• başrollerinde kemal sunal ve yavuzer çetinkaya'nın oynadığı bir komedi filmi.
    filmin yönetmeni kartal tibet.
    cevat fehmi başkut'un "buzlar çözülmeden " adlı tiyatro oyununun sinema uyarlaması.
    anadolu'da bir ilçede yeni kaymakam beklenir. yollar kar nedeniyle kapanmıştır bu arada. ilçeye gelen iki kafadarı herkes kaymakam ve yardımcısı zanneder. bu iki kafadar tembel, sorumsuz vatandaşları zorla çalıştırarak ilçeyi ihya ederler, düzeni sağlarlar; buzlar çözülene , yollar açılana kadar...
  • (bkz: mfo)nun sarkisi
  • filmin sonu, filme yakışmamıştır netekim.
  • konusu bakımından gogol'un müfettiş'ini andıran oyun.
  • -şimdi nereye gidiyorsun?
    -buzla kaplı başka bir kasabaya!

    -yılanoğluuu ben öldükçe çoğalırım!

    türk sinemasından geçen bir woody allen filmi sanki. politik bir başkaldırı.eleştirmeye kıyamam, izler saygı duyarım. dün baştan sona izledim, ihya oldum.

    (bkz: buzlar çözülmeden)
  • tüm kemal sunal filmlerinde olmuş olageldigi gibi verdigi mesajlar bam teline vurmakta, düşünerek izleyenlere "vay bee!!" dedirtmektedir.
    bu filmlerde(kemal sunal filmleri) sadece komedi yoktur, yaşamımızdan kesitler, duymadığımız, düşünmediğimiz gerçeklere vurgular vardır.
  • aslında film gerçekten çok güzel ve anlattigi şeyler çok da hafife alınabilecek cinsten şeyler değil. tabii bu ülkede hemen hemen herkes kemal sunal'i sadece ve sadece bir komedi oyuncusu olarak gördüğü için, filmlerini izlerken asıl olarak anlatılmak istenenler hemen hemen her zaman gözden kaçmıştır. özellikle bu filminde anlatılanlar ülke gerçeklerimizle çok alakalıdır. kaymakam rolündeki kemal sunal' in repliklerinden bazıları bence tam da duymak istediklerimizi dile getiriyor ki bunlardan bir tanesini sizlerle paylaşmak istiyorum:
    "-avukat şeref: protesto ediyorum yaptığınız herşeyi protesto ediyorum!!!
    -deli kaymakam: pirasali rosto mu yapıyorsun? kimsin sen asçı mı?
    - .........
    -avukat şeref: bu ülkede kanun var, hukuk var!
    -deli kaymakam: kanun da hukuk da durust, dogru insanlar için var. halki dolandırmak, kandırmak için değil ! burada kanun benim! kaldırıyorum o kanunu!!!
    -avukat şeref: yapamazsın !!
    -deli kaymakam: yaparım halkım için herşeyi yaparım! gerekirse canımı bile veririm!
    -.........
    -deli kaymakam: bu kasaba halk çile çekiyor, pis derede çamşır yıkıyor hatta o derede yıkanıp o dereden su içiyor. bu insanları hayvanlardan ayırt etme zamanı gelmiştir !!"

    not: yukarıdaki replik %100 bu şekilde degildi ama ana teması budur !
  • tam bir 12 eylül filmi. politik bir başkaldırı gibi görülebilmesi doğal olabilir ama gene de satır araları dikkatle okunmalı. örneğin kahvede oturanların 12 eylül darbesini televizyondan görüp alkışlaması ve deli çavuş'un "şu karlar erise de 12 eylül kasabaya da gelse" demesi anlamlıdır. metaforlar açık adeta izleyicinin gözüne sokulmaktadır. cafcaflı partinin başkanı(artık kasabada nasıl parti başkanı oluyorsa): toptan siyaset, yılanoğlu: 12 eylül öncesinin gerilla hareketi, hacı karamuratoğlu ve tefeci mahmut ağa: yozlaşmış esnaf. bunlar, el birliğiyle halkı soymakta zulmetmektedirler. çözüm: delinin biri yönetime el koymalı kafasına göre asıp, kesmelidir. acaba bunlar bize neyi anlatmakta, neyi hatırlatmaktadır?
  • 1986 kışında çekilmiş bir kemal sunal klasiği.
hesabın var mı? giriş yap