• klima ve papa karşılaştırması; dünyadaki tüm kadınları becerme isteği; orospulara düşkünlüğü; sürekli burnuna gelen sülfür kokusu; delirttiği eşleri sevgilileri; oğluna penisine bir isim vermesi gerektiğini öğütleyişi; hitlerden sonra dünyadaki en kötü adam oluşu; kör büyükannesinin önünde karısının kardeşini becerirken konsantrasyonu bozulduğu için boşalamayan; bir an önce yeniden inşa edilmesi gereken harry'i anlatan woody allen deha patlaması.
  • "tamamdır abi woody allen artık olayı bitirmiştir" dedirten zeka ürünü muhteşem film. woody allen'ın anlatmayı sevdiği bütün kavramları içeriyor: aşk, seks, evlilik, günahlar, yahudilik... olaylar hem öykülerin içinde hem de gerçek hayatta geçtiği için özel bir dikkat istiyor, ama buna değer ve bu tip bir buluş bu kadar güzel kullanılabilir ancak. sonunda öykü kahramanları gibi ben de alkışladım woody'yi(yoksa harry mi demeliydim?)
  • "bazıları gömer, bazıları yakar, ben de yedim; ne var ki?!" repliğinin yeraldığı, woody allen'ın harika filmlerinden sadece biri.
  • "theme"i ile butun icerigini ozetleyen film.
    (bkz: twisted)
  • her noktasında kıyıda köşede kalmış gerçekleri görebileceğiniz, allen'ın zeka pırıltılarının en yaygın halinde görülebileceği film...
  • fahişe ve ogluyla üniversitesine ödül almaya gitme yolculuğu da akıllara bergman in yaban çilekleri ni getirmiyor değil.
  • hayalle gerçeğin birbirine karıştığı, yazarla karakterlerin birbiri ile atıştığı ve bu haliyle pirandello'nun six characters in search of an author unu hatırlatan ve tüm filmin deconstruction üzerine kurulması ile "aha işte postmodernizmbudur" mesajı veren aşmış woody allen filmi. ayrıca ölüm ile konuşma sahnesiyle bergmanın seventh seal'ine, ödül almaya gitme olayı yine bergman'ın wild strawberries'ine ve hayatına bir şekilde girmiş tüm kişileri gördüğü hayal sahnesiyle de bob fosse'nin all that jazz'ine yapılan göndermeler de dikkat çekicidir.

    favourite line: he had long ago come to this conclusion all people know the same truth: our lives consist of how we choose to distort it.

    ayrıca: (bkz: deconstruction) (bkz: jacques derrida)
  • ilham perisi kaybolmakta* olan harry block adindaki yazarin sorunlari ve bu sirada yarattigi karakterlerle ve gercekleriyle olan hesaplasmalarini konu alan woody allen klasigi. ozellikle ogluyla su diyalog koparir:

    - butun erkekler penisine isim takar, sen taktin mi?
    - evet baba, dillinger koydum adini.
    - aferin, dillinger cok guzel bir isim. bak sana ne diycem, freud der ki hayatta iki onemli sey vardir, calistigin i$ ve seks... kadinlar tanridir..
    - yani tanri bir kadin mi?
    - hayir, kadinlar tanridir, tanri var mi yok mu belli degil ama, kadinlarin var oldugu kesin ve bazilari victoria's secret'den alisveris yapiyor.
  • harry : evrenin parcalanmakta oldugunu biliyor muydun? ya da kara delik nedir biliyormusun?
    zenci fahise: tabiiki biliyorum. parami onun sayesinde kazaniyorum.
  • gerçek ve kurgu arasindaki didaktik olmayan geçisleriyle, tüm konvansiyonel anlatim tekniklerini elinin tersiyle iten yenlikçi anlatimiyla, harika one-liner'lariyla, çok yerinde kullanilmis jump cut'lari ve woody allen zekasinin, duyarliliginin, dengelenmis iyimserliginin somutlastigi pek basarili sekanslariyla "saheser" diye adlandirilmayi hak eden saheser.
hesabın var mı? giriş yap