cops

• amerika'da yayinlanan polislerin hayatindan belgesel tadinda bahseden populer bir dizi..
  
  (bkz: troops)
• karizma bir polis amcayı yönettiğimiz zevkli bir platform oyunu.(bkz: c64)
• al bundy ve homer simpson ın favori programı, bowling for columbine da da uzerinde baya durulmus hatta yaratıcısıyla roportaj bile yapılmıstır, cunku abd de bulunan sosyal guvensizlik ortamından yararlanarak muthis ratinglere ulasmıs ve kult bile olmustur. pek cok filmde veya dizide hayatından bezmis veya milliyetci karakterler bira ve cips esliginde bu programı izleyerek uykuya dalarlar. cekimi birebir gercek dunyada gectigi icin de ilgi cektigi soylenebilir, ve her bolumunde kesinlikle bir suc cezasını bulur, suclu da genelde zenci bir kisidir.
• polislerin yakaladıkları suçluyu arabaya bindirirken "özgür olarak aldığın son nefesin tadını çıkar" gibisinden masalsı ve "amerikan" cümleler kurdukları bir program.
• inner circle grubunun bad boys sarkisinin jenerik muzigi oldugu programdir. ilginc regge bi tinisi vardi, nakarati da "bad boyz bad boyz, whatcha gon do? whatcha gon do when they come for you" idi hatta. birde programda polislerin kovaladigi suclularin cogunun zenci olmasi ilgimi cekmistir.
• central organisation for public security olarak cops adli rpg oyununun adidir.
  olaylarin 2030'da geciyor olmasina ragmen ortam, cyberpunk 2020'den ya da shadowrun'dan daha az teknolojiktir. fakat cyberpunk kismi bir yana birakilirsa ve sadece polis sorusturmalari icin oynanirsa harika bir oyundur.
  sistem d10. iyi de dusunulmus bir sistem fakat kimi yerlerde anlasilmasi zor olabiliyor ve ne yapilmasi gerektigi storyteller'in yaraticiligina kalabiliyor.
• ister istemez polislerin fevkalade aptal olduklarını gözler önüne seren bu sebeple bir çok amerikali komedyenin sık sık andığı program. ama neticede programın suçluları resmedişi o kadar berbat ki polis amcalar bunların yanında süper kahraman gibi kalıyor.
  
  bir çok eyaletinde cezai kurumlarının görev tanımlarından rehabilitasyon kelimesini çıkardığı; hapisanelerini sadece suçluları cezalandırma ve onları toplumdan soyutlama amaçlı kullanan bir ülkede cops gibi bir programın yıllardır hala devam ediyor olması başlı başına bir endüstri halini almış corrections ^* sektörünün marifetidir sanırsam (amerikada yaklaşık iki milyon insan hapishanelerde yatıyor ve hapisaneler büyük ölçüde özel şirketlere outsource edilmiş durumda. sektörün büyüklüğü yıllık 50milyar dolar). sürekli artırılan ceza sürelerini ve oluşturulmuş polis devletini toplumun gözünde meşrulaştırmak biraz da cops gibi suçu ve suçluyu olduğu gibi kabul edip onları doğuran sebepleri görmezden gelen programlarla mümkün.
  
  amerikada her yıl fuarlar düzenleyen lobi faaliyetlerine milyonlarca dolar harcayan iş bu sektörle ilgili aşağıdaki radyo belgeselini pek bir tavsiye ederim. son derece akıcı ve sıkıcılıktan uzaktır bu yapım.
  
  http://americanradioworks.publicradio.org/…ections/
  
  (azimli arkadaşlar itunes dan mp3 versiyonunu da bulup indirebilirler. son olarak belirtmeden edemeyeceğim tek başına şu belgesel memleketimizdeki araştırmacı gazeteciliğin ne kadar yerlerde süründüğünü göstermesi için muazzam bir referanstır ayrıca ki o da bambaşka bir entry konusu.)
  
  (bkz: american radioworks)
• the x-files'ın 7. sezonunun 12. bölümü bu programın formatında çekilmiştir.
  
  (bkz: x cops)
• edward cline & buster keaton eseri kısa film. 1922 yapımı eğlenceli kara mizah öğeleri barındırıyor. tavsiye edilir.
• my name is earl'ün en komik bölümlerinden biri olan 2x12 our cops is on ile 3x07-08 bölümlerinde sağlam geyiği yapılan, eski bir amerikan dizisidir.