• son dönemlerde dikkatimi epey çeken durum. aynı minvalde başlıklar kabak tadi verdi açıkçası.

    yok efendim “düğün istemeyen kız bulamayan erkek“ , “düğün isteyen kızların kezban olması“ ...vs vs epey uzun başlık listeleri

    birader bir kız neden düğün istemesin? hatta bir erkek. sunulan tek argüman “ o paraya tatile gideriz yheaa” vay amk argümana gel, sebebe gel, mantığa gel... bunu söyleyenin cebinde de ayfon vardır haa

    ömrün boyunca tatile gidebilirsin zaten. her sene git tutan mı var. hayatında bir kez yaşadığın evlilik hadisesini kutlamıyorsan, sevdiklerinle paylaşmak istemiyorsan ve en önemlisi “ gelinlik denen muhteşem güzellikte ve kutsal giysiyi hayatında bir kez giyme şansı olan kadın kişisine çok görüyorsan zaten siktir git evlenme amk.

    abi gelin kız diye bir kavram var. üstüne şiirler yazışmış, şarkılar türküler söylenmiş. bunu diğer sikimsonik geleneklerle bir tutamazsın.

    kızlar umarım bu ‘düğün yapmama’ aldatmacasına kanıp ömür boyu içlerinde ukte kalacak bir eylemden mahrum kalmaz. erkekler de sevdiklerini gelinlik içinde görme şansına ulaşır.

    o göbek atılacak.

    ayrıca nikah denen 2 dakikalık eylemde gelinlik giysen ne olur. bir de düğünün şekli önemli değil paranız yoksa sokak düğünü yapın amk.

    aynen atılacak!

    şart edit: aşağıda yazan kafası karışık arkadaşlar tam algılayamamış. hayatında bir kez gördüğün akrabaların olmadığı, tanımadığın kişilerin davet edilmediği düğünler de yapılabiliyor. teknik olarak mümkün yani. üstelik işin ilginç tarafı bu tamamen size kalmış. şaşırdınız değil mi!
  • (bkz: gelinlerin tatlı telaşı)

    edit: bugün düğünü savunanlar, geçmişte başlık parasını da savunuyordu.aynı zihniyet.
  • başlık sahibi düğüncü sikerten esnaftan anlaşılan. boş harcama yapmak istemiyor insanlar bu kadar basit. kaldı ki düğün ortamlarının samimiyet dozu da ortada. zaten zaruri ihtiyaçları karşılamakta zorlanıyor insanlar. mobilya, beyaz eşya derken para yetmiyor. uzun seneler boyunca borçlu yaşamaktansa düğün yapmamayı tercih ediyor hepsi bu. zaten meraklısı kredi çekiyor, borçlanıyor ve bir şekilde yapıyor. ama bu gözler pişman olan nicelerini de gördü. parası olan yapsın. meraklısı da yapsın. ama işte gençler uyandı artık. boş beleş masraf yapmak istemiyor insanlar ki bu da son derece anlaşılabilir.
  • çok doğru akımdır. hayatı yaşamayı bilmeyenlerin asla anlayamayacağı istektir.

    düğün istemiyorum çünkü hayatımın en güzel anlarını tanımadığım yüzlerce insanla değil en sevdiğim insanlarla kutlamak istiyorum

    düğün istemiyorum çünkü bizim gibi haset içinde yaşayan bir topluluğun fertlerinin gelip, erkek tarafı da bu salonu mu tutabilmiş, pasta da kötü damat geline yakışmamış dedikodularını yapmaları için araba parası harcamak istemiyorum

    düğün istemiyorum çünkü zaten ailesinden fert olacağım kişilerin kerizi söğüşleyeyim mantığıyla yok kapı açılmıyor yok sandık çıkmıyor vs deyip damadı kullanmasını istemiyorum.

    düğün istemiyorum çünkü her şeyin gelen kişilerin gözünden kusursuz olması için en güzel günümde şu gün bitse de kurtulsak gerginliğini yaşamak istemiyorum.

    düğün istemiyorum çünkü o gün sağılmayı bekleyen damızlık aptal muamelesi görmek istemiyorum. hiç bir onuru olmayan esnafın oyuncağı olmak istemiyorum. parasını ödediğim salondaki tipin bıçak kesmiyor, yok kulağa zurna dayama daha fazla daha fazla para ver gibi çiğlikleri yaşamak istemiyorum.

    düğün istemiyorum çünkü tanımadığım insanla asla içki masasına oturmayan biri olarak tanımadığım insanlara sınırsız içki verip en güzel gecemi mahvetmemeleri için dua etmek istemiyorum.

    ben en yakın arkadaşlarımla gerçekten değer verdiğim ailemle, yakın gördüğüm akrabalarımla nikahtan sonra güzel bir yerde yemek, içmek eğlenmek istiyorum. kasıntı gerginlik istemiyorum. istediğim şey hayatımın en güzel anlarından birinin istediğim gibi olması.
  • akım değil, yıllar boyu baskılanmış davranıştır.

    yıllarca "alelame ayıp olmasın" diye yapılan düğün denilen şeyin bir saçmalıktan ibaret olduğunu anladık sadece.

    yılda 1 kere gördüğün akrabanın meyve suyu içip halay çekmesi için on binlerce lira harcamak ne zamandan beri mantıklı bir hareket olduysa...
  • düğün istemeyen insanlar övülmesi gereken bir şey değildir aynı şekilde isteyen insan da yerilecek insan değildir. bu tam olarak zihniyet meselesidir aslında. yani bir insan bunu istiyorsa ama diğer taraf istemiyorsa işte orada ciddi bir sorun var demektir. çünkü zihniyeti farklı iki insan bir araya gelmiş demektir ve bu derece farklı iki insanın ilişkisinin pek de devamı yoktur.

    aslında ben kadınlardan çok erkeklerin düğün istediğini düşünüyorum. şunu kabul etmek gerekiyor ki erkek anneleri çok daha farklı şekilde çocuklarına yaklaşıyorlar. erkek annesi oğlunun en mükemmel olduğunu düşündüğü gibi en mükemmel şeye sahip olmasını da istiyor. açıkçası kadınları kezban diye suçlamadan önce, tüm kadınlar düğün için yaşıyor demeden önce insanın kendine de bakması gerekiyor. ne de olsa halay başı olmak isteyen erkek halay başı olmak isteyen kızı bulacaktır. herkes zihniyetine göre insanları hayatına alır. eğer hayatınızdaki tüm kadınlar düğün istiyorsa biraz kendinize bakmanızda da fayda var.
  • gelinlikle ilgili söylenenlerin aşırı güldürdüğü başlık.

    not : götümle.
  • madem kız mahrum kalmak istemiyor annesi babası karşılasın düğünün bütün masraflarını. oğlan tarafından bir kuruş çıkmaması şartıyla kabulümdür itiraz etmem düğüne. benim de düğün bekleyen eğlenmek isteyen dostlarım var, düğününe gidip altın taktığım dostlarım var.
  • düğün istememek övünülecek bir şey değil ama düğün istemeyeni yermek de mantıklı değil. isteyen düğün yapar, isteyen nikahı basar geçer.

    bence en sinir bozucu olan türk erkeğinin bütün kadınları düğün için yaşıyor sanmaları. nasıl bir çevreleri varsa artık. buna laf söyleyin, düğün istemeyenleri eleştirmek yerine. geçiniz bu her kadın gelinlik giymek ister yok türk kızının en büyük motivasyonudur vs. ayaklarını. etrafım düğün istemeyen kadınlarla dolu.

    düğün bence de saçmalık ve gereksiz. hatta sevgilimle şu salgın günlerinde bahane ile gidip kimsesizce, dert tasa olmadan nikahı bassak mı diye düşünüyoruz. salgın geçince sevdiğimiz az sayıda insanla (gereksiz akraba topluluğu vs. olmadan) ufak bir kutlama yaparız gerekirse. paylaşırız mutluluğumuzu, saçma sapan adetler olmadan.

    mantıklı sebebi yok denilmiş bir de düğün istememenin. bana kalırsa da düğün istemenin mantıklı bir sebebi yok? ne yapayım peki, düğün isteyen herkesi boş beleş yerin dibine mi sokayım? bi bıkmadınız kendi doğrularınızı dayatmaktan.
hesabın var mı? giriş yap