doktora yapmak

• artik lisanstan sonra yuksek lisans derecesine sahip olmadan yapilmasi mumkun egitim.
• (bkz: doktora vermek)
• (bkz: doktora)
  (bkz: doktora yapmak için gerekenler)
• 'simdiki aklim olsa yapar miydim?' nakaratini her gun tekrarlatan eylem.
• askerden kacmanın en legal yollarından biri oldugundan fasarya akademisyeni bünyemize katan bir fasilitedir.
• yorucu, tükendirici, sabır isteyen, çoğu kez sikerim masterini da doktorasini da diye haykırmanıza yol açan, lakin bittikten sonra orgazm tadında haz veren bişiymiş.
• kişinin hayata bakış açısında, yaşam standartlarında köklü değişimler yapabilecek kariyer veya sırf gıcıklığına zevk amaçlı eylem.
  
  bakış açısı değişimi nasıl oluyor? işte tam da böyle insan habire olduk olmadık yerlerde kendi kendine sorular sorup cevaplıyor. kağıt yığılı masalardan kendini soyutlama yeteneği kazanıp "ne yapıyorum acaba ben bunları okuyup??" diyerek bir anda kurduğu şeyleri bir anda yıkabilip hiçe kanat açıyor. bir şey yapmak istemeyip bir şey yapmamanın bir şey olduğunun farkına varıp kafasını klozete dayayabiliyor.` :pek fena`
  
  gelelim hayat standartına. ekonomik olarak hiç bir şey değişmiyor, gayet züğürt gezmeye devam ediyor, faturaların tarihleri çakışmasın diye amuda kalkıyor ve lakin en önemlisi sürekli "hastayım ben yaa" diye gezmeye başlıyor. zihinsel faaliyet konusunda şüphe götürmez bir rahatsızlığı olduğunun zaten farkına varıyor da, hayatında o ana kadar duymadığı fiziksel aksaklıklar peşine bırakmıyor. faranjiti şişiyor, sinizütler nefes aldırmıyor, zonalar kol geziyor.
  
  kısacası var bir sakatlık diyor demesine insan da bilinçli bir şekilde sıyırmaya başlıyor. en kötüsü bu duruma an be an şahitlik ediyor. farkındalık yiyip bitiriyor.
• doktora yapmak ama kendi yememek şeklinde iğrenç esprilere zemin hazırlayan fiildir...
• (bkz: abd de doktora yapmak için gerekenler)
• labda calismaktan fazlasini gerektiren seymis