dana

• ne bir tomson ceylanı gibi tatlı, çekinden; ne bir antilop kadar hızlı ve güçlü... hiçbir boka yaramıyor. şu hayatta yapabileceği en iyi şey bizi doyurmak bunun. yani vejetaryen olsam günün birinde, dana yemekten imtina etmem. tavuk da keza, o da ayrı gerizekalı. got got... bence bunlar otojaryen manifesto'da açıklığa kavuşturulmalı. dana ve tavuğun yenebildiği bir rejime hayır demem, bir kişi daha kazanmış olursunuz.
• 2 saatte lahmacuna dönüştürülebiliyor.
• dânâ: çok bilen, bilgili.
  
  (bkz: sâdık dânâ)
• büyüyünce tosun sonra da öküz ya da boğaolacak olan buzağıdır
• o kadar salaklar ki, bu hayvanı yemeyi bırakıp doğaya salsan, iki ayda nesli tükenir; bütün çitalar da obez olur kolay et bulmaktan, doğanın da dengesi alt-üst olur. etoburlar tembellik ederken de tomson ceylanları meydanı boş bulur, masai mara'da toplaşır dünyayı ele geçirir. o yüzden doğayı korumak istiyorsak, bonfile yemeyi bırakmamalıyız! kahrolsun otojeryanlık!
  
  ben de bu şekil bir misyon üstlendim dengeyi korumak adına. kasap köfte olsun, dana madalyon olsun, doğa uğruna tüketiyorum.
• mustang'ler var mesela, vahşi vahşi yaşıyorlar. yaban domuzları keza, ne bileyim? ama bir tane vahşi dana görmedim ben o kadar belgesel izlememe rağmen. niye? yok çünkü adamlarda o vahşi ruh, hepsi gerizekalı. tutunamamışlar doğada, biz yaşatıyoruz. o yüzden yememiz normal karşılanmalı.
  
  ilk çıktıklarında kapış kapış gitmiştir bunlar. iyi ki bizim atalar çoğalabilecek kadarını ayırmışlar da hala sebepleniyoruz.
• farsça'da "bilgin, bilgili" manasına gelen kelime. dânâ şeklinde sesli harfler uzatılarak söylenir.
• fonetik transkripsiyonu /dæna/ olan yabancı bir kız ismi. tabii türkçedeki anlamı nedeniyle, bu isimde biri ile karşılaşılması özellikle lise ortamında kıkırdamalara neden olabilmekte^*. tanıdığım tek dana ise, çok hızlı bir şekilde türkçeyi öğrenmekle kalmayıp, yunus emre ve tasavvufla ile ilgili kitaplar okumaya başlamış bir kişiydi. azim.
• bostancılar tarafından kovalanan lahana düşkünü hayvan.
• gürcü dilinde, bıçak anlamına gelen kelime.