanmak istemistim de boyle yakisan birini bulmadan harcamak istemiyordum.
hesabın var mı? giriş yap