come out and play

• bir pazar sabahi kazaran dinledigim beni 2 sene evveline goturen enfes sarki.. rock n coke da, über fantastich dostum jack o lantern'ile ayaklarimizi gotumuze vurdura vurdura ziplamamizi saglayacak kadar mükemmel bir sarkidir.. size bu "ee ne olmus" tepkisi verdire bilir ama ne kadar üsengec, miskin izmirliler oldugumuzu bilseniz bizim oyle ziplamamizi saglayacak seyin makulluk sinirini asmis bir offspring sarkisi oldugunu bilebilirsiniz.. o degil de yanimizdaki kizlar da süpperdii. hem bakip gülüorlardi falan.. gitsem orada midirlar acaba?
• pek bir eğlenceli,pek bir süper offspring şarkısı.insanı keyiflendirmekte birebir.
• "ulan binlerce mp3 var ben mal gibi sürekli aynı şarkıları dinliyorum" deyip ana klasörü shuffle yapmıştım, bir anda come out and play çalmaya başlayınca nasıl duygulandım nasıl nostalji yaptım anlatamam.
  
  yıl 1994, anadolu lisesini yeni kazanmışız, hazırlıkta ingilizce öğreniyoruz. artık o zamanlar şimdiki gibi gerizekalı olmadığımdan mı yoksa gazeteden çıkan ozmo ingilizce setiyle evde gizli gizli çalışmamdan mı bilmiyorum ama sınavlardan falan sürekli 100 alıyorum. biraz götüm kalkmış, knife'ı kınayf diye know'u kınov diye okumama bakmadan bir an önce yabancı müzik dinlemek istiyorum. üst sınıflardaki arkadaşlar rock müziğe alışmam için iki tane albüm çektiler. biri bon jovi'den cross roads diğeri de bu şarkının olduğu smash. hemen smash'i taktım kaset çalara, come out and play çalmaya başladı ve ciddi anlamda hayatım değişti. rock'tan başka bir şey dinleyemezdim artık, o güne kadar pop dinleyen, tayfun'la kafasını sallayan saf çocuk ölmüştü. zaten hemen 2 sene sonrasında da the best of the beast sayesinde hayatımın aşkıyla^* tanışıp geri dönüşü olmayan bir yola tamamen girmiştim ve bugüne kadar da çıkmadım o yoldan.
  
  sonuç olarak bu şarkıyla yabancı müziğe başlangıç yapmasaydım belki de şu anki metal dinleyen at hırsızı yerine pop dinleyip kanye west gözlüğü takan zibidinin teki olacaktım. bu arada cross road da güzel albümdü hakkını yemeyeyim.
  
  http://www.youtube.com/watch?v=efwkv14u3b4
• en az kendisi kadar güzel bir richard cheese coveri var lounge against the machine'de. zaten hangi süper şarkının yok ki..
• the offspring'in şarkısındaki phrygian riff biraz gürültü koparmış. agent orange'ın 1979 tarihli bloodstains adlı parçasında da benzer bir riff var. hemen bir telif hakkı tartışması başlamış. dexter holland grubun punk rock'a başlamasında temel motivasyon olduğunu söyleyip benzerliği inkar etmemiş. hatta 2000 senesinde o şarkıyı da cover'lamışlar. ben de diğer punkçı dostlara katılıyorum. hani nerede punk'ın anarşist tarafı? üstelik bu riff'ten binlerce örnek bulabilirsiniz. mesela baba zula'nın tavus havası'nda da aynı riff var. yunan, balkan, orta doğu, seferad... hep bu riff'i kullanmış. hatta surf rock'a da ilham kaynağı olmuşlar-ki agent orange surf punk'ın öncüsü.
• hintlilerin yılan falan oynattığı bir klibi vardır. mtv'de ilk olarak yayınlanan ve offspring'in meşhur olmasını sağlayan parçadır. daha piyasa olmadıkları zamanlardan...sene 95...teey tey
• pabucu yarım insana ithafen düzenlenmiş şarkı, dışarıya çıksa toplu oyun dönecek, bakalım ısrarlara dayanabilecek mi?
• dexter ın 2. sezonunda araştırma yaparken kullandığı cümle. tabi başında dna dna diye mevzuya giriyor. dexter daki keyifli detaylardan bir tanesi.
• you gotta keep'em separated
• weird al yankovic tarafından laundry day adıyla absürtülmüş şarkı..