• hiç sıkmadan saatlerce, günlerce oynanabilecek olan oyundur. tanımımı yaptıktan sonra şimdi önerilere geçeyim.

    öncelikle okuduğunuzu anlayacak kadar ingilizceniz yoksa bu oyunu oynamayın arkadaşlar. amacım kimseyi ezmek, küçümsemek vs. değil. oyunun wiki'si var ve her şey orada yazıyor ama wiki ingilizce. wiki'yi okumadan da oyunu çok zor anlarsınız. anca benim yaptığım gibi birinin size oturup anlatması lazım.

    oyunu satın almanızı şiddetle öneririm çünkü birincisi 10 doları fazlasıyla hakediyor; ikincisi de çok güncelleştirme geliyor. crack'li versiyonlar genelde 3-4 patch geriden geliyor. isterseniz steam'de indirime girmesini falan da bekleyebilirsiniz. oyunu edinmek isteyenler bana özelden ulaşabilir. yardımcı olurum.

    oyunun bir güzel yanı da save/load olayının olmaması. ne yaptıysanız artık onun geri dönüşü yok. öldüyseniz oyun bitmiştir. o yüzden adımlarınızı atarken düşünerek ve strateji kurarak atmanız gerekiyor.

    gelelim şimdi oyuna. oyunda çeşitli karakterler var. her karakterin kendine göre avantajları ve dezavantajları var. ilk başta willow isimli karakter iyidir. en azından oyunun mantığını anlayabilmek açısından hayatta kalabilmesi daha kolaydır. oyunla ilgili her şeyi oyunun wiki'sinden öğrenebiliyorsunuz. oyunda o kadar çok ayrıntı var ki zaten wiki'den yardım almadan oyunu oynamak için çok çok tecrübeli olmak lazım.

    tecrübe demişken; kimse ilk seferinde çok başarılı olmayı beklemesin. hatta ilk 5 oynayışında da beklemesin. ama ilk seferde 10 gün dayanırsın, ikincide 30 gün bu şekilde gider. en sonunda olayı anlıyorsun ve oyun işte o zaman daha bir zevkli gelmeye başlıyor. ona göre yani :)

    oyunda ıssız bir adaya düşüyorsunuz. maxwell diye bir onozbu çocuğu var. sizi adaya atan herif bu. amacınız bu herifi yenip adadan kurtulmak. 5 tane thing var. crank thing, box thing, metal potato thing, ring thing ve wooden thing. bunların hepsini tek tek wiki'ye yazıp aratın şekilleri nedir, nasıl bulunur öğrenin. wooden thing yerde sabit bir şey onu alamazsınız yanınıza. ama diğer 4 thing'i alabilirsiniz. "bunu yapınca ne oluyor" diye soracak olursanız oyun bu şekilde bitmiyor. sadece world 2'ye geçiyorsunuz. inventory'deki itemleriniz sizinle birlikte kalıyor. onun dışında oyuna sıfırdan başlıyorsunuz. bunun amacı da belirli bir süre sonra adadaki kaynaklar bir süre sonra tükeneceği için oyuncuların kaynak sıkıntısına düşmemesi. yani adadaki kaynakları tüketene kadar world 1'de kalabilirsiniz çünkü world 2'ye geçmek oyunda bir ilerleme sağlamıyor size. oyunun "asıl" amacı maxwell's door'u bulmak. aslında oyun buradan sonra başlıyor. siz oyuna başladığınız zaman sandbox modunda başlıyorsunuz. maxwell's door'dan geçtikten sonra oyun sizi adventure mode'a alıyor. her şeye sıfırdan başlıyorsunuz. adventure mode'da ölürseniz sandbox mode'a geri ışınlanıyorsunuz. kapıdan geçmeden önceki halinize dönüyorsunuz. ben world 2'de 4. günde buldum kapıyı.caps

    oyunda hayatta kalabilmek için her zaman yanınızda bulundurmanız gereken bazı şeyler var. cut grass, twigs, flint, log bunlar ateş yakmak ve alet edevat yapmak için her zaman lazım olacak olan şeyler. ayrıca yemek için berries toplamalıyız. havuçları toplamayın çünkü onlar toplanınca bir daha çıkmıyor; çok zor durumda kalınırsa toplanabilir ileriki günlerde. ama daha ilk günden havuçları toplamaya gerek yok. çünkü topladığınız yiyeceklerin bir ömrü var. çürümeden tüketmelisiniz yoksa boşuna toplamış olursunuz. mantarları da toplamayın gereksiz onlar. önünüze çıktıkça 12 tane çiçek toplayın. o çiçeklerle şapka yapıp başınıza takın. sanity'i kontrol altında tutmak için mecbursunuz buna canısı. çok zor bişey de değil zaten. yerde gördüğünüz tohumları da toplayın. onları farm'a ekicez ileride.

    yeterli sayıda flint ve twigs'imiz olunca hemen axe ve pickaxe yapıyoruz birer tane. axe'imiz ile ağaçlara dadanıyoruz. 5 tane büyük ağaç kesiyoruz. bu 5 büyük ağaçtan toplam 10 pine cone ve 15 log düşecek. o da bize ilk etapta çok rahat yeter. pine cone bildiğiniz kozalak işte. pine cone'u seçip müsait bir yere sağ tık yaparsanız oraya ekiyor kozalağı. 1-2 gün sonra ağaç oluyor. ama siz hemen bir yere ekmeyin o lazım olacak birazdan. bir de önümüze çıkarsa yerden rocks topluyoruz. yine denk gelirse boulder'ları da boş geçmeyin pickaxe'iniz ile parçalayın. çünkü onlardan da flint ve rocks çıkıyor. bir de nitre çıkıyor ama siktir edin nitre'yi almayın gereksiz yere inventory'nizi doldurmayın :) boulder'ların sarılı olanlarını görürseniz onları da parçalayın onlardan da altın çıkar.

    oyunda 3 zaman dilimi var. sağ üstte saatten bakabiliyorsunuz. gündüz, akşam ve gece. gündüz ve akşam ateşsiz dolaşabilirsiniz ama gece 4-5 saniye ateşsiz dolaşmanız ölmek için yeterli :) ya elinize meşale alacaksınız ya da bir yerde ateş yakıp orada duracaksınız. burada willow adlı karakterin avantajı var. bu karakterle başladığınızda inventory'nizde willow's lighter diye bir item ile başlıyorsunuz ve bu item aynı meşale gibi (meşale kadar çok olmasa da) ışık yayıyor. meşalenin belirli bir yanma süresi var fakat lighter'ın yok.

    ilk gün bu toplama işini yapabildiğimiz kadar yapıyoruz. akşam olunca da biraz daha devam edip geceye doğru 1 tane meşale hazırlıyoruz. willow karakteriyle oynuyorsanız meşaleye gerek yok. gece olmadan hemen önce campfire kuruyoruz. 10 tane berries pişiriyoruz. berries'e tıklayıp ateşin üzerine götürüp sol tıklayın böylece pişirmiş oluyorsunuz:) çoğu yiyeceğin pişirilerek yenmesi daha iyi oluyor oyunda. ama bazı yiyecekleri pişirmeden yemek daha iyi oluyor. bu konuda yine wiki'ye bakmadan bir şeyi pişirip pişirmeme kararınızı vermeyin. mesela mısır pişirilince 12,5 doygunluk veriyor; çiğ yediğinizde 25. bu yemek pişirme olayını bitirdikten sonra açlık durumumuza göre ağzımıza birkaç tane berry atıp meşaleyi sağ tık yaparak elimize alıyoruz. artık bundan sonra en azından birkaç gün açlık durumunuzu diyar diyar gezip berry toplayıp pişirip yiyerek siz kontrol edersiniz ben bir daha yazmicam. neyse işte elimizde meşale ile dolaşmaya devam ediyoruz. elimizde meşale varken ağaç kesemeyiz ama çalı çırpı veya berry toplamaya devam edebiliriz. bu arada haritayı <tab> tuşuyla açıp kapatabilirsiniz. haritayı olabildiğince çok açmamız lazım. yani sürekli gitmediğimiz yerlere doğru gitmemiz lazım. gitmiş olduğunuz yerlere tekrardan gitmeyin. sürekli yeni şeyler keşfetmek gerekiyor bu oyunda olduğunuz yerde oturup ev kurarak hayatta kalırsınız ama oyunda amaç maxwell'in kapısını bulmak. etrafınıza da iyi bakın. çünkü her haritada en az 2-3 tane iskelet oluyor. iskeletlerin yanlarında da değişik eşyalar olabiliyor. yani işte bu adada insanlar varmış da onlar ölmüi o insanların eşyaları da yere düşmüş hesabı. o eşyaları da toplayın. bu bahsettiğimiz thing'lerin nasıl yerlerde bulunduklarına wiki'den iyi bakın. mesela wooden thing stonehenge gibi etrafı yuvarlak taşlarla çevrili bir yerde oluyor. yuvarlak taşları görünce hemen jetonun düşmesi lazım. amacımız zaten maxwell'in kapısını bulmak. isterseniz 2. günde bulun. isterseniz 102. günde fark etmez.

    yerde eye bone görürseniz hemen kapın. chester diye bir yaratık geliyor peşinize takılıyor. eye bone sizde olduğu sürece sizi takip edip duruyor. bu yaratığın özelliği eşyalarınızı saklayabilmesi. bir nevi sırt çantası yani.

    dolaşırken gözünüz bir de domuz, domuz evi ve bufalo arasın. domuzlar geceleri evlerine çekilirler. geceleri dışarıda domuz göremezsiniz. ama bufalolar hep dışarıdadır ve sarı yerlerde olurlar. yani samanlık bölgelerde. bufaloların etrafında boklar vardır bu bokları da toplayın. bok deyip geçmeyin baya kullanışlı onlar. örümceklere dikkat edin sakın bulaşmayın. beyaz örümcek ağı olan yerlere sakın girmeyin. örümcekler orada yaşarlar. örümcekler size saldırır. domuzlar siz vurmadıkça saldırmaz. bufalolar da çiftleşme dönemleri dışında siz vurmadan saldırmazlar. çiftleşme dönemlerinde götleri kırmızı olur. o dönemlerde yanlarından bile geçmeyin.

    bu arada touch stone diye bişey var. muhtemelen dolaşırken onunla da karşılaşacaksınız. onun üstüne tıklayıp activate yaptığınızda ölünce oraya ışınlanıp yeniden doğuyorsunuz. 4 tane domuz kafasının ortasında yuvarlak bişey görürseniz o touch stone işte. onu kesin aktifleştirin.

    neyse sürekli geziyoz abi işte arada pişmiş berry'lerimiz bitince campfire yapıyoruz berry'lerimizi pişiriyoruz. meşalemiz bitince meşalemizi yeniliyoruz. bir yandan arada ağaç kesiyoruz çalı çırpı (cut grass ve twigs) topluyoruz. bir yandan rock ve gold arıyoruz. burası artık size ve şansınıza kalmış. çünkü daha fazla ilerleyebilmek için rock ve gold şart sevgili kardeşlerim. en az 1 gold ve 4 rock bulmadan bir sonraki aşamaya geçemiyoruz.

    evet şimdi science meşin yapcaz arkadaşlar. bu science meşin'i yapacağımız yer çok önemli değil aslında ama ilk science meşin'inizi genellikle konaklayacağınız mekana yapmanızı tavsiye ederim. bu yer de domuz kardeşlerimize veya bufalo kankilerimize yakın olmalı. çünkü 10-11 günlük periyodlarla kurtlar saldırıya geliyor. o kurtları siz öldüremezsiniz o yüzden domuzlar veya bufaloların yanına koşup onların öldürmesini sağlamalısınız. geceleyin domuzlara koşmayın gece domuzlar uyur. gece bufalolara koşun veya bufalolar çok uzaktaysa meşaleyle ormanda sabaha kadar koşuşturup gündüz olunca domuzların yanına koşarsınız. koştuğunuz sürece sizi hangi yaratık kovalarsa kovalasın size zarar veremez. o yüzden korkmayın sadece koşun. mekanınız örümceklerden uzak olmalı. yoksa geceleyin örümcekler rahatsız eder. bufalolara da çok yaklaşmayın çünkü çiftleşme döneminde niyeti bozuyolar. bana sorarsanız en güzeli bufaloların biraz uzağında güvenli bir yere kurulmak. çünkü bufalolar 7/24 ayaktadır. gece saldırı yerseniz sıkıntı olmaz. ayrıca sürekli bok toplamanız lazım. "bok neden lazım" diye soracak olursanız farm kurmak ve yakacak olarak kullanmak için lazım. bu arada şunu da araya sıkıştırayım: campfire veya fire pit kurduğunuzda ateş bir süre sonra etkisini yitirmeye başlar. bu durumda sizin yakacak olarak bişeyler atmanız lazım. ben varsa bok atıyorum. o yoksa log atıyorum. ileriki evrelerde ağaçları yakıp kömür yapıcaz onu atıcaz daha neler olacak olm haberin yok. neyse. bok bol miktarda toplanıyor zaten gün içinde. bufaloların götü kocaman maşallah.

    şimdi kendi mekanınız olarak bellediğimiz bölgenin çevresine elimizdeki pine cone'ları dikiyoruz. sonra mekanımıza science meşin'i kuruyoruz. science meşin'i kurduktan sonra prototype yapmamız gereken bazı şeyler var. prototype yapmak demek şöyle: mesela alet edevatlardan kürek yapmamız lazım. ama bu küreği ilk yapışımızda science meşin olmadan yapamıyoruz. bir kez science meşin ile yaptıktan sonra artık istediğimiz zaman, istediğimiz yerde science meşin yanımızda olsa da olmasa da yapabiliyoruz. bu önemli bir konu yani.

    prototype yapmak için science meşin'in yanına gideceksiniz. zaten ses çıkacak ampul falan yanacak anlayacaksınız bir durum olduğunu yani. yandaki menüden birazdan yazacağım şeyleri prototype yapmanız gerekiyor. prototype yapmamız gereken şeyler şunlar: kürek, tokmak, mızrak, sırt çantası, straw roll, basic farm. bunlar tabi şak diye olmuyor. belki de 2-3 gün uğraşacaksınız. ama bunları prototype yapmadan mekanınızdan çok uzaklara gitmeyin. ayrıca sürekli ateş kurmak yerine mekanınıza 1 kere fire pit yapın. fire pit söndükten sonra tekrar yakılabilir (bok veya log ile yakın). campfire tekrar yakılamaz. fire pit'i zırt pırt her yere kurmayın. sadece mekanınızda fire pit olması yeterli. lan bak bunları yapmadan fazla uzaklara gitmeyin vallahi hakkımı helal etmem. o kadar yazıyoruz burada. sonra kurda kuşa yem olmayın. ayrıca yerdeki tohumları da almanızı söylemiştim. o tohumları farm'a tohum ekmeyi unutmayın. bir farm'a aynı anda 1 tohum ekebilirsiniz.

    şimdi diyeceksin ki "bunları neden yaptık?". hepsini tek tek açıklayacam sakin ol.
    kürek: şimdi ağacı kesiyon ya; o kestikten sonra altta en son kalan kısım hiçbir zaman büyümüyor yani bir ağaç bir kere kesildikten sonra bir daha büyümüyor. o en altta kalan kısmı kürek ile sağ tık yaparak sökebiliyorsunuz. bu size 1 log daha kazandırıyor. küçük bir hatırlatma: kestiğiniz ağaçları pine cone'lar ile ağaç dikerek telafi etmelisiniz. pine cone dikmeden sürekli ağaca dadanırsanız treeguard geliyor. o yüzden pine cone'ları mekanınızın çevresine dikin sürekli. böylece ağaç aramak için çok uzaklara gitmek zorunda kalmazsınız. ayrıca kürek ile grass, sapling ve berry bush'ları sağ tıkla yerinden söküp inventory'nize aldıktan sonra mekanınıza götürüp tıpkı pine cone gibi ekebilirsiniz. bu özellik baya güzel olmasına karşın ektikten sonra ektiğiniz her şeyi gübrelemeniz lazım yoksa büyümezler. yani mesela 5 tane berry bush ektiniz; o berry bush'lara birer tane bok atmanız lazım. mekanınızın çevresindekileri söküp de getirmeyle uğraşmayın. onlar dursun yakındakileri gidip her zaman toplarsınız. ama gurbet ellerde gezerken özellikle berry bush'ları toplayabilirsiniz kış için çok iyi olur. küreğin bir diğer marifeti de mezar kazmak. mezar kazınca ne oluyor? öncelikle 10 sanity gidiyor. bu sanity'i aklı başında olma durumu diye çevirebiliriz. sanity 30'un altına hiç düşmesin arkadaşlar. zaten kafanızdaki çiçekli şapka sanity'i arttırmak için var. 60'ın altına da düşürmemeye çalışın sanity'i. sanity'i nelerin arttırdığı ve azalttığı sanity'nin wiki sayfasında yazıyor linkten girip bakın. en çok kullandığım yöntemler çiçek toplamak ve straw roll ile uyumak. topladığınız her çiçek +5 sanity verir. neyse işte mezarı kazdık. bu mezardan bir item veya hayalet çıkacak. hayalet çıkarsa topukluyoruz. item çıkarsa alıyoruz. bu çıkan item'lara gravedigger items deniyor. bunların bazılarını pig king'e verip karşılığında altın alabiliyorsunuz. tabi önce pig king'i bulmanız lazım haritada. bunun dışında gears veya life giving amulet çıkabilir ki bunlar çok değerli item'lar. gears'ı buzdolabı yapımında kullanıcaz. life giving amulet ise hunger'ımızı azaltıp canımızı dolduruyor. bir de eğer life giving amulet boynumuzdayken ölürsek yeniden canlanıyoruz. yalnız life giving amulet boynunuzda takılı dolaşmayın. sadece öleceğinizi anladığınız zaman hemen takın ki öldüğünüzde yeniden doğabilesiniz. sonuçta durability diye bir şey var yani life giving amulet boynunuzda takılı durduğu her dakika durability'si %5 azalıyor. buzdolabı yiyeceklerin dayanma süresini %50 arttırır. kış için yiyecek stoğu yapmanız gerektiğinde buzdolabını kullanacaksınız.

    hammer (tokmak): hammer'ı da domuz kafası parçalamak için kullancaz. bu domuz kafalarindan domuz derisi düşecek. bu domuz derilerini gerektiginde domuz evi yapmak için kullancaz.

    spear (mızrak): bildiğiniz silah. başka bir numarası yok.

    sırt çantası: 8 ek inventory slot veriyor. baya yararlı.

    straw roll: akşam ve gece uyumak için. -75 hunger'dan düşürüp +33 sanity'e veriyor. sanity'nin azaldığı durumlarda acil kullanmanız gerekebiliyor. yalnız açlık ve yemek durumunuza dikkat ederek kullanın. zor durumda kaldığınızda kullanın.

    basic farm: mısır, patlıcan, havuç gibi yiyecekler yetiştirmeye yarıyor. basic farm'dan 1 tane yapın. çünkü 2-3 gün sonra alchemy engine yapıcaz o zaman improved farm'ı açıcaz. improved farm daha iyi.

    şimdi bunları yapana kadar haritayı baya bi dolaşmış olmanız lazım. en azından 1-2 tane thing bulmuş olmalısınız. bu thingleri yanınızda taşıyıp inventory'de yer sıkıntısı yaşamanıza gerek yok. sandık yaparak thing'leri mekanınızdaki sandıkta saklayabilirsiniz. bu arada ip ve tahta yapımını da öğrenmiş sayıyorum sizi onları anlatmıyorum artık :)

    bu arada karakter seçiminiz de önemli arkadaşlar. wolfgang ile oynuyorsanız çok çabuk acıkıyor. onun için en azından 2-3 tane improved farm yapıp bol bol berry toplamanız lazım. yoksa wolfgang'la oynamanın bir anlamı yok. ama siz zaten benim sözümü dinlediniz ve willow'la başladınız dimi canıms :)

    bu oyunda strateji çok önemli arkadaşlar. size önerim ilk kışı bi atlatmaya çalışın. hemen kapıyı bulcam diye harala gürele koşmayın. mekanınızı güzelce kurun. hem tecrübe olur. bu arada 21. günde kış başlıyor.

    kışa hazırlık yapmadan önce belirteyim. 11. gün gibi kurtlar gelecek. kurtlar gelince doğru bufalolara veya domuzlara koşuyoruz. kurtlar ölünce onlardan diş(hound's tooth) düşecek onları toplayın önemli onlar. tuzak yapıcaz onlarla.

    şimdi gelelim kış için yapılacak olan hazırlıklara. kış 42. güne kadar sürüyor. kış için sağlamanız gereken şeyler belli: yiyecek, ısınma ve güvenlik. bu üçü dışında hiçbir şeye ihtiyacınız yok.

    şu haritayı keşfetme olayına geri dönelim. prototype yapmanız gereken şeyleri yaptıktan sonra birkaç gün mekana dönmeden keşfe çıkmanız lazım. bu keşifte yapmanız ve bulmanız gereken bazı şeyler var. bunlar altın, berry bush, sapling, grass, silk ve pig skin. dolaşırken thing bulabilirseniz iyi olur. ayrıca mezarlıkları kazacaksınız. mezar kazmaktaki amacınız en az 1 tane gears bulmak olmalı. gears bulana kadar mezarlık kazın.

    silk'i nasıl bulacağınıza gelince; domuz evleri ve örümcek yuvalarının yakın olduğu yerler vardır. oralarda takılacaksınız. mutlaka her haritada öyle yerler var. gidip de kendiniz örümcek öldürmeye çalışmayın. örümcek yuvasına yaklaşın. örümcekler üzerinize gelmeye başlayınca arayı fazla açmadan domuzlara doğru koşun. gerisini domuz halleder zaten :) silk örümceklerden düşer ama her örümcekten düşmez. 10-12 tane silk bulundurmanız iyi olur. bu arada mezarlık kazınca bazı item'lar geliyor. o item'ları pig king'e sunarak altın kazanabilirsiniz. en az 6 tane altın bulmanız lazım. alchemy engine yapacağız çünkü. bir yandan küreğinizle berry bush, sapling ve grass toplamaya devam edin. onları da mekana ekicez ki sıkıntı yaşamayalım. pig skin'i de hammer ile domuz kafalarını parçalayarak edinebilirsiniz.

    şimdi kafanızdaki sorunun ne olduğunu biliyorum: "madem hiçbir şeye saldırmicaz mına kodumunun spear'ını neden yaptık?"
    cevap veriyorum: kardeşim o spear ile çok önemli işlerimiz var. o spear ile bufalo öldürcez. hem de 2 tane :)
    1 bufalodan 4 tane meat, 3 tane beefalo wool çıkıyor. bufalo öldürmek için yalnız bir bufalo bulmalısınız. bu yalnız bufaloya 1 tane vuruyoruz spear ile. sonra biraz kaçıyoruz tenhaya doğru. sonra 3 kere ard arda vuruyoruz yine kaçıyoruz. böyle vur kaç vur kaç derken birkaç sefer sonra bufalo ölüyor. bu arada beefalo wool ile bere yapcaz.

    işte böyle. bu yazdıklarımı ne kadar çabuk toparlayabilirseniz o kadar iyi. bunları edinip mekana geri dönünce hemen alchemy engine yapın. sonra buzdolabı ve 4-5 tane improved farm yapın. farm'lara tohumları ektikten sonra bereyi yapın ama takmayın. bir de heat stone yapmanız gerekiyor. heat stone siz ateşin başında durdukça ısınıyor. soğuktan donmanızı bir süreliğine geciktiriyor. bere de aynı şekilde donmanızı geciktiriyor. sonuçta bütün gün evde duramazsınız. arada bir yerlere gitmek zorundasınız çünkü yemeğiniz yetmeyebilir. bok toplamaya gidebilirsiniz. bufalo öldürmeniz gerekebilir (meat için). veya tavşan avlayabilirsiniz (oraya gelcez). bir de tent(çadır) yapmalısınız. ama oraya sadece canınız ve sanity'niz az iken girip yatın. çünkü 6 kere çadırda yatma hakkınız var ve bu haklarınızı sadece gerektiğinde kullanmalısınız. eğer yakacak olarak kullanmak istiyorsanız kömür yapmaya gerek yok arkadaşlar. çünkü log ile aynı süre yanıyor. 1 ağaçtan 1 kömür yapıyorsunuz ama 1 ağaçtan 4 log çıkartabilirsiniz.

    şimdi tavşan ve kuş nasıl avlanır bunlara gelelim. tavşan için tuzak yapmalısınız. bu tuzağı tavşan deliğinin kuzey önüne koyup deliğin güney tarafına geçeceksiniz (kuzey-güney, doğu-batı derken burada kastetmek istediğim zıt yöne geçmeniz gerektiği). deliği kürekle kazacaksınız. tavşan delikten çıkacak ve direk sizden kaçmak için kuzey yönüne doğru gidecek. orada da sizin tuzağınız olduğu için tuzağınıza girecek. bu en kısa yol. diğer bir yol da tuzağa yem koyup tavşan gelmesini beklemek. bunun yerine benim yöntemimi deneyin.

    kuş avlamak için kuş kapanı yapmanız gerekiyor. yalnız ben kuş kapanını önermiyorum çünkü silk istiyor. silk bulmak da pek kolay olmadığı için iki kuş avlayacaksınız diye güzelim silk'leri heba etmeye gerek olmadığını düşünüyorum. ama kuş tuzağının da güzel yanı mekanınıza kurabilmeniz. mekanınıza kurup içine yem koyun. kuş direk geliyor zaten tuzağınıza. ben yem olarak monster meat kullanıyorum. monster meat'i toplayın ama yemeyin sakın. can ve sanity götürüyor. sadece tuzaklarda kullanmak için toplayın. monster meat hemen hemen her örümcekten ve kurttan düşüyor. toplaması basit.

    kuş veya tavşan yakaladığınızda hayvan inventory'nize geliyor. hayvanın üzerine gelip sağ tık yapınca hayvanı öldürüyorsunuz ve morsel diye bir et türü geliyor. morsel'i pişirmeden yemeyin sakın.

    bir de şu kurt dişlerinden tuzak yapma olayı var. tuzağın adı tooth trap. elinizde ne kadar tooth varsa hepsini tooth trap yapıp evinizin biraz ötesine yerleştirin. 8-10 tane olsa kurtları kendi başınıza bile öldürebilirsiniz bu tuzaklarla. tuzakları 3'erli sıralar şeklinde art arda yerleştirin. ama kurtlar öldükten sonra yanmaya başlıyorlar. o yüzden tuzakları ağaçların yanına kurmayın.
    kışın günler kısa, geceler uzun olur. benim yöntemimle eğer yakınlarınızda tavşan yuvaları varsa günde 2-3 tane tavşan avlayabilirsiniz. bu da yeterli sayılır. zaten belli bir yiyecek stoğunuz da olmalı kışa girerken. yok ben bufalo öldürcem diyosanız sizin seçiminiz. soğuktan götü dondurmayın da ne yaparsanız yapın :) bu arada göt demişken aklıma geldi. donmamak için elinize meşale de alabilirsiniz. meşale de donmayı geciktirir.

    arkadaşlar son olarak dediğim gibi oyunun amacı maxwell's door'u bulmak. ilk kışı atlattıktan sonra bir tane divining rod yapın. divining rod thing'leri ve maxwell's door'u bulmaya yarıyor. artık kıştan sonra kapıyı aramaya koyulun. çünkü 100. günde deerclops geliyormuş(daha görmek kısmet olmadı). o da sıkıntı yani. divining rod'u elinize alıp dolaşmaya başlayın yaklaştığınızda zaten sinyal seviyesi yüksek falan diyor. ona göre bulursunuz kapıyı.

    maxwell's door'dan geçtikten sonra oyuna sıfırdan başladığınız için yazının başına dönmenizi tavsiye ederim :)

    aklıma geldikçe yazıyı editliyorum. o yüzden arada bir bakın yeni şeyler var mı diye :) yanlışımız olduysa affola. özelden yazın düzeltirim. saygılar :)

    edit: bağzı şeyler
    yıllar sonra gelen edit: bufalo öldürmeden de beefalo wool elde edebilirsiniz. ustura ile gece bufalolar uyurken yünlerini kesebilirsiniz. yazıyı 2013’te yazmışım 6 sene olmuş. oyunu hala zaman zaman açıp oynuyorum. güzel oyun vesselam.
  • oyunun sesini kısıp arkaplanda teknoseyir haftalık gündem değerlendirmesini dinlerken yaklaşan kurtları duymamam sonucu 50. günde daha fazla yazamayacağım gözlerim doluyor...
  • butterfly' dan butter elde ettiğimiz, olması gerektiği gibi, oyun gibi oyun.
  • oyunun verdiği lezzeti, estetiğini, survival tarzının envai çeşit hoşluklarını bir kenara bırakırsak,

    tam bir küfür bakış açısıyla yapılmış bir oyun. oyuna göre:

    doğa açık bir düşmandır, onu ehlileştirmemiz ve üzerinde hakimiyet kurmamız gerekir. kuşları kafese sokmamız, ormanları kesmemiz veya yakıp kömüre çevirmemiz, kendi düzenli kontrollü ormanımızı oluşturmamız, yabani çilekleri kampımızın etrafına taşımamız, bilim makinesi yapmamız, simya ile uğraşmamız gerekir. makineler dostumuz, doğa düşmanımızdır. kendimizden başka düşünmemiz gereken hiçbir şey yoktur. tek derdimiz hayatta kalmaktır ve hayatta kalmak için yaptığımız her şey ahlakidir. dostumuz olduğunu sanan masum yaratıklara ihanet edebilir, her şeyi çıkarımız doğrultusunda manipüle edebiliriz. masum canlıları öldürmenin, doğanın ahengini bozmanın yaptırımı ancak maddidir (krampus, treeguard vs) ve bu cezalandırıcıları da öldürmek gerekli güce sahip isek tabii ki mümkündür.

    karanlıktan korkmamız gerekir. kötülük çok güçlüdür ve biz ancak onun basit bir oyuncağı gibiyizdir.

    çevreyle tek ilişkimiz çıkar ilişkisidir ve kutsal hiçbir şey yoktur. mezarları kazıp yağmalamanın cezası ancak yüzde on ihtimalle karşımıza çıkacak (maddi) bir hayalet olabilir ve yeteri kadar güçlüysek onu da öldürebiliriz.

    çiçeklerin sadece yanından geçmek, kelebekleri seyretmek psikolojimizi düzeltmez, ancak çiçekleri koparıp onlara sahip olarak akli dengemizi koruyabiliriz.

    hayatta kalmak için güçlü olmak gerekir ve güç teknolojidir. hayatta kalmak iyidir, dolayısıyla teknoloji iyidir. teknoloji (veya büyü) o kadar iyidir ki yeterince bilgi (ve tabii ki kaynak) ile ölümü bile öldürebilir (meat effigy), böylece anlam yoksunu bir dünyaya kazık çakabiliriz.

    ve en önemlisi ateş iyidir. ateş dosttur. her şeyi berbat edebilme potansiyeline rağmen mecburi arkadaşımızdır. ateş (teknoloji) özünde kötü değildir, yeter ki kontrol altında tutmayı bilelim.

    oyundan çıkan mesajlardan bazıları bunlar.
  • meat effigy ya da amulet kullanılmadan 100 günü aşan oyunlarınızda dikkat edin. zira öher ölüm erken ölümdür ama bu oyunda öyle saçma şekillerde ölebiliyorsunuz ki bi yerden son ehh eytere bea diyip kaçmanız olası oluyor. patlayıp bütün kampını yakan köpek mi dersin, mouse un tışı takıldığı için saldramadığın kuşun gagalaması mı dersin gece tam olmadan iki saman daha toplayayım derken kampın yerini kaybedip karanlıkta tek vuruşta ölmek mi dersin. hepsini yaşadam ki sonuncusu da tamamen mallığımdan monster meat yiyip tüm health imi siktiğimden ötürü gerçekleşti. meyse klavye kullanımını keşfedip treeguard'ı falan öldürebiliyorum artık. o da bir gelişme sayılır.

    en fantastiği de 180 küsür gün sonunda böyle mis gibi kamp alanı yaypıp bütün kampa domuzevleri kurduktan sonra gerçekleşti. hani oyunda mümkün her şeyi yaptım. çok tavşan kestim diye gelen mahlukatı da öldürmek dahil her boku yedim.

    sonra dedim ki kendime bi spiderhat yapayım da gidip örümceklerle kanka olayım. hocu tam yaptım şapkayı o esnada ekrana da tam bakmıyorum menüye bakıyorm işte şu gerek bu gerek craft falan derken bi sigara yakayım dedim sigarayı yaktım bi baktım mütaahitliğini yaptıığım domuzlar tarafından yumruk manyağı edilmişim. yani neymiş şapkayı domuzun yanında takmayacaksın.

    ha sonra gene başlıyosun ora ayrı.

    bi de son update de yiyeceklerin çürümesi gibi bi olay getirmişler hiç yakıştıramadım. stokçu toplumuz. kültürümüzde yeri yok.
  • 20. günü aşıp hala daha krallar gibi devam ettiğim survival oyunu.

    acayip bağımlılık yapıyor. güzel bir kamp bölgesi hazırlayıp her gece bi uyku tulumunu hazır ederseniz gayet rahat oynayabiliyorsunuz. gece saldırıları olacağı zaman zaten uyutmuyor karakter. o zaman da çıkarıyorsun mızrağını takıyorsun zırhını ve şapkanı sonra da beklemeye geçiyorsun. geleni sikiyorsun gideni sikiyorsun.

    yalnız haritadan haritaya bi ağaç sendromu var aga. ağaçları sikertip hiç yeni ağaç ekmezsen sonunda çılgın yaşlı ağaç amına koyabiliyor o yüzden kestiğin her ağaca iki ağaç dik.

    chest, science machine ve kalıcı kamp ateşini yan yana kur aralara bi sürü ağaç koy ki düşman geldiğinde takılsın.

    herkese öneririm. zira çok çılgın bir oyun.
  • kendi tecrübelerime ve okuduğum yorumlara bakarak söyleyebilirim ki bu oyunda gerçekleşen ölmenin başlıca sebebi oyunun zorluğu falan değil, gereksiz yere aksiyona girip risk almaktır.

    mesela geçen gün başıma gelen birşeyi anlatayım. base'de takılıyorum. crock pot, drying rack, buzdolabı, kuş kafesi vs. aklınıza gelebilecek herşeyi yaptım base'e. elliye yakın drying rack, bir o kadar da crock pot var base'de. kurtlardan ve örümceklerden paso monster meal geliyor, onları asıp kurutuyorum falan monster jerky oluyor. sonra o monster jerky'lerin bir kısmını kuşa veriyorum, kuş da yumurta veriyor, sonra bunlarla pierogi, bacon and eggs, arada berry ve tarlada yetişen sebzeleri toplayıp meatballs yapıyorum vs. işte oyun böyle rutin bir döngü içerisinde ilerliyor.

    ya arkadaş, risk dedim ya. bir gece baktım kış ayındayım, penguenler tam base'in yanında. youtube'da geceleri penguenlerin yumurtalarının çalınma şeklini izlemiştim. tam penguenler uyurken hemen meşale ile yanlarına gittim. itekleyip yumurtasını alayım derken bir baktım önce teki sonra hepsi birden ayaklandı. zaten tam ortalarındayım. hepsi aynı anda saldırınca tek hamleyle oracıkta öldüm. saldırganlaştıkları için chester'ı da oracıkta harcadılar tabii.

    oyunda böyle şeyler yaparsanız, mesela gidip durduk yere örümceklere, beefalo'lara takışırsanız, üstelik bunu savunmasız yapmaya kalkarsanız ölmeniz kaçınılmazdır. ki ben monster meal, monster jerky, kuş ve yumurta besin sistemini oturtmuşken gidip penguen yumurtası çalmayı denedim ve bu yüzden öldüm. yani istesem bir yığın yumurta yapabilirim. yoksa 200 küsür gün o ana kadar hiç ölmemiştim.

    bir de ek olaraktan oyunla alakalı ipuçlarımı paylaşayım.

    1. football helmet ve log suit ikilisini(silaha da siz karar verin, ben genelde yapımı kolay olduğu için spear ile saldırıyorum, tentacle spike ve ham bat daha etkili fakat yapımı ve bulması meşakatli) devamlı olarak envanterinizde bulundurursanız, herhangi bir şeye saldırıp anında ölmeniz çok çok zor. hatta ben bazen garanti olsun diye envanterde ikişer adet log suit ve football helmet bulunduruyorum ki, bunlardan biri parçalanırsa otomatik olarak değiştiriyor.

    2. kurt dişleri tooth trap ve dikiş seti yapımı dışında hiçbir şeyde kullanılmıyor. o yüzden bol bol tooth trap yapın. 200'e yakın tooth trap yaparsanız hiçbir şekilde kurt saldırısından ölmezsiniz. aslında bu tuzakların bir kısmını hız kazanabileceğiniz yol zeminine yaparsanız, deerclops geldiğinde onu bu yol üstünde turlatarak öldürebilirsiniz. dikiş seti için zaten 2 diş gerektiğinden, envanterinize devamlı 4-6 diş ayırıp geri kalan dişlerle tuzak yapın.

    3. mutlaka ana base'inizden bir kıta uzaklıkta hayalet bir base kurun ve kışın deerclops için gün sayacına bakmayı unutmayın. baktınız kışın bir 15 gün geçti, bundan sonrasında ana base'de takılın ve dolaşmayın. deerclops'un hırıltısını duyduğunuz anda da hayalet base'e doğru topuklayın. geldiğinde ekranın bir tarafından geldiği için ve direkt olarak base'e daldığı için bırakın boş base'e saldırsın. ana base'inizi yıkmasına böyle engel olabilirsiniz.

    4. geceleri illa çalı çırpı yakıp israf etmenize gerek yok. yaz aylarında günlük gezinirken yerden bulduğunuz ve işinize yaramayan 4-5 rot ile gece karanlığını alt edebilirsiniz.

    5. oyunda riskten uzak durun. mesela chester'da veya envanterinizde her ihtimale karşı meşale bulunsun. ki geceleri ani kurt saldırıları sırasında o hengamede meşale yapmakla uğraşmayın. gerçi iyi bir oyuncuysanız ve sayaca bakıp gün sayıyorsanız hazırlıksız yakalanma ihtimaliniz zaten yok.

    6. örümceklere saldırmanız icap ettiğinde(silk ya da monster meal lazımsa) football helmet ve log suit ile vur kaç yaparak saldırın. eğer yeterince iyiyseniz hit almadan bile kurtulabilirsiniz.

    7. oyundaki en etkili savunma ünitelerinden football helmet'in yapımı gerekli olan domuz kuyruğu, elde etmesi biraz zor bir nesne. ya touch stone'ların etrafındaki domuz kafalarını hammer ile parçalayacaksınız, ya yeteri kadar örümcek yuvası yıktıktan sonra elde ettiğiniz örümcek yumurtalarını, pig king'in etrafındaki domuz evlerinin yanına ekip doğal seleksiyon yapacaksınız, ya da yakınlarınıza domuz evi kurup(hali hazırda yakınınızda olan domuz evleri de olur tabii) buradaki domuzlara birkaç monster meal vereceksiniz ve werepig olmalarını sağlayacaksınız. domuz kuyruğu normal pembe domuzlardan da düşüyor ama garanti değil. domuza 2-3 et verip werepig olmasını sağlarsanız, onu öldürüp domuz kuyruğu elde etme şansınız %100 oluyor. maalesef bu oran normal domuzda random. yani normaline saldırıp öldürürseniz düşmeyebilir. tabii werepig daha saldırgan olduğu için gene log suit'siz bu işlemi yapmayın.

    8. oyunda hiç ihtiyacınız olmasa bile açılmamış, kilitli nesneleri açarsanız experience puanınız artacaktır. bu sayede oldu ki öldünüz, meat effigy touch stone vs. tekrar dirilme şansınız yok ve oyun bitti diyelim. daha çok keşif yapmanız sebebiyle experience puanınız artacağından, oyun bitiminde daha çok karakter açılır.

    9. eğer wilson ile oynamıyorsanız ve meat effigy yapmak istiyorsanız, sanity'i(akıl sağlığını) düşürmelisiniz ve tavşanların(mağaradaki iri tavşanlar değil, yeryüzünde yerde gezinen küçük tavşanlar) siyaha dönüşmesini sağlamalısınız. siyaha dönüşen tavşanları trap ile yakalarsanız ve öldürürseniz, bunlardan sakal(beard) gelecektir. böylece wilson ile oynamasanız bile meat effigy yapabilirsiniz.

    10. walrus'lar bu oyundaki en kilit canlılardan. bunun bir değil birkaç sebebi var. bu maddeyi paragraflar halinde yazacağım.

    bu sebeplerden birincisi, taşıdığı ve her öldürüldüğünde düşmeyen yani random olarak düşen walrus tusk. walrus tusk'in önemine gelecek olursak, walrus tusk ile walking cane yapılıyor. walking cane elinizdeyken, normalinden daha hızlı koşabiliyorsunuz. hele ki bir de sırt çantası falan taşımıyorsanız, yolları kullanarak anında kendinizi haritanın bir ucunda bulabilirsiniz. öyle bir hız kazandırıyor. ayrıca atıyorum kurt saldırdığında ya da eve ulaşmanız gerekiyorsa, hız kazandırdığı için avantaj sağlıyor. ek olaraktan silah olarak da kullanabilirsiniz. spear yapamıyorsanız ve silahsızsanız çok iyi bir alternatif. çünkü walking cane, diğer silahlar ya da balta, kürek vb. eşyalar gibi yüzdeye sahip değil, yüzdesi yok. yani spear gibi devamlı olarak yenisini yapmanıza gerek kalmıyor. ayrıca saldırdığınızda verdiği hasar o kadar kötü değil.

    sebeplerden ikincisi, walrus öldürdüğünüzde gene random olarak düşen walrus şapkası, tam o'shanter. bu şapka, kışın sıcak tutmasının yanında ek olaraktan akıl sağlığınızı arttırıyor. atıyorum örümceklere daldınız, mezar kazdınız, nightmare soul yapabilmek için yerden dark flower topladınız vs. başka bir nedenden ötürü akıl sağlığınız düştü diyelim. bu şapkayı takarak anında akıl sağlığınızı arttırabilirsiniz. hatta geceleri bile arttırıyor. düşünün, soğuğa karşı etkili olmasının yanında akıl sağlığına da bu denli etki ediyor. bu nedenle bence oyundaki en önemli nesnelerden biri. bunu elde ederseniz akıl sağlığı için ne çadıra, ne çiçek toplamaya ne de akıl sağlığını arttıran yemeklere ihtiyaç duyarsınız.

    sebeplerden üçüncü ve sonuncusu, walrus'ların peşinde gezen iki beyaz kurt. öldürüldüklerinde bu kurtlardan toplamda 4 diş düşüyor. ve maksimum 2. ya da 3. gün tekrar geliyorlar. tooth trap sayınızı bu şekilde arttırabilirsiniz.

    walrus konusunda en önemli şey, haritadaki konumları. eğer oyun ilk açıldığında konumları tallbird ya da beefalo'lara yakınsa şanslısınız demektir. çünkü devamlı takışacakları için kılınızı bile kıpırdatmadan walrus tusk(dolayısıyla walking cane), tam o'shanter, kurt dişi ve blue gem elde edebilirsiniz. peki walrus camp'in yakınında tallbird vs. yoksa ne yapılmalı? o zaman siz de yakınlarına domuz evi, tavşan evi, örümcek yuvası vs. dikebilirsiniz. onlar gene takışacaklardır fakat etleri yiyeceklerdir. bilginiz olsun.

    11. touch stone'ların yanına sandık kurup, içine envanterinizdeki fazla kışlık giysileri dizerseniz, kışın öldüğünüzde ve bu noktalarda tekrardan doğduğunuzda bocalamazsınız. kışın öldüğünüzde ve touch stone'dan dirildiğinizde, sıfır envanter ile aniden donmaya başlarsınız. dolayısıyla yeni bir ölüm(hele ki base, touch stone'dan uzaktaysa) kaçınılmaz olur. sandığa kışlık şapka, mont, elinizde fazla varsa tam o'shanter ve walking cane koyarsanız soğuğa ve base'e olan mesafeye karşı işiniz kolaylaşır. aynı şekilde touch stone'un yanına fire pit kurup sandığa yakacak da koyarsanız gene işiniz kolaylaşır. aslında bana sorarsanız en mantıklısı aynı sandığı, içeriğini ve teşkilatı, base'e kurduğunuz meat effigy'nin yanına kurmak. touch stone mouch stone soğuk vs. boşuna uğraşmamış olursunuz.

    12. berry'leri söküp topluca ekmek mantıklı olabilir. fakat bunu gündüzleri haritanın pek uğramadığınız bir yerine yapmalısınız. yoksa atıyorum 15 20 tane diktiniz ve gübrelediniz diyelim, yanından falan geçerken oldu ya, bir hindi çıkarsa bütün hepsini yiyebilir. akşam oldu mu sıkıntı yok çünkü akşam olunca tavşan, hindi, kurbağa bütün küçük canlılar saklanıyorlar. ama dediğim gibi, gündüzleri uğramadığınız bir yere dikin.

    şimdilik aklıma gelen ipuçları bunlar. bunları uygularsanız uzunca bir süre ölmezsiniz.
  • bir beetlejuice, bir tim burton filmi havasinda geçen pek tatlı oyun.
    minecrafttan gözü korkup (ya da vakti olmayıp) yine de survival tadından vazgeçmek istemeyenler için birebir.

    meraklısı buyursun
  • 3. gün açlıktan öldüm. tıpkımın aynısı. yemek bulamıyorum, yapamıyorum. biri yapsa da yesek diye bekliyorum...

    altınlar, elmaslar nafile... açım la ben...
  • oyunun survival hissiyatı üzerine yoğunlaştığını, doğa ve yaşamla ilgili yapılabilecek savları oyuncunun kendisine bıraktığını düşünüyorum. gün içinde sevgilinize dalından koparılmış bir çiçeği almanızdan farklı değil oyundaki çiçek toplamak. ikiside onu öldürüyor. ayrıca oyun doğayla ilgili herşeyi size yeniden yetiştirebilmek için şans veriyor. zararsız mobları kesip kesmemek sizin elinizde. oyunun illa masumları öldür diye bir tasarrufu yok. aynı şekilde sizin gibi yayılmacı politika izleyen örümceklerle uğraşıp uğraşmamakta öyle. oyun size insanı olduğu gibi veriyor. karanlıktan korkan, kendini savunmak isteyen, hayatta kalma içgüdüsüyle mezar bile kazabilecek olan, hayatını kolaylaştırabilmek için teknolojiye, ehlileştirmeye ihtiyaç duyan. bu vahşi doğada nasıl hareket etmek istediğiniz size kalmış. sırf bu gibi şeyler üzerine düşündürdüğü için bile güzel oyun.
hesabın var mı? giriş yap