colette

• "sevildiğimiz zaman, hiçbir şeyde şüphelenmeyiz. sevdiğimizde, her şeyden şüpheleniriz." demiştir.
• kadın cinselliğinin, kadın ruhunun labirentli koridorlarını duyarlı ama gerçekçi bir şekilde ortaya koyan, öykülerini acı, mutluluk ve cinsellik üzerine kuran -bunu yaparken katiyen bayağı olmayan- romanları kadar fırtınalı hayat hikayesiyle de göz dolduran, biseksüel olduğu söylenen fransız yazar. tam ismi sidonie-gabrielle colette. benim favorim duygusal sürgün.
• şu sözlere layık görülen başarılı ve cesur yazardır: " size desem ki esas gurur duyan benim; legion d'honneur nişanına dahiyane cheri' nin( caniko) yazarıyla aynı anda sahip olduğum için... korkum, iltifatlarınızı fazla ciddiye almış görünmek." (bkz: marcel proust)' un colette' e gönderdiği bir mektuptan( 1920)
• hem son derece zeki bir kadın, hem son derece etkileyici ve başarılı bir gözlemci ve yazar, hem de doğaya ve hayvanlara aşık bir insan. hayatının, skandal sayılabilecek olaylarla dolu olmasına karşın kadınlara çok ender verilen birçok ünvan elde etmiştir; belçika kraliyet akademisi'ne (1935) ve fransız goncourt akademisi'ne (1945) üye seçilmiş, legion d'honneur nişanına layık görülmüştür.
  
  kitaplarında her şey o kadar gerçektir ki, bazıları bu gerçekliği rahatsız edici bulabiliyorlar. benim gibi gerçekle sevişmekten haz alanlardansanız mutlaka bu harikulade kadının hikayelerinin tadına bakmalısınız.
• şöyle yazmış proust'a (ne yazdığını görmeden önce colette-proust yazışmasının kendinde zevkini bilincine getirip zevklenebilir insan)
  
  "bu dünyada hiç kimse bir cinsel dönük* hakkında böyle sayfalar yazmadı, hiç kimse! bununla size kibirli bir övgü düzmüş oluyorum, zira ben de mercure için dönük üstüne bir inceleme yazmak istediğim zaman aklımdaki tam buydu, tabi onu oradan çıkarmamı engelleyen tembellik ve beceriksizlikle birlikte.[...] yemin ederim, sizden sonra, sizden başka hiç kimse bu yazdıklarınıza hiçbir şey ilave edemeyecektir."
  
  *homoseksüel kelimesini fazla "alman" bulan proust bunun yerine "inverti"ü kullanıyormuş.
  
  [pinhan yayınları çevirse artık kristeva'nın colette üzerine kitabını]
• yirmi yaşında evlendiği yazar ve eleştirmen olan ilk kocası henry gauthiers-villars tarafından odaya kilitlenip hikaye yazmaya zorlanan ve daha sonra bu hikayeleri kocası kendi yazmışmış gibi yayınlayan, kedisever fransız yazar.
• sıra dışı bir kadın ve sınırsız bir kedi dostu idi. “sıra dışı olmak” colette söz konusu olduğunda “tanımsız” kalırdı. ilk eserini eşinin ismi (‘willy’) ile yayınlayan ve claudine serisiyle kadınlara duyduğu ilgiyi saklamayan colette, yaşamı boyunca lezbiyen eğilimlerini de kediseverliği kadar açık yaşadı.
  sıra dışı olmak, skandalları beraberinde getirse de, skandallar o’nun yaşama ve edebiyata olan bağlılığını ve coşkusunu sanki daha bir artırıyordu.
  “kedilerle birlikte olmanın tek riski daha zengin olmaktır” ya da “sıradan kedi yoktur” gibi kedilerle ilgili muhteşem deyişleri bizlere bırakan ve tek isimli şöhretlerin olmadığı bir dönemde tek isimle şöhret olan colette, yine kendine ait “kedilerle harcanan zaman asla boşa gitmez” sözünü haklı çıkararak gerisinde 80’e yakın eser bıraktı.
• paris'te oldukça minimalist bir dükkanda, kaliteli tasarımcı giysilerinden başlayıp sofistike elektronik cihazlara kadar uzanan yelpaze. zemin katta pek popüler bi kafesi var. fiyatları çok makulden gülünç denebilecek pahalıya dek değişiyor.
• paris teki pere lachaise mezarligindaki ebedi ikametgahi marjinal yasamina atfen koca bir yatak seklinde dizayn edilmis, caniko daki kendisinden izler tasiyan kahramani lea nin agzindan dunyaya "ben delinin tekiyim! aman! hayat kisa, hic degilse tatli olsun" diye haykirmis yazar.
• hakkında yazılmış kitaplara (bkz: coco chanel & igor stravinsky) göre coco chanel' in de aralarında bulunduğu çağdaşı pek çok modern kadının hayranı olduğu yazardır. yaşadıkları dönemde kitapları da onları okuyanlar da ahlaksız bir hayat tarzının temsilcisi olarak anıldılar ancak onun edebiyata yaptığı katkı bu şekilde küçümsenemez. paganizm de onun yazımına katkı sağlayan sıradışı unsurlardandı. her ne kadar kimi zaman hakkında lezbiyen olduğuna dair söylentiler çıksa da biyografik etkiler taşıyan caniko adlı kitabında da görüleceği üzere erkekler onu her açıdan besleyen, seksüel çekim hissettiği önemli varlıklardı.