• türk insanının artık şunu anlaması gerekiyor ki deodorant parfüm değildir.

    deodorantın işlevi, temiz koltuk altına, -bakın burası çok önemli "temiz" koltuk altına- sıkıldığında orada bir tabaka oluşturmak ve terin oluşturduğu nemli ortamda bakterilerin çoğalmasını engellemektir.

    içinde antiperspirant, yani terleme önleyici kimyasallar vardır ve deodorantın amacı asla ve asla "güzel koku vermek" değildir. deodorant'ın içine parfüm katmalarının sebebi ticaridir. insanlar kokusunu beğenip alsın diyedir. parfüm olmasa da olur.

    güzel kokmak istiyorsanız parfüm alacaksınız. hani şu eau de toilette olanlardan. deodorantı da sadece koltuk altına sıkacaksınız.

    elbiseleriniz üzerine, boynunuza saçlarınıza sıktığınız deodorantla tiksindiriyorsunuz.

    hele ter kokusunu deodorant ile gidermeye çalıştığınızda kusturuyorsunuz.

    öğrenin artık şunu.

    deodorant güzel kokmak için kul-la-nıl-maz.
  • deodorant nedir? nasıl kullanılır?

    deodorant, leş gibi kokan tiplere tepki olarak ortaya çıkmıştır. kullanımı çok basit. yıkanıyorsun, kurulanıyorsun, bak kurulanmak önemli, sonra da leş gibi kokma ihtimali olan yerlere sıkıyorsun.

    terledikten sonra sıkmıyorsun. terlediysen duş alıyorsun.

    deodorant 101.
  • otobüslere monte edilip düzenli aralıklarla tepeden püskürtülmesini dilediğim zımbırtı.
  • olur da osurmamanız gereken ortamlarda kazayla osurursanız kokuyu kamufle edebilmek için her daim çantanızda bulunması gereken kozmetik ürünü. bu amaçla kullanabilmek için sprey olanlarının tercih edilmesi gerekir. püskürtülmeyip sürülen roll-on ve stick tipi olanları da vardır, ancak osuruğa faydaları yoktur.
  • ülkemizde kullanımının yaygın olmamasının nedeni insanımızın atmosfere zarar vermemek isteyişi, ozona parmak atmamak, küresel ısınmaya çıra olmamak, kutup ayılarına duyulan saygı vb. şeylerdir. yoksa toplum olarak antihijyenik olmamız değildir. metrobüslerde, minibüslerde, bilet kuyruklarında, banka sıralarında bu duyarlı vatandaşlarımızı görebilirsiniz. başka açıklaması yok çünkü bu leş gibi ter kokusunun.
  • hepsinin kapağı bir kez kaybolur, üzerine basılarak bulunur. gelenektir.
  • de-odor-ant : kelime anlamı ile koku giderici/uzaklaştırıcı manasına gelmektedir.

    terlemeyi önleyeci ise antiperspiranttır.

    ikisini de banyodan çıktıktan sonra kuru cilde uygularsanız, seçtiğiniz ürünün kalitesine göre 48 saat bile kokmadan dolaşabilirsiniz.

    kıyafet üstüne sıkmayınız, kuru cilde, bakınız tekrarlıyorum ve netleştiriyorum:
    kuru ve temiz koltuk altlarına.
  • üreticilerinin teri engellemeye çalışmaktansa, oluşan teri ortadan kaldıracak bir bileşim hazırlamaya kasmaları gereken hızlı tüketim maddesi. bir kere, deodorantın teri önleyebildiği(hele ki çok sıcak havalarda) sadece bir reklam hilesidir. evet, arabanızla gider gelirseniz, sabahtan akşama kadar ofiste,cafede vsde oturursanız, önceden sıktığınız deodorant az efora paralel olarak bezlerden çıkmayı bekleyen az miktarda teri bertaraf edebilir. amma velakin, otobüslerde,dolmuşlarda 35 derece sıcağın altında itiş kakış giderken oluşabilecek ter yığınını önlemeye, damacanayla deodorant bile kar etmez.hal böyleyken ben ne yapayım deodorantı? sıksan da terliyorsun sıkmasan da. hem türk milleti zaten deodorantı terledikten sonra sıkılacak bir ürün olarak biliyor, yapın öyle bir bileşim işte de yormayın türk dimağlarını daha fazla.
  • yazın gelmesiyle burun direğimizi sikmeye ahdetmiş şerefsizlerin kullanmamakta ısrar ettikleri ürün. a pezevenk a ibine.. koltuk altının kokusu turşu, ölü balık karışımı kimyasala dönmüş hâla utanmıyorsun. lan oğlum bu bokun en kabadayısı olsun olsun 15 lira lan. alt tarafı banyo yaptıktan sonra koltuk altına sıkacaksın a kitabını siktiğimin adamı. yoksun olsan anlarım ama o elindeki kocaman telefonla sana ne demeli, neyini sikmeli senin?

    sebil diye dağıtsan yine de sıkmaz, götürür bakkala "al, ne verirsen" diye satar.
  • yaz aylarında iett otobüsleri içerisinde acil durumlarda camı kırın yazan bir mekanda bulundurulması gerekendir.
hesabın var mı? giriş yap