• 1921 yilinda ingiltere'de dogmus, 1999 yilinda yine ayni ulke sinirlari icinde hayata veda etmis unlu oyuncu. asil adi derek van den bogaerde'dir ve hollanda asillidir*. gerek yetenegi gerekse yakisikliligi ile dikkat ceken bogarde, '60'li yillardan itibaren saygin bir oyuncu konumuna gecmistir. luchino visconti, rainer werner fassbinder, alain resnais beraber calismis oldugu onemli yonetmenlerden sadece bazilaridir. en verimli isbirligiyse joseph losey ile olmustur. yonetmenin basyapiti the servant, bogarde'a en iyi ingiliz erkek oyuncu dalinda bafta* odulu kazandirmistir.
    ayrica john schlesinger'in darling filminde julie christie ile muthis bir ikili olusturmustur. metro istasyonunda kavga ettikleri sahne bir klasiktir.
  • huzursuz, tedirgin görüntüsüyle güzelleşen aktör. insanın alıp şefkat gösteresi, psikoloğa götüresi gelir.
  • sevin okyay radikal cumartesi'de kendisine ithafen soyle bir yazi kaleme almis: http://www.radikal.com.tr/…10/2003&tarih=26/10/2003
    yazinin acilisina bakarsak the servant bu aralar cnbc e'de gosterilecek. haydi bakalim, izlememis olanlar yasadi.
  • bana tedirginliği ve gerginliği hissettiren accident filminde tedirgin ifadesiyle yer almış aktör.
  • “cinema is just a form of masturbation.” *
  • bana james mason'ı hatırlatan, onun gibi ingiliz olan, joseph losey filmleriyle tanışma şerefine nail olduğum özel bir oyuncudur.
  • kartpostal artistliğinden ağır filmlerin vazgeçilmez aktörlüğüne uzanan ilginç bir hayatı varmış meğer. bbc'nin şu makalesini okuyana dek kariyerinin ilk kısmından habersizdim.

    ben onu ilk il portiere di notte ile tanıdım. filmi seyredip hayran kaldıktan sonra, ''ben böyle bir hikâyeye nasıl hayran kalabilirim?'' diye çok şaşırmıştım. liliana cavani, dirk bogarde ve charlotte rampling hep beraber bir iş kotarırsa mümkünmüş demek ki. onlardan biri eksik olsa bu filmin ucuz bir denemeden ibaret kalacağını düşünüyordum bir süredir. bağlantısını verdiğim makalade, cavani ve rampling'in buna yakın şekilde düşündüklerini okuyunca da kendi kendime mutlu oldum...
  • gerçek adı derek jules gaspard ulric niven van den bogaerde'dir, flamandır. anthony forwood adlı aktörle 40 yıllık eşcinsel birlikteliği olsa da forwood gibi bogarde de biseksüel bir aktördü. song without end filminde birlikte rol aldığı, yine biseksüel olan capucine'yi bogarde evlilik isteyecek kadar çok sevmiş, istemiş ama capucine buna sıcak bakmayıp bogarde ile arkadaş kalmış çok güzel fotoğrafları var

    bogarde, 40 yıllık eşcinsel birlikteliğine rağmen kariyeri için hiçbir zaman bunun medyada duyurulmasını istememiş, bu kimliğini ortaya sürmemiştir. 50'li yılların en meşhur britanyalı aktörü olmuş olduğunu ve 1967'ye kadar britanya'da eşcinselliğin suç olduğunu düşünürsek anlaşılabilir bir durum. buna rağmen 1961 yapımı the victim filminde cinsel kimliği üzerinden şantaja maruz kalan evli ve çocuklu ama eşcinsel bir avukatı canlandırarak cesur bir hamle yapmıştır. sinema tarihinde homosexual (eşcinsel) kelimesinin kullanıldığı ilk ingilizce filmdir. bundan sadece iki yıl sonra oynadığı, britanya sinemasının seçkin filmlerinden the servant'ta da gizli eşcinsellik teması yer almaktadır.

    ölümünden kısa bir süre sonra kendisine dair bbc yapımı "the private dirk bogarde" adlı bir belgesel yayınlanmıştır. mahler'in adagietto'sunun bir etkisi mi bilmem ama bir insan için yapılmış en duygusal belgesellerden biri olduğunu düşünüyorum. ingilizceniz varsa bölüm 1 bölüm 2
hesabın var mı? giriş yap