• adamda öle bi karizma var ki, zaman zaman 40 yaşında adamlar gibi giyinse de yakışıyo çocuğa kardeşim.

    --- spoiler ---

    nate archibald: she's right, serena. i mean, none of us are saints.
    blair waldorf: [looks at chuck] yeah, i had sex with him in the back of a limo.
    chuck bass: several times.
    nate archibald: [looks at serena] i had sex with you, at a wedding while i was her date.
    nate archibald: [looks at chuck] once.
    blair waldorf: [looks at chuck]
    chuck bass: i'm chuck bass.

    --- spoiler ---
  • ozel dedektifini hizli arama tusuna kaydeden adam.
  • kendisini 16 yasinda, seks duskunu, sorunlu, gozune kestirdigi kiza zorla sahip olmaya calisan bir kotu cocuk olarak tanidik ilk bolumde. sonraki bolumlerde de devamli ot icen, arkadasina "oglum hala mi yatmadiniz kiz arkadasinla, ne bekliyorsun, gotursene mali" misali akil veren, devamli yatakta, kolunda 2 kizla gorulen, "igrencsin" diyen insanlara "evet, igrencim, o yuzden utangac olmana gerek yok" diye minik bir kahkaha atip cevap veren, bagimlilarin ve ruhsal bozuklugu olanlarin tedavi amaciyla gittigi bir ozel klinik hakkinda konusulurken " tamamen sana adanmis bir koguslari olmali" diye kendisine laf sokusturulunca bile gene hic istifini bozmayip yuzunde kocaman bir gulumse ile son derece icten bir sekilde "ciddiyim espiri anlayisin yeterince takdir edilmiyor" diye cevap veren mahallenin tescilli ariza cocugu olmaya devam etti.

    ne zaman ki blair kendisi icin kalkip seksi bir dans yaptigi gecenin sonunda, limuzinle evine birakilacakken, kayiverdi yanina, o zaman catirdamaya basladi kotu cocuk imaji. o sarhos kizlara "hadi canim, ne hayiri, sen de istiyorsun" diyen ve sekse zorlayan, daha 3 gun once blair hakkinda arkadasina "o kica hakkin var oglum senin" diyen azgin cocuk gitti, cekingen bir sekilde "emin misin?" diye soran bir asik adam geldi.

    nasil bir asksa bunun blair'e duydugu kor gibi yanmak, yollarina gul dokmek, deli divane olmak vs gibi bilimum ask konulu sarki sozu, deyim vs uygulanabilir kendisinin durumuna. gerci, herhalde kendisine en uygun sarki cem karaca'nin islak islak'idir.

    neyse efendim, iste bu cocuk, o askla baslayan "iyilesme" surecinde olgunlasti. 3. sezon itibariyla (yani kendisi 18 yasindayken) "gelmis gecmis en muhtesem erkek arkadas" olmasinin disinda, dizinin de en akli basinda, milletin elinden geldigince derdine derman olmaya calisan, kollayan, gozeten, sorunlari cozen karakteri haline geldi. bir insan bu kadar mi degisir, bu kadar mi gelisir?

    soruyorum, ve "insan" diyorum cunku karakterin zaman icindeki gelisiminin son derece basarili yazimi, unutulmaz replikleri ve ed westwick'in muhtesem oyunculugu birlesince sanki chuck bass gercek bir karaktermis gibi geliyor insana. o kadar yakin, o kadar insanin icine isleyen... oysa son derece de fantastik bir karakterdir, "nerdee" diye bir ic cekisle hakkinda dusunulesidir...

    ve buyuk ihtimalle bir koca jenerasyon kadinin evlenememesinin bas sebebi olacaktir, zira her erkek arkadas chuck bass'le kiyaslanilacak ve sonuc elbetteki buyuk hayal kirikligi olacak... dusunsenize, varyemez amca kadar zengin, basarili, zeki, esprituel, romantik, seksi, karizmatik, ilgili, sadik, ipeksi bir sese sahip tas gibi bir seks tanrisindan bahsediyoruz. daha ne olsun.
  • murat boz'a murat boz benii diye bağıranlar olduğu düşünülünce, türkiye'ye gelse yolda önünün kesilip 'chuccckk, bass bana' diye bağırılması muhtemel.
  • gözleri kısıp, hafif bir gülümsemeyle, biraz derinden i am chuck bass deyişi vardır ki bitirir.

    --- spoiler ---
    1. sezon finalinde ona ve gossip girl'e olan inancımızı perçinlediği için de ayrıca teşekkür ederiz.
    --- spoiler ---
  • kimi sahnelerde bulent ersoyun gencligini andiran karakter.. valla billa benziyo bazen..
    ha bi de isimden kazandigini dusunmekteyim.. chuck pek kayda deger bi isim olmasa da, karizmadan karizmaya kosulasi bir soyadi var cocugun, pek guzel..
  • amerika dizi tarihin gelmis gecmis en sevilesi karakterlerinden biridir bu herif.
  • tıslayarak konuşan kız modeline karşılık üretilmiş karakter. kendisini çok yakışıklı/çekici bulan hanımları hiçbir zaman anlamasam da senaristler tarafından kanımca en güzel laflar onun için yazılıyor. gossip girl'ün can alıcı anlarda söylediği laflar da takdire şayan lakin ki bir chuck bass değil.

    --- s05e01 spoiler ---

    serena van der woodsen: have you ever thought about writing a book? *
    chuck bass: people like me don't write books, they're written about. * *

    --- s05e01 spoiler ---

    *
  • --- spoiler ---

    bir barda geçen sahnede jenny'e biraz uyuşturucu vermek isteyip kendisiyle eğlenmek konusunda ısrar eden belçikalı bir diplomatın oğlu ile aralarında şu diyalog yaşanır:

    - hadi jenny gidiyoruz.
    + hey! gördüğün gibi kız kalmak istiyor.
    - dostum! benim adım chuck bass. avrupalılar bile bunun ne anlama geldiğini biliyor.

    --- spoiler ---
  • kusura bakmasın ama burhan altıntop'a benziyor.
hesabın var mı? giriş yap