• ışin garip tarafı şu; diyanetin bunca personeli varken halk hala dine aç.. ve gidip tarikat cemaat kapılarında sürünüyor. çoluğunu çocuğunu onlara emanet ediyor. hâlâ halkın üzerinde diyanetten çok daha fazla etkisi var..
    150 000 kişi ne yapıyor ?
  • diyanette çalışan din görevlisinin ürettiği katma değer nedir. neden din için bu kadar insan istihdam edilir. anlamak mümkün değil.

    aynı bölgede adeta yarışır gibi camiler arka arkaya yapılıyor ve herkes devletten bu camilere din görevlisi ataması yapması isteniyor. ne üretiyor bu arkadaşlar, size ne faydası var. neden daha fazla yararlı olacak alanlarda bu insanları değerlendirmiyoruz. buralara akıtılan parayı neden eğitim sistemimize aktarmıyoruz. öyle bir çıkmazdayız ki eğitim sistemimiz bile bu camiler için imam hatip okullarında öğrenci yetiştiriyor. muhafazakar eğitim vermek başka birşey ama bu okulların durumu ve sisteme olan katkıları da ortada.

    aslında bu konuda özellikle camilerde görevlendirilmiş personelin maaşları konusunda bir önerim var. bırakalım camide görevli personelin maaşları, cami cemaati tarafından ödensin ve devlet buralara asla ödeme yapmasın. atamayı belli kriterleri karşılayan personel arasından devlet yapsın, paraları cemaat ödesin.
  • saygı bekleyen insan için yazıyorum , 2 tane bitirme çalışmam var. dünyanın her köşesinde telekom işleri yaptım. yeri geldiğinde yardım istendiğinde yerli milli ürünlerin yapımında yardımcı oldum. kariyerimin başında daha bugün videolarını izleyip vuhuu dediğiniz silahların yapımında ufakda olsa tuzum bulundu. daha fazlasınıda yapabilirdim ama ne yazık ki daha iyi maaşlı bir işe geçmem lazımdı. çalıştığım yabancı firma bana çok iyi davransada aklım hep o genç idealist işlerde kaldı. neden genç yaşımda ayrıldım arkadaşım biliyor musun ?

    anlatayım :

    (bkz: üretim olanakları eğrisi)

    bu nedir arkadaşım anlatayım bu eğri derki bir ülkede kaynaklarla yapabileceğin şey sınırlıdır. yani sen 150000 kişiyi diyanet üzerinden doyururken üretim yapacak insanlara vereceğin sermayeyi laf üretecek insanlara veriyorsun demektir. ülkenin değerli kaynakları ve sermayesini üreteceklere vermediğin sürece üretim yapacak insanlar yabancı firmalarda değer ve para gördüklere yere gidecek sende amerikan ve çin gibi milletler didişirken telefon markana göre taraf tutacaksın.

    bak arkadaşım girişimcilik ne yazıkki vatan millet sakarya edebiyatı ile olmuyor. üretecek insanların tuzu kuru olmazsa üretemiyor bu çağlardan beri böyle . medici ailesi olmasa da vinci olmazdı, newton’un ailesi aristokrat olmasa o matematik kanunları 100 sene gecikirdi. bill gates’in babası olmasa okulu kırıp bilgisayar ile uğraşmazdı. dünyayı değiştiren fakir gururlu genç hikayesi bir iki tanedir ama dünyaya hükmeden tuzu kuruların hikayesi sayısızdır.

    bizim tuzu kurularımız üreten insanlar olmadıkça ne sen ne ben ne de çocuklarımız rahat edemeyecek.

    not: diyanetin gerekli bir kurum olduğunu ama gerektiği gibi kullanılmadığını düşünüyorum.

    not 2: ateist değilim
  • bir müslüman olarak aynı deli sorular benim de kafamda...

    bu 150.000 kişi ne iş yapıyor? islam'da ruhban sınıfı var da bizim mi haberimiz yok?

    “sizden herhangi bir ücret istemeyenlere uyunuz! onlar doğruyu ve güzeli bulanlardır.”

    kuran kerim 36 / 21
  • her zaman, her platformda söylüyorum.

    ibadet etmek isteyenler vergi versinler. bu hizmetten yararlanmak isteyenler bedelini ödesinler.

    o zaman gerçekten kimlerin inandığını göreceğiz.

    tanım: bir müsriflik olayı.
  • bu diyanet yıllarca, pörtlek gözlü, eski ortakları ve yeni düşmanları feto denen puştun doğum gününü “kutlu doğum haftası” diye kutlatan diyanet değil mi? başka diyecek bir şeyim yok.
  • bu kadar din adamı varken kimse dini bilmiyor ve hacı hocaların eteğinde yaşıyorsa yansın o kurum.
  • ulan toplasan atanmıs 5bin psikolog yok ama 150bin kişi diyanette. sonra toplumda ensest, pedofili, taciz, tecavüz, siddet, nefret söylemi, ırkçılık, mezhepçilik neden var. psikologların tutup tüm sorunları ortadan kaldıracak büyülü bir numarası yok ama erken teshiş tedavi ve yönlendirmelerle toplumsal barışta ve huzurda büyük katkı sağlar. siz anca gunde 5 vakit kaset tuşuna basanları alın.
  • hiçbiri bir işe yaramayan 150 bin insanı, asgari ücretin 2 katı para ile besliyoruz. bu ülke deist olsaydı şuan sıfır borcu vardı.
  • "halkın dini inançlarına şeyhlerin tarikatlerin yön vermemesi için" yazılmış ya işte tam orada bastım kahkahayı e olmamış işte millet o yüzden eleştiriyor.
    halkın 1/10'u fetodan içeride şehrin göbeğindeki mahallelerde eşek kadar pankart "haydi sende menzile gel"
    süleymancısı ayrı, allahtan öte görülen gavsı ayrı, ağızından düşen hurma tanesini yemeye çalışanı ayrı, kedicikleri olan ayrı irili ufaklı yüzlerce cemaat var bu ülkede.

    gelmiş tarikatlerin yön vermemesi yazmış, gavs için öleceksiniz dense yarın sabah 10bin adam ölüm için sırada bekler
hesabın var mı? giriş yap