• seçimler yaklaşırken ilginç görüntüler çarpıyor gözümüze, soldaki adaylar sağa sağdaki adaylar sola hiçbir şey olmamış gibi geçiyorlar. bir zaman önce en aşırı solcu bildiklerimiz dinci partilerden, katı bir milliyetçi hatta türk-islam sentezcisi sol partilerde aday oluyor. korkarım seçimlerden sonra meclis ilginç bir hal alacak. böyle bir ortamdan çekinen, ülkenin kaosa sürüklenmesinden korkanların ortaya atması muhtemel bir istektir "cumhuriyet senatosu yeniden kurulsun" isteği. meclisin başka bir organ tarafından denetlenmesinde fayda vardır diyenlerce bir kampanyaya dönüştürülebilir. neden olmasın, olabilir. bu fikir de türk siyaset hayatına benim bir armağanım olsun sevgili sinoplular.
  • yalnızca üniversite mezunlarının girebileceği, daha elit seçkin üyelerden oluşan bir devlet organının yeniden yaşama döndürülmesi isteği.
  • meclisin, milletin değil de başkaca güçlerin sesi haline geldiği, dürüst ve adil karar veremediği şu ortamda desteklenmesi elzem kampanya.

    çünkü milletvekili dediğimiz bu kişiler, siyasi geleceklerinden bağımsız davranamayacak kadar küçük insanlar. bugün ve bundan önceki zamanlarda hep bunu gördük.

    meclisin kararlarının muhakkak parti işine bulaşmamış kişilerden oluşacak bir üst meclis (senato) tarafından denetlenmesi şart. aksi taktirde memleketin nasıl bir uçuruma gittiğini görüyorsunuz.

    hatırlatırım, cumhuriyet senatosu, 12 eylül 1980 darbesinin bizden aldığı eksikliğini her gün daha çok hissettiğimiz demokratik bir kurumdur.
  • sadece üniversite mezunların girebileceği ve meclisi denetleyenileceği bir üst meclis ihtiyacı var. çomarlıktan anca böyle korunabiliriz.
  • 24 haziran seçimlerine doğru, duvara çarpmak için geri sayım başlamışken aklımıza tekrar düşen ve türkiye'de tekrar kurulması elzem olan kurum, organ.

    aslında başkanlık sistemi mi, cumhurbaşkanlığı sistemi mi her ne karın ağrısıysa şu anda ilk seçimini yapmak üzere olduğumuz sistem ne yazık ki afrika ülkelerine yaraşır garabet bir yönetim biçimi. bu sistem aynı zamanda 2 başlı bir yönetim ihtimalinden dolayı krizlere ve darbe girişimlerine de davetiye çıkaran bir yapıda. allah korusun ama 24 hazirandan sonra bu sıkıntılar daha da ayyuka çıkacak. ekonomik göstergelerin basınç saatlerinden buhar çıkmaya başladı; kazan ha patladı ha patlayacak. böyle bir ortamda ve üstelik ilk defa denenecek afrika modeli bir başkanlık sistemi için seçime gidiyoruz.

    milletvekili sayısı 600 e çıkartılmak yerine 500 e indirilebilir, bunun yerine başkan adaylarının potansiyel bakanlarını içeren kabine adaylarının seçildiği ve ülke barajı % 3 lerde tutulmuş cumhuriyet senatosu sisteme dahil edilebilirdi. buraya seçilecek kişilerin sahip olacağı şartlar daha sıkı tutulabilir, akçeli işlerine ait daha sıkı koşullar getirilebilirdi. bu senato; başkanın kuracağı kabineye aday olanlar tarafından oluşturulabilir, ayrıca meclisin yasama faaliyetleri ile başkanlığın yürütme faaliyetlerini denetleyebilirdi. (meclisten bir bakan seçiliyorsa, istifa mekanizması aynen muhafaza edilirdi.)

    şimdi ülke yangın yeriyken tüm vatandaşların gözleri siyaset kurumuna çevriliyor. ama orada da umut yok. çok niteliksiz, para konusunda güven veremeyen, şeffaf olmayan, milletvekili adayı gösterilmezse küsecek, vatan hizmetinden ziyade mevki ve makam derdinde bir zevat buraları doldurmuş. vatandaş umurlarında değil. demeçler bile dalga geçer gibi.

    böyle bir durumda mürekkep yalamış, dünyayı bilen, şahsi beklentilerini ülkenin bekasından sonra tutan insanların oluşturduğu senato halka güven verebilirdi. bu şekilde bakan olma beklentisiyle meclis dışında kalan bir çok siyasetçi de senato yoluyla yönetime katkı sunmaya devam ederdi.

    unutmayalım, 16 yıllık akp tahribatı ile sağ-popülist politikaların yarattığı enkazı temizleyip tekrar ülkeyi ayağa kaldırabilmek, ancak siyaset üstü davranabilen ve vatanını seven insanların girişimiyle mümkündür.

    edit:imla
  • kulislerden duyuma göre reisin kulağına çalınması dolayısıyla muhtemelen olacak hede.
  • kesinlikle desteklediğim durumdur. iki yılda bir seçimler ile kısım kısım yenilenecek senato sayesinde halkın meclisi ve parti politikalarını denetlemesi daha da artacaktır.

    güçlendirilmiş parlamenter sistemde 5 yılda bir seçilen vekiller verdiği sözleri unutabiliyor veya unutturmak isteyebiliyor.

    zaten protesto kültürünü yok ettiler derdin varsa sandıkta göster diyorlar. öyleyse senato ile halkın elini biraz daha güçlendirerek denetleme gücünün arttırılması gerekiyor.

    ama bu kez rica ediyorum türk tipi senato falan olmasın. dünyada en iyi işleyen senato sistemi neyse gidip bulun eksiksiz uygulayın rica ediyorum. kendinizden bir şey eklemeye çalışmayın.
  • bir o kalmıştı dedirtir.
hesabın var mı? giriş yap