• ülkemizde ne yazık ki anne karnındaki bebekte* dahi sıklıkla bu duruma rastlanmaktadır. sebebi ise özellikle ülkemizdeki kadınların aşırı kapalı giyinmeleri ve dini inançlarından dolayı çarşaf denilen giyim tarzını benimsemeleri sebebiyle direk güneş ışığına maruziyetlerinin yok denilecek kadar az olmasıdır.
    d vitamini'nin vücuttaki sentez yolu deriden başlıyor ve bu sentezin devamı için güneş ışığı olmazsa olmaz. bu sebeple annenin hamilelik süresince güneşe çıkması fetüs için son derece yararlı olacaktır. çünkü bebeğin d vitamini gereksinimi annenin d vitamini durumuna bağlı.
  • kuzey yarim kure icin konusmak gerekirse, guney ulkelerden kuzey ulkelerine tasinan insanlarda da cok daha az gunes isigina maruz kaldiklari icin gelismesi muhtemel; ve d vitamini takviyesiyle cozulmesi gereken bir sorundur.
  • ampul kirip icindeki ilaci ekmege akitip yer, gunesin altinda malak gibi yatip beklersiniz sonra.
    aman diyeyim dikkat edin.

    bazi kanser turlerine yakalanma riskini arttirdigi gibi halsizlik- kronik yorgunluk, kas-eklem agrilari, diyabet, hipertansiyon, kalp damar hastaliklarina yakalanma ihtimaliniz artiyormus.hamilelerde bebegin de d vitamini eksikligine neden oldugu gibi bebekte bir takim anomalikler ve saglik sorunlarina da neden oluyormus.

    acaba sekerim yuksek mi, tiroidim mi var ondan mi dersiniz cogu seye ama insanin aklina bile gelmez heralde acaba d vitaminim eksik de ondan mi boyleyim demek.
    ulkemizde gorulme orani artmis, o nedenle tahlil falan yaptiracaginiz zaman bir baktirin derim.
  • d vitamini değerimin 7 çıkması ile içinde bulunduğumun anlaşıldığı durum. bir senedir ciddi şekilde yakındığım yorgunluk, halsizlik, uykumu alamama, kas ağrıları ve nefes sorunlarımın temelinde onca testten sonra bu çıkarsa kaybettiğim zaman yüzünden kendimi sikicem!

    edit: d vitamini eksikliği giderildikten sonra bazı konularda rahatlama oldu ancak esas konu depresyonmuş onu tedavi edince cillop gibi oluyormuş insan.
  • bu eksikliğin ilişkili olduğu kanserler: böbrek, hodgkin-dışı lenfoma, kolon, mesane, pankreas, rektum, testis, yemek borusu, dölyatağı, hodgkin lenfoma, meme, mide, prostat, safra kesesi, vulva ve yumurtalık kanserleri.
  • her ne kadar güneşi bol sayılacak bir ülkede yaşıyor olsak da d vit içeren besinleri aksatmamak lazım. bir de asıl önemli mesele özellikle büyüme çağında d vit- ca yeterli alarak ileriki yaşlar için sağlam bir temel oluşturmak. çünkü yaş ilerledikçe ne yaparsanız yapın yıkımı engelleyemiyorsunuz. bu nedenle çocuklarınıza bol d vit-ca içeren gıdalar bol bol sportif faaliyet yaptırmalısınız.
  • laboratuvarda çalışanların yaşadığı eksiklik.
  • amman dovmelerim solmasin, amman cildim ilerki yaslarda erkenden burusmasin, amman cildimde gunes lekesi olmasin diye fellik fellik gunesten kacmanin sonucunda bas donmesi, halsizlik, yorgunluk uzerine kurulu bir hayata gecmenin sebebidir.

    bundan sonra i love gunes isigi. bundan sonra nerde gunes orda ben.

    bir an once fedona donusup hayatimin geride kalan yillarini marsik renginde gecirmeyi planliyorum.

    yillar sonra edit: marsik rengi döte kacti qanqa. sakin fedon gibi olma amacli gunese atlamayin yoksa benim gibi cildinizde tuhaf tuhaf benler çikar sonra kanser kliniklerini tavaf eder bol bol parça aldirir, sinir stres ve panik atak sahibi olursunuz. aman diyim. 50 faktor kremi surup gunluk belli bir sureyi belli saatler harici asmiyoruz. d vitamini hapimizi ihmal etmiyoruz.
  • son yıllarda önemine dikkat çekilen bir sağlık sorunu. bağışıklığı düşüren bir eksiklik. çözümü basit. güneşlenmek. sadece yazın değil, her mevsim her gün mutlaka.
    kışın pek mümkün olamadığı için, bu mevsimde takviye alınması tavsiye ediliyor.
    ülkemizde genç, yaşlı, kadın, erkek herkeste olan bir durummuş.
    kan tahlili ile ölçülüyor.
    ben de ölçtürdüm, eksik çıktı. aslında herhangi bir şikayetim yok (halsizlik, yorgunluk, sık hastalanma gibi)
    sadece laboratuardan gelen "bu ay d vitamini tahlilimiz yarı fiyatına" mesajıyla harekete geçtim. evet biraz pahalı diğer tahlillere göre.
    şimdi 5-6 ay boyunca ayda bir devit-3 ampul kullanmam gerekiyor. kırıp içilecek.
    bu kürün sonunda tekrar tahlil gerekiyor, değerler normale dönünce bırakmak gerekiyor takviyeyi, çünkü fazlası da toksik etki yapıyormuş. yani 6 ayda bir kontrolü gereken bir durum.
    ha bu arada devit-3 bunca talep karşısında bulunmaz bir şey şu anda. fiyatı 2 lira.
    fakat piyasada yok!
hesabın var mı? giriş yap