diferansiyel yağı

• değiştirilmesi gerekmektedir. değiştirilmez denene itibar etmemek gerekir. aracınızın kitapçığında da değiştirme km'si yazar.
  
  4 çeker araçlarda ön ve arka olarak ikiye ayrılır. ikisi de ayrı ayrı değiştirilir.
  
  yağlanma ile çalışan mekaniklerin yağları asla ölümsüz değildir. kızartma yağından, gres yağına, hidrolikten, güneş yağına, motor yağından, şanzıman yağına; her yağın bir viskozite yitirme süresi vardır ve her yağ bir gün değiştirilmelidir.
  
  diferansiyel yağı da değiştirilir. hele suyla veya nemli ortamla çok haşır neşir, araziyle çok haşır neşir bir aracıınız varsa normal periyoddan da önce değiştirilmelidir.. tıpkı şanzıman yağı gibi..
  
  burada düşülen handikap; eski diferansiyel yağı zamanla hasarlı, aşınmış, dişlenmiş, yıpranmış bölgeler ile öyle bütünleşmiştir ki, (sonuçta 150-200bin km'dir falan kullanılıyordur), o yapış yapış, akışkansız yağ artık kusurları örtme görevi de görmektedir. yeni yağ konduğu zaman viskozitesi, kıvamı ve kalitesi o kadar güçlü ve sağlıklıdır ki , araç çalıştıkça diferansiyelin kusurları da ortaya çıkar ve uğultular, vınıltılar duymaya başlarsınız. yeni yağ adeta diferansiyele tuz ruhu dökmüşsünüz gibi, araç çalıştıkça kutudaki, dişlilerdeki tüm pislikleri, pasları, çapakları vs. söküp atar. bu sebeple ölü yağ boşaltılıp yeni yağ konan diferansiyel bir süre kullanılır. tank dibine, yağ içerisine, karter varsa kartere süzülen eski parça, parçacıklar veya bilumum extra madde süzülene kadar gezilir. ardından bu pislikleri de def etmek için diferansiyel yağı ikinci kez değiştirilir. benim şahsi kanaatim bu yöndedir.. şart mı tekrar değişmek? belki elzem değildir. ama mantık değişmesinden yana..
  
  diferansiyel yağı değiştikten sonra araç ses yapmaya başladı diyen kardeşlerimizin derdi bundan kaynaklanmaktadır. o eski pis, köhne, çöp olmuş yağ o kadar niteliğini yitirmiş, o kadar yanmış, o kadar bayat ki, dişlinin eriyen parçalarına kaynak olmuş ve ses yapmasının önüne geçiyor düşün işte.. sen öyle bir yağ ile yola devam ediyorsun.... aynı şey şanzıman yağı için de geçerlidir.
  
  ha tamamen boşaltılmaz, ilave yapılır denilen iddia da bana mantıklı gelmiyor. mekanik açıdan mantıklı bir açıklaması varsa okur ve doğruysa hak verebilirim. fakat iki farklı viskozitede yağ bir ipte oynamaz bence. çok
  türk aklı gibi geldi bana.. veya aynı viskozitede yeni bir yağ takviye ettiniz. yine olmaz. 4litrelik tankın 2litresi eski yağ. 2 litresi yeni yağ. yarısı yanmış, yarısı akışmıyor. diğer yarısı yeni yağ. olur mu canım kardeşim? 2 litresi etkisiz eleman yani. çöp. 4litrelik diferansiyeli 2litre ile kullanıyorsun demektir. hiç mantıklı değil..
  
  bence ilk etapta eski yağ tamamen süzdürülür yerine yeni yağ konup belli bir km kullanılır sonra o ikinci yağ da tamamen süzdürülüp nihai son kez yağ konup hayata devam edilmelidir.
  
  ayrıca benzeri bi yazım için,
  (bkz: otomatik vites araç kullanmanın püf noktaları/#39873675)
• gelen uğultuyu kesmek için, hatta sonrasında aracı satmak isteyen müşterinin isteği üzerine, usta 1 kilo muz alıp içini mideye indirdikten sonra yağ yerine içerisine muz kabuklarını koyduğu defransiyeli gördüğümden beri aklımdan çıkmayan yağ kendisi.
• yıllar sonra bile pipetle içilebilecek kadar temiz kalabilir, hintli ustaların patates kızarttığı ölüm saçan yağdır. çok fazla ısıya, motor gazına, suya vs maruz kalmadığı için veya kalmadığı taktirde çok uzun ömürlük yağdır. firma kataloglarını incelemek gerekir ancak yağa su karışmazsa vs yüzbinlerce kilometre değişime ihtiyaç duymaması olasıdır.