• bu yazıda deniz gökçe hıncal uluç isimli ak sakallı dedeyi perişan etmiştir.. söylediklerinde doğruluk payı ben buldum, takdir ettim..
    hbb demiş hıncal uluç'a.. "her boku bilen" demekmiş bu..
    gerçi bu yafta deniz gökçe'ye de ağır gelmez ama neyse..

    sözlerini de yazıym da tam olsun..

    "türkiye, bir-iki ciddi yapısal defo nedeni ile iyi giden şeyleri sürekli berbat eden bir ülke. 2000-2001 krizini hatırlayın. önce özelleştirme, telekom, kur konularında kavga çıkardık, saçma sapan bağırdık, çağırdık, konunun içeriğinden bihaber olan kişiler ortalığa döküldü, vatandaşı yanılttı ve korkuttu. sonunda döviz bolluğu içinde ve imf koruması altında iken salak gibi bir döviz krizi yaşadık. yıllardır saçma sapan ilkel yaklaşımımız ile uyduruk teorilere abone olarak dünyanın en genç nüfusu ile (yani çalışan çok, emekli az iken) sosyal güvenlik sorunu yaşamaktayız. ortalama 49 yaşında emekli olan insanlara 25 yıl ortalama sosyal güvenlik ödüyoruz. dünyada 15 seneyi aşan yok! daha 38 yaşında emekli ettiklerimizi de tartışmadık!

    sporda da durumumuz aynı. fatih terim'i hırpalamak, şenol güneş'i horlamak en büyük keyif kaynağımız haline geldi. hakan şükür'ü sopalamak büyük bir eğlence oldu. şimdi de yeni birileri kadroya katıldı: süreyya ayhan ve yücel kop! bu isimler türkiye'nin son on yıldaki en büyük spor başarılarına imza atmış kimseler... ama üç-beş baldırı çıplak ruh hastasına bunları beğendiremiyoruz.

    bu yıkım kadrosunun baş aktörü bir kişi: hıncal uluç! şenol güneş ona yaramadı. hakan şükür ona yaranamadı. fatih terim ona yaranamadı. şimdi de süreyya ayhan yaranamıyor. ama tuzak sistemi hep aynı.

    önce milli futbol takımı aslında dünya şampiyonu olur diyeceksin. bunun ölçüsü ne? ölçüsü yok. takım şampiyon olursa ben demiştim tezi ile ön plandasın. yok takım aşağıda kalırsa, gördünüz mü şampiyon olacak takımı üçüncü yaptı diyeceksin. hep haklısın yani. bu tezlerin ölçüsü, mesnedi, ispatı ne? cevap: ölçü yok, mesnet yok, ispat yok, sübjektif bilgisiz ukalalık var! şenol'dan iyi futbol bilir, aydın örs'ten iyi basket bilir, fatih ona kurban, yücel kop ona heyran! sonra da dön, ben onları aslında çok severim tezine yat ki dayak yemeyesin, bir daha kurşunlanmayasın!

    peki bu tür zevat neyin uzmanı? cevap: hiçbir şeyin! ama kendine sorarsan hepsini daha iyi biliyor. o bir hbb, yani her b...bilir! şamdan-gala-vizyon gibi dergilerde kim şık, kim rüküş yazıları bile yazar. peki kadınlarla beraber yaşamış mı, alakası var mı? bir 'holly' gırgırıdır gidiyor, o da bırakıp kaçmış! spor yapar mı? yoo, hiçbir zaman sağlığı müsaade etmedi. sahada yürüse çizgiye takılır. atletizm uzmanlığı nereden? çok yarış seyretmiş, o kadar! peki atletizmde bir şey üretmiş mi? yoo, ne o, ne cüneyt koryürek ne de kenan onuk süreyya ayhan-yücel kop ikilisinin yaptığının yarısını yapamamışlar, ama hakarete geldi mi cüneyt 'şoför!' der, hıncal iteler, kenan sinsi sinsi vurur!

    peki öfke neden? çünkü ne yücel kop ne süreyya ayhan, kenan-cüneyt-hıncal üçlüsüne kul köle olup tapınmadılar. bu nedenle de kaka oldular.

    süreyya son altı yılda 1500 metrede 3.55 civarı bir derece ile dünyanın en hızlı atleti... o zaman neye dayanılarak yeterince hızı olmadığı iddia edilebilir? mesnet yok... ama iddia et, sansasyon olsun!

    süreyya ilk 400 ve son 400'ü 800 metre şampiyonalarından hızlı koşuyormuş. ne kıymeti var? daya kemiksiz eleştiriyi, yavaş diye!

    süreyya ile yarışan ve geçen atletler bu sezon 3 yarış koşmuş, süreyya da 3 yarış. ama 'yarış koşmuyor' de, nasıl olsa cahiller bilmiyor, kandırırsın!

    szabo da bu turnuvada regl kurbanı, ne beis var! doktor var, ama sen yok palavrası at. süreyya 2002 avrupa şampiyonası'nda regl düzenleme ilacı kullanmış, ama üç ay sağlık sorunu yaşamış, bu nedenle şimdi kullanmadı, ne mahzuru var, sen bilmiyor de, nasıl olsa kimse incelemez!

    regl düzenleme ilacı doping sayılır mı, sağlık sorunu yaratır mı bunlar önemli değil!

    kızın yarı final yarış günü, kan kaybından yüzü sapsarı, ısınmak için kendini zorlarken paçalarından sızanlar nedeni ile şort değiştirmiş ve baskı altında kalmış. nedeni sağlık sorunu, ama nasıl olsa hiçbir şeyi ispat etmen gerekmiyor. bastır, koşmadığı için kendine güveni yok yalanını.

    tenezzül edip tribünden aşağıya, basın toplantısına inme, kızın söylediğini dinleme, nasıl olsan bunların önemi yok.

    nasıl olsa üç yıl evvelden tuzak açmış, hırpalamışsın, sana neden selam versin, ama sen selam vermiyor diye şikayet et!

    sen kimsin, nesin yahu?"

    http://www.aksam.com.tr/…4/yazarlar/yazarlar30.html
  • deniz gökçe'nin normalde kullanmadığı derecede sert ve çirkin bir uslup ile kaleme aldığı yazı. lakin yapılan yorumları okudukça kendisine hak vermemek de elde değil. misal ben de aynı ruh hali içine girseydim şöyle bir yazı yazabilirdim:

    kazarılan şerefli ya da şerefsiz birincilik de ikincilik de olsa bu bizim milletimize değil, süreyya ayhan'a aittir. avrupa şampiyonu olana dek yücel kop'la ilişkisinden başka hiç bir bok konusmamış türk halkının da türk medyasının da bu başarıda en ufak bir payı yoktur. süreyya ayhan sırtında türk bayrağı ile tur atıyorsa (bkz: sureyya ayhanin turk bayragi tasimasi) bu kendisinin iyi niyetinden ve sevgisindendir. spor algısı futboldan ibaret olan bir kitlenin atletizmdeki başarıları da başarısızlıkları da üstüne alınmaya, tartışma konusu yapmaya hiç bir hakkı yoktur. ingiliz liglerini dahi pürdikkat takip eden lakin hayatında olimpiyat bile izlememiş denyolar, hangi yüzle "bizi ikinci yaptılar." diyebilme cesaretini buluyorlar kendilerinde anlayamıyorum. hıncal uluç da dahil oturduğu yerden ahkam kesen, "öyle olmaz o, böyle olur" diyenlere şimdiye kadar nerelerdeydiniz bre angutlar diye sormak emek vermişlerin hakkı değil midir.(retorik)

    allahtan sakin bir insanım.
  • süreyya ayhan etrafında dönen olayların yıllar içinde gelişimini ve ayhan'ın şu an bulunduğu noktayı düşünürsek tekrar okuması baya komik bir yazı. ee noldu o dönem hıncal uluç'a edilen laflar? şimdi süreyya ayhan nerede? yücel kop nerede? deniz gökçe nerede asıl? ne garip bi ülkeyiz lan.

    aha süreyya ayhan burada: (bkz: #29752993)
  • süreyya ayhan hadisesi ile ilgili her söylediği doğru çıkan hıncal uluçun pek de kaale almayacağı yazı. zira deniz gökce bir sene önce

    dunya kupası sırasında da hıncal uluçun yorumlarına böyle absürd bir şekilde karşılık vermiş, ancak gene de hıncal uluçun söylediklerinin yanlış olduğunu kanıtlayamamıştır.

    eğer süreyya altını kazanzaydı şimdi tek başına zafer turları atıyor olacak olan deniz gökcenin cuvalladığı için konuyu değiştirme, bir hıncal-deniz çekişmesine dönüştürme çabası sonucu ortaya çıkan yazı

    ayrıca deniz gokcede ekonomi-futbol-atletizimdünyayı kurtarma ve bir yığın bilimum konuda ahkam kesmesi ile çalıştığı bankalara verdiği yanlış danışmanlık hizmeti ile tanınmaktadır ve şunu şöylemek gerekir:
    yapı kredi bankası neden battı ise, süreyya ayhanda o yüzden altın madalyadan olmuştur
  • (bkz: eline vermek)
  • "şamdan-gala-vizyon gibi dergilerde kim şık, kim rüküş yazıları bile yazar. peki kadınlarla beraber yaşamış mı, alakası var mı? bir 'holly' gırgırıdır gidiyor, o da bırakıp kaçmış!" boyle ucuz ve seviyesiz bir cumleyi icinde barindiran yazi. adamin fikirlerini elestir de gorelim seni kac dirhem geliyorsun? hincal uluc'un her konuda yorum yapmasina laf edenler cok oldu, kimi cok hakliydi. ama hicbiri deniz gokce'nin yukaridaki cumleyle dustugu seviyesizlige dusmedi. yazik.
  • malumu ilam.

    avrupa şampiyonu bir atleti ve antrenörünü atletizm'den anlamamakla suçlayacak kadar ileri gidebilecek kapasitede olan sayın uluç'un derdi, kendini bilgili saydığı konularda otorite olarak kabul görmemek, profesyonel camiada iplenmemektir. mamafih "ben bu işten anlarım" dediği alanların hemen hiç birinde pratiğe geçmiş ciddi bir çabası bulunmayan, sürekli eleştirmeyi bilgisine ve yeteneğine kanıt sayan hıncal bey'e cevap olmaz bu yazı.

    ben hıncal uluç'u da deniz gökçe'yi de severim. ikisi de bilgili insanlardırlar. bir çok konuda ilgi ve bilgi sahibi her insan gibi de yaptıkları beyanatların bir kısmında yanılabilirler, normaldir. ama "bana danışın, ben bilirim" diye feveran etmekle "merhaba, ben geldim, nasıl yardım edebilirim" demek arasında ciddi bir anlayış farkı bulunduğu da aşikar.
  • sureyya konusunda hincal'in goruslerine katilip katilmamakta herkes serbest ama kabul edilmelidir ki deniz gökçe olayda tam olarak bir taraftır.yani konu hakkinda asla objektif olabilecek bir durumda değildir.zira kendisi sureyya'nın vestel'den önceki sponsoru,simdi de bir numarali akil hocasidir.yaristan bir gun önce "kesin birinci olacak,o zaman ne diyecekler" tadinda bir yazi yazdiginı da unutmamak gerekir.birinci olmadiginda kendi dediklerini de gözden geçirmelidir.kendisinin sureyya'yı kayitsiz sartsiz korumasi belki insanlik adina hostur ama elestirenlere de gazetedeki köşesiyle saldırması çok da deniz beyin seviyesine uygun gitmiyor bence.hocam da olmus bir insana pek yakistiramiyorum.

    not olarak herkesi hıncal'ın yazılarında deniz gökçe'nin,bir de gökçe'nin yazılarındaki hıncal isminin ne kadar geçtiğini karşılaştırmaya davet ediyorum.
  • hıncal uluç'un yazıya konu olan süreyya ayhan yorumlarına denk düşen bir seviyede, hıncal uluç'un anlayacağı bir ağızla ve hıncal uluç'un hakettiği biçimde kaleme alınan yorum.
    (bkz: az bile)
hesabın var mı? giriş yap