• dünyanın en yalan tavrı. lan bakın dj'lere, yemin ediyorum boş işlerle uğraştıkları fark edilmesin diye kabin önünde sikindirik hareketler yapıyorlar böyle eğilip bükülüyorlar coşuyorlar... gören de muhteşem bi' bilimsel deney yapmış da başarılı sonuç almış seviniyor zannedecek hey allah'ım ya. evet.
  • sorsan dj'in neler yaptığını, ekipmanlarının ne olduğunu, harmonik mixingin önemini bilmeyecek müzik yobazlarının anlayamayacağı tavır.

    edit: bu tipler bir de kendi dinledikleri 30 yıl öncesinde kalan grupları müziğin tanrısı sanıyorlar ya, iste ona harbi gülüp geciyorum. taşşak kokulu metal partilerinizde iyi eğlenceler.
  • "bu gece falanca yerde çalıyorum" dedikleri zaman ayyuka çıkan tavır. ne çalıyorsun kardeşim? gitar mı? piyano mu? obua mı? nedir?
  • kendini müzisyen zannetmekten gelir.
  • bunları savunan tipler 30 sene önceden kalan grupların gerçek müzik yaptığı için tanrı sanıldığını anlamıyorlar işte ben harbi ona gülüyorum.
  • bizim buralarda plak çalmayana / çalamayana dj denmediği için elinde cd çantası ile dolaşanın girmemesi gereken tavırdır.

    armin'ler, tiesto'lar, paul van dyk'lar; aynı anda 8-10-12 plak çalabildikleri için dünyanın en iyisidirler. bunun da üstüne, o plakların da çoğunu; basını, tizini, melodisini efektini vokalini kendileri yaparlar.

    içeriye 2 tane cd atıp, basları senkronize eden garibimler ne yapsınlar giriyorlar bu tribe ister istemez. gerçi onu bile makineler yapıyor artık.
  • karı düşürmek için yapıyorlarsa anlarım. hatta helal olsun kanka yakışır derim. amma gel gör ki harbiden müzik yaptığını düşünerek yapıyorsa hiç gücenmesin arkadaş.

    30-40 sene önceki krallar aynı tavrı karı düşürmek için sergilediklerinde soytarıya dönüşüyorlardı, bunlar müzik yaptıklarını zannettiklerinde... kralla soytarı arasındaki fark da burada yatıyor zaten. aynı anda bilmem kaç tane iş yapmaları müzik değil olsa olsa mühendislik harikasıdır.
  • yer altındaki leş rock barlardan, sikko clublardan çıkmadığı halde üç kuruşluk müzik birikimi ile ahkam kesmeye çalışan heyecanlı gençlerin anlayamadığı tavır.

    dj'liği bir de dj precision'dan, laidback luke'dan, tiesto'dan, lee burridge'den, johan gielen'dan, roger sanchez'den, ferry corsten'dan ve adını sayamadığım yüzlerce yerli yabancı ustadan öğrenmeye ne dersiniz?

    veya bunu setup başındaki eddie halliwell'e söyleyin isterseniz; sonra da o mixeri ne tarafınıza alacağınıza birlikte karar verirsiniz.

    edit: ovvvvvvvv meğer bunlar dj ile prodüktörün farkını dahi bilmiyormuş. gachayim en iyisi.
hesabın var mı? giriş yap