• cogu insanin secimlerinde etkili olup, aslinda istemedikleri seyleri sadece onay gormek ugruna yaptiran bir grup insan.
  • merkezi kuvvet yanlısı durumlar.
  • güçtür, güçlüdür.
    italya 20lerinde mussoliniyi, almanya 30larında hitleri, abd seçimlerinde bushu, türkiye seçimlerinde menderes, özal, demirel ve erdoğanı desteklemiş olanlardır.
    tüm dünyada yapılan araştırmalara göre gerekli koşullar sağlandığında -elektrik ve 'elektrik ver emri'- suçsuz bir insana hiç tereddüt etmeden elektrik verebilecek olanlardır.
    unutkanlardır. çoğunluğu her zaman haklı bulanlardır.
    türkiyede: kitap okumayanlardır, eğitimsizlerdir, cinsel problemleri olanlardır, türkiye ab müzakereleri günü kaynana programına rating rekoru kırdıranlardır, 82 anayasasına evet oyu vermiş olanlardır.
    çoğunluk güçtür, güçlüdür. ve çoğunluğa uyulur. çoğunluk yürütür her şeyi...
    çoğunluğun dediği olur.
  • normalin / normal olanın sorumlusu olduğu iddia edilen insan grubu.
  • yanlıştır. insan için değerlendirildiğinde en basit haliyle yanlıştır. tehlikelidir. istediğini yapar, istediğini yaptırır. empatiden yoksun olandır. "eğer ben azınlıkta olsaydım ne olurdu?" diye düşünmeyendir. beğenmediğini itham ve infaz etme hakkını kendinde görendir. istemediğinin yok olmasını istediğinin hakim olmasını sağlayabilendir. kararları verendir. doğruyu belirleyendir kendi nezdinde. haketmediği gücü elinde tutandır. ve her türlü azınlığın da mustarip olmasını sağlayandır. azınlığın üstünde sonsuz yaptırım gücü olduğu kabul edilendir. her türlü hakareti hakedendir. iradesi yönlendirilebildiğinde daha da tehlikeli olandır. çoğunluk; terbiyedir, ahlaktır, dindir, kutsaldır, insanlıktır. çoğunluk bunların tanımını kendi keyfine göre yapıp azınlığa dayatandır. çoğunluk kurallarına uymayanı ezen, yok eden, bitirendir. çoğunluk haksız olduğu halde kendini haklı göstermesini bilendir. çoğunluk her zamanda ve her mekanda çoğunluk olmanın verdiği gücü kötüye kullanma hakkını kendinde gören ve gücü aslında kötüye kullanmadığına inandırandır. itiraz edilemeyendir. edilse de sonuca varılamayandır.

    çoğunluk kötüdür. savaşılması gerekendir.
  • doğrunun, gerçeğin, haklılığın şartı değildir. ancak öyleymiş gibi kabul edilir.
  • cogulluk ile karistirilan kavram. cogunluk "yaridan fazla" anlamina gelir, %51 ve yukarisina tekabul eder, ingilizce'de majority denir. cogulluk ise nisbi cogunluk olarak nitelendirilir, yuzdeler buyukten kucuge siralandiginda en buyuk yuzdeye denir, ingilzcesi pluralitydir. mesela etnik olarak cok heterojen bir ulkede, atiyorum 8 tane %10luk 1 tane %20lik etnik gruptan olusuyorsa nufus, nufusun yuzde 20sini olusturan bir grup majority cogunluk degildir ama cogulluk sahibidir.

    yuzde 47'ye cogunluk denmis, %47 cogunluk falan degildir 47<51 (hatta 50) zira. yani asil "cogunluk" olan %53'u gozardi edip %47ye milli irade demek ne aritmetige ne de demokrasiye sigar (milli irade demisken, lutfen (bkz: milli irade/@babaerenler)). cok partili bir sistemde %47 oy almak basaridir, evet. bu %47yi alanlar (yani akp) iktidar oldu mu, oldu, aferin. ama, ozellikle de iktidar elindeyken, akp'nin bu %47yi hazmedebilmesi, ne anlama geldigini (ve ne anlama gelmedigini!) iyi anlamasi lazimdir. hazmedebildikleri, anlayabildikleri konusunda ciddi suphelerim var (#11247673). bu yuksek oy oraniyla mesrulastirarak uzlasmaci degil de dayatmaci politikalar izlenirse demokrasiden cogunlugun tiranligina dogru yatay gecis yapilir, acayip kolayca yapilir hem de. dogrusu demokrasiden taviz ve hatta demokrasinin pabucunu dama atmak gibi bir noktaya geldigimizde bu darbeyle olmus, cogunlugun tiranligiyla olmus pek farketmeyecek. pek tabii ki darbe olsun, akp gitsin demiyorum, akp (ve destekcileri) sapkayi onlerine koyup bir dusunsunler, %47ye bir demokraside sahip olamayacagi anlamlari yuklemesinler diyorum.
  • 2010 sonuna dogru izleyecegimiz, yeni sinemacilar'in yapimciligini yaptigi, seren yuce filmi. basrollerde settar tanriogen ve bartu kucukcaglayan var.
  • ortamı her daim katleden ve bunu meşru bulan, kılan. direnmenin güç olduğu.
hesabın var mı? giriş yap