donald byrd

• arkasından da the blackbyrds'i müzik dünyasına armağan etmiştir tıpkı wayne henderson üstadın pleasure hazinesini ortaya çıkarması gibi. '72 çıkışlı flight time albümü çok güzeldir, ama diğer çalışmaları da güzeldir pek tabii.
• http://www.jazzdisco.org/byrd/dis/c/
• '71 de kaydettiği ethiopian knights albümünde jazz-funk ın henüz ticarileşmemiş ham halini dinlersiniz.
• (bkz: all mornin' long/@protospher)
• 4 şubat 2013 tarihinde terk-i diyar eylemiş güleryüzlü caz efsanesi. 60'lardaki hard bop döneminden sonra her ne kadar çoğu fanatik caz hayranı nefret etse de 1970'lerde ikon olmuş jazz-funk, 70'lerin sonu ve 80'lerde ise daha da ileri giderek rahmetli isaac hayes ile birlikte prodükte ettikleri post-disco albümleri ve bu albümlerden sayısız hit parçalar çıkarmıştır. ve en önemlisi geriye kendi öğrencilerinden oluşmuş the blackbyrds gibi efsane bir grup bırakmıştır. mekanın cennet olsun...
  
  http://www.soulwalking.co.uk/donald byrd.html
• yıllarca müziğiyle diyar diyar gezmiş adam. müziğini hangi alana çekmiş olursa olsun kendi esansını korumayı başarmış bir müzisyendi ki müziğine bu kadar evrim geçirtip yine de kendine özgü bir esans muhafaza etmeyi başarmış olmak kaç sanatçıya nasip olmuştur, başka böylesi var mıdır tartışılır.
  
  hard bop'tan, modal cazdan girip electric era miles davis'ine benzer bir yöne giden, kendi dokunuşunu taşıyan dingin spiritual aranjmanlarından çıkan, yer yer norman whitfield-vari bir pyschedelic soul diyip yine de tam tanımlayamayacağımız bir tınıya uzanan, daha da ilerilerde disco-fusion ile third stream'in garip bir kırmasına benzeyen bir sesle yepyeni ufuklara açılan, çok yönlülüğe yeni bir tanım kazandıracak bir müzisyendi donald byrd.
  
  işte bu özelliğinden dolayı caz püristleri cazın yeterince büyük olan dünyasından çıkıp başka yerlere gitmesine kızarak, keşfe giriştiği alanların yerleşmiş dinleyicileri de kendisini fazla yenilikçi-maceracı-tuhaf bularak black byrd'e sırt çevirdi, bu yüzden de ne isa'ya ne musa'ya yaranabildi ve hakettiği ilgiyi göremedi. fakat bir seveninin tam sevdiği bir müzisyen oldu.
  
  huzur içinde olsun.
• kendisi uzun zamandir ne aklimda ne de kulagimdaydi ama bu sabah cristo redentor ile gune basladim. bilincli degil ama elim o albume gitti. donald byrd'in trompetinin sesi gospel korosu ile birlesince garip seyler oluyor insan bi acayip hissediyor.
  
  bir kez daha ne kadar muthis bir muzisyen oldugunu hatirlamak icin: https://www.youtube.com/watch?v=w2kvm2t40rq