• anayasa'da söz sahibi olması gereken kurum.

    tabi benim de beğenmediğim özellikleri var. mesela geleneksel tavırları hiç hoş değil. ayrıca illa imam diye, sarık cübbe giyilmesine gerek yok. normal, standart bir kıyafetle de bu işler mümkün...
  • tayyip hazretlerinin zırt konuda ulemayı, pırt konuda kendilerini referans göstermesi sonucunda, son dönemlerde nikahsız beraberlik aşağılık zina sayılır gibi son derece hadlerini aşan açıklamalar yapan bir kurum. haliyle akla şu sözü getirmekte;
    (bkz: köpeksiz köyde değneksiz gezmek)
  • tahmin edilen bütçesi 2011 için 2.8; 2012 için 3 milyar liradır. o kadar parayı kıvırıyorlar mı acaba? (bkz: kıvırmak)
  • resmi web sitesinde nasıl kurban kesilmesi gerektiğini anlatan görsellerin cannibal corpse'a ilham vermesi an meselesi;

    http://www.diyanet.gov.tr/…ifotograflari/index.html

    uyarı: görseller vahşi unsunlar içeriyor.
  • alevileri tehdit olarak gördüğünü resmi olarak kabul etmiş kurumdur. utanç kaynağımızdır.

    edit : [http://turktime.com/…dit-listesinde-tutuyor-/113937 http://turktime.com/…dit-listesinde-tutuyor-/113937]
  • 2003 yılında göreve başlayan 16. başkanı ali bardakoğlu, görev süresinin sona ermesine kısa bir zaman kala görevden alınmıştır. bardakoğlu'nun görevden alınmasının ardından yapılan yorumlarda, verdiği bir röportajda diyanet işleri başkanlığı'nın özerkleşmesi gerektiği yönündeki düşüncelerinin bu kararda etkili olduğu ifade edilmiştir.

    ali bardakoğlu, görev süresi boyunca chp medyasının hoşuna gidecek tarzda "hoşgorülü, makul ve aydın müslüman" tablosu çizmişti. böyle bir portre, ister istemez, bunun "belli bir amaca yönelik bir siyaset olup olmadığı" yönünde akla kimi soru işaretleri getirse de, kategorik olarak olumsuz değildir. ancak böyle bir tavır sergileyen bir insanın üzerine bir de "özerklik" lafı etmesinin dikkat çekmemesi imkansız gibidir.

    özerklik kavramının, siyasi alandaki karşılığı "müstakil otorite"dir. takriben iki milyar liralık devasa bir bütçeye sahip olan, yüzbinlerce insan istihdam eden ve camiler aracılığıyla milyonlarca kişiye ulaşabilen bir gücün müstakil olmasına ise, ideolojisi ne olursa olsun hiçbir siyasi iktidar müsaade etmez, edemez.

    burada önemli olan, böyle bir lafı etmeye cesaret edebilen (ya da böyle bir laf edebilecek kadar naif olan) bir kişinin siyasi anlamda bir beklenti ya da plana sahip olup olmaması değildir. zira özerkliğin siyasi addedilebilmesi için, yapılan işin siyasi olması gerekmez. çünkü, ima ettiği müstakil otorite nedeniyle özerkliğin bizzat kendisi siyasidir.

    demek ki neymiş? bu işler, damat traşı olup kravat takıp medya önünde "aydın hoca" tavrı sergilemekle olmazmış. siyasetin en temel kurallarını bile bilmeden o sahada müstakil oyuncu olmaya kalkarsan, hiç beklemeden gerekeni yapar, kurum içerisindeki diğer haddini bilmezlerin de gerekli mesajı almalarını sağlarlarmış.

    (kendilerini sevk ve idare eden daha büyük oyuncuyu unutarak müstakil oldukları zannıyla hareket eden tecrübesiz oyuncuların başlarına neler geldiğine dair iyi bir örnek için şu tarihi hadiseye göz atılabilir: http://derinsular.com/yakin-tarih-13-serbest-firka)

    ana tema:
    (bkz: islam/@derinsular)
  • her ne kadar laikliğe aykırı bir kurum olsa da türkiye gibi dinin insanlar üzerinde çok etkili olduğu bir ülkede varlığı gerekli olan bir kurum. bir anlamda devletin dini kontrol ettiği bir mekanizma işlevini görüyor. pek çok kişiye analiste göre iran'da diyanet benzeri bir kurum olmadiği için mollalar camileri ele geçirmiş ve halkı oralarda örgütlemişlerdir. tabii sadece sünnilere hitap etmesi eleştirilmelidir.
  • kapısından içeri girdiğinizde burnunuza yoğun olarak gül suyu kokusu gelen kurum. cennete mi geldik yoksa? diye düşündürmüyor değil hani.
hesabın var mı? giriş yap