• ahmet kayadan dinlendiğinde insanın içini ılık ılık eden türküdür.
    benim hüznüm söyleyene...

    http://youtube.com/watch?v=zvxw0j6lxqk

    edit: link ölmüş.iyi bilirdik kendisini...

    edit2: reankarnasyona inananlar için
    http://www.youtube.com/watch?v=-bhiej1n7os
  • ahmet kaya'nın çok güzel söylediği şarkı.

    http://www.youtube.com/watch?v=-bhiej1n7os

    yıllar yılı "zeytin yaprağı yeşil oyy dibinde gay fetişi" diye bildiğim bir sözü de yoktur. orijinali dibinde gayfe pişir' miş dünyam aydınlanmıştı vay amk.

    güzel türkü. yeşil.
  • 1967 yılında ilkokul yapma amacıyla muş’un korkut ilçesine giden odtü kafilesinde yer alan sinan cemgil ve arkadaşlarının halk kültürünü incelerken ki dillerine takılıp kalan türkü.
  • ''dağlarda kar sesi var da,
    tavlada zar sesi var..

    kurban olam şavşat'a da,
    içinde yar sesi var.. ''

    diye başlayan bir artvin türküsü..

    dağ kokan, yayla kokan, şavşat kokan bir artvin türküsü..

    göz dolduran, dudak titreten, burun sızlatan bir artvin türküsü..

    ''benden sana yar olmaz da git aklın başan devşir..''
  • bir artvin türküsü olup sözleri aşağıdaki gibidir:

    çift jandarma geliyor da kaymakam konağından
    al jandarma vur beni o yarin sevabından

    haydi yarim haydi canım
    gel benim aslan yarim

    zeytin yaprağı yeşil dibinde kahve pişir
    benden sana yar olmaz git aklın başan devşir
  • değişik söyleyenler de vardır. diğer bir söyleniş şekli.

    çift candarma geliyor lo
    kaymakam konağından
    fiske vursam kan damlar lo
    o yarin yanağından

    haydi malım, haydi canım
    şinanay aslan yarim
    kurşun attım havaya lo
    dolana yar dolana

    ben burda israr eyledim...
    sen orda sallanmaya
    zeytin yaprağı yeşil..
    altında kahve pişir

    ben sana mal olamam..
    var aklın başa devşir
  • (bkz: sinan cemgil)
  • hem sözü hem bestesi güçlü bir türküyken güzel icrasına denk gelmenin bu kadar zor olması gerçekten acı. "fiske vursan kan damlar yanağından" gibi bir ifadeye, muhteşem bir melodiye sahip ol ama seni söyleyen hemen herkes katletsin.

    efendim evvela bu bir artvin türküsüdür. "lo" ne türk'ü yaratan tengri aşkına? jandarmayla problem yaşayan herkesi peşinen kürt sayan bir bilinçaltı önyargısına mı kurban gitti acep? her ne ise, bir defa icrada "lo" geçiyorsa dinlemeyin. orada "da" diyor ve karadeniz türkülerine mahsus aksak ölçülere hece vezinli türkü uysun diye kullanılır. (bkz: karadeniz müziğinde yarım bırakma samimiyetsizliği/@nostalgiaman)

    iki, bu türkünün tulum, belki akordeon ve vurmalılarla icra edilmesi lazım. zira bir bar havasıdır, yani dans müziği. vurmalılar ayak vuruşlarını, tulum da genel melodiyi tespit eder. ha tabii çeşitleme için başka deneyler yapılabilir ama, insan orijinalini istiyor zira en güzel uyum her zaman otantik enstrümanla kombinasyonudur. bir rize türküsünü mesela divan sazıyla çalabilirsin ama aynı zevki verir mi?

    en son, böyle aşırı uzatan, ıkına ıkına türkü söyleyince duygulu oluyorum zanneden tiplerden de dinlenmez - tamam çok hızlı değildir ama bara eşlik eden bir türküdür neticede.

    epey ünlü bir türkü olmasına rağmen her türlü çeşitlemesini buluyorsun da, bu şartları karşılayan özgün halini bulamıyorsun. bu çok acı. en yakın halini güler aktaş'tan buldum, sesine sağlık diyelim:

    https://www.youtube.com/watch?v=wsp1ltslnca

    sözlerini de yazalım tam olsun, bir kız kaçırma türküsüdür - jandarmalar genç çifti basınca fiske vursan yanağı kanayacak kızcağıza yapılan muameleye öfkelenen aşığın dilinden yazılmış:

    çift jandarma geliyor (da)
    kaymakam konağından
    fiske vursan kan damlar (da)
    kırmızı yanağından

    dağlarda kar sisi var (da)
    tavlada zar sesi var
    kurban olam artvin'e (de)
    içinde yar sesi var

    zeytin yaprağı yeşil (de)
    dibinde kahve pişir
    benden sana yar olmaz (da)
    git aklın başa devşir
  • kazım koyuncu' nun çok güzel okuduğu türkü.

    http://m.youtube.com/watch?v=es6edgs48jq
  • "bir artvin türküsü söyleyelim mi çift jandarma diyelim mi..."

    bir artvin türküsüdür. her kim söylerse güzel söyler, zira türkü güzeldir. bazen öyle damara dokunur ki ağlatır. aynı zamanda ağır bardır, davul zurna eşliğinde gayet güzel, oynaması kolay bir halk oyunudur. ille de şavşatlı amcalar birleşip ağır abi gibi oynamaya başladılar mı karşılarına geçip bir sigara yakasın gelir.

    dedim ya herkesin söylediği ayrı güzeldir. ama bir ağustos akşamı sahara dağının tepesinden artvin'e doğru sıradağları izleyerek kendin söylüyorsan, hele bir de sevdiceğinin elini tutmuşsan ve içini titreten bir rüzgara bıraktıysan kendini, o anda ne devrim, ne özgürlük ne de derdi bu dünyanın; o anda bir şavşat türküsü ve yeryüzünün en güzel toprakları ve sevdiceğin...

    velhasıl şavşat'a gidin dostlar, gidin ve çift jandarmayı orada siz söyleyin bakın çok güzel söyleyeceksiniz.
hesabın var mı? giriş yap