• düğün yapmayarak çözülebilecek sorun.

    kadınlar, kadınların anneleri ve erkeklerin annelerinin bu masrafa değmeyeceğini anladıkları gün bayram ilan edilsin.

    edit: düğün yaparken veya yapmazken bir çocuğa el uzatmak için bir imza atar mısınız (bkz: 3 yasindaki deniz'in akciger nakli icin yardim)
  • dun aksam itibariyle tanik oldugum durum. arkadasim bu ekim ayinda evlenmeyi planliyor. soz nisan isleri halledildi. o kisimlardaki masraflardan bahsetmiyorum bile. bildigimiz soz nisan bohcalari falan hazirlandi. arkadas da yurtdisinda calisiyor, bu isler icin turkiyeye gidip geliyor yani, hani is cikisi gidip yapayim ya da hadi bu haftasonunu da bu ise ayiralim gibi bir durum yok. harcadigi enerji/zaman/paranin haddi hesabi yok.

    neyse dugune gelelim. gelinin de damadin da ailesi avrupa yakasinda yasiyorlar, o yuzden dugunu her ikisinin de evlerine yakin bir yerlerden olsun diye dusunmusler (sariyer civarlari). dun aksam arkadasimin dert yandigi fiyatlari soyluyorum, 20000 tl ve civari. dedim manyak misin bu parayi oraya yatirmayi dusunmuyorsun herhalde? adam diyor ki istemiyorum ama piyasa bu, napicam bilmiyorum. daha dusuk olan yerlere bakiyoruz, bodrum kati gibi, basik, nefes alinmayacak dugun salonlari. 20000 tl arkadaslar. 20000 tl. bu para benim emekli babamin yillik gelirinden fazla. bu insanlar nasil bu fiyatlari istiyor, daha da onemlisi bu fiyatlari odeyen aileler nasil bir yasam tarzina sahip, bilemiyorum. ama 20000 tl sadece dugun icin bana gore cok fazla, bu piyasanin bir sekilde durdurulmasi lazim. evlenmek, dugun yapmak isteyenlerin allah yardimcisi olsun, buyuk soygun var bu piyasada.
  • konuyu okuyunca bir ah da ben çektim tabi doğal olarak. mesafeler uzak olduğundan 2 düğün yapıyoruz, gerçi diğer taraftaki düğünde tüm masrafları ve ev eşyaların yarısını kız tarafı karşılıyor sağolsun. ama sadece ev eşyaları, hiç de lüks eşyalar almamış olmamıza ragmen 40.000 tl üzerinde tuttu. gelinliğiydi, balayıydı, düğün salonuydu, düğün yemeğiydi, bileziğiydi derken sadece bizim payımıza düşen 60.000 tl üzerinde oldu. birikimimin hepsi gitti, ailecek ciddi borç altına girdik. şimdi kara kara düşünüyorum. ben de bu sürece girene kadar bundan bahsedenlere hep atıp tutardım ne gereği var düğüne şuna buna vs. diye. hiç de öyle olmuyor, süreç kontrolünüzde ilerlemiyor. kaç kez kendi ailemle bile tartıştım. düğün size değil, ailelere aitmiş bunu öğrendim. herkes sizin kadar marjinal ailelere sahip değil maalesef(!) kısacası kıyıda köşede 50.000 tl ve üzeri paranız yoksa bu işe kalkışmayın, üzülürsünüz.
  • malesef buz gibi bir gerçektir.
    biz yapmak istemesek dahi ''aile'' mutlaka düğün istiyor. sebebi ise trajikomik...
    ''bugüne kadar millete taktığımız takıları toplama vakti''

    hayır düğün olmayacak diyorum tamam düğün yapmayacakmış gibi hesaplayayım ama bu sefer de az buz değil ortaya çıkan rakam. 1 gün giyilecek o paçavralara dünya kadar para, 1 gün için yapılacak gelin saçı makyajı ve gelinin bilumum kız yakınlarına saçılacak kuaför parası, şehir dışından gelenlere gösterilmesi gereken ilgi alaka (kalacak yer yemek içmek zart zurt) fotoğrafçılar ayrı yemiş kafayı uçuk fiyatlar çekiyorlar, davetiyesi nikah şekeri derken nikahta takılacak takılarla ancak amorti ediyorsun. 1 gün ya sadece 24 saat içerisinde saçtığın paraya bak...
    ''yorgunluğu çıkarken anlaşılıyor ne kadar gereksiz bir şey olduğu'' demişti bir yakınım evlendiğinde. bu saçma 1 gün için dünya kadar para saçıyor masraf yapıyorsun yoruluyorsun ve yine muhtemelen kimseyi de memnun edememiş oluyorsun.

    ev kurması falan ayrı hesaplanabilir o başka bir dünya ama 1 gün için harcanan paraya gerçekten yazık.

    ne arabın yüzü ne şam'ın şekeri diyerek kendi aranda yapacağın toplasan yarım saatlik bir imza süreciyle halledebileceğin bir olay aslında. akraba bilmem ne de gelmesin takmasın da istemez.
  • bu işin erkek için en can yakan tarafı süslemeye verilen paradır... çok net.

    bu işlerden hiç anlamadığımız, çocukluğumuzdan beri düğün hayelleri kurmadığımız, beyaz atlı prenses hayal etmediğimiz, evde estetiğe değil pratikliğe önem verdiğimiz bir fikriyatımız var bizim.

    kadın kısmısı öyle değil, sen sokakta top oynarken o abla evcilik oynuyor, sen sokakta kavga ederken, o evde sindy barbi bebek giydiriyor, sen arkadaşlarınla sokakta çekirdek çitlerken, o evde plastik boş tabak çanaklarda sanki bir şeyler varmış gibi anasına babasına arkadaşına ikram ediyor, çay saati yapıyor.

    şimdi tabi ki bu ablalar senden daha iyi bilecek ev eşyasını, düğün süslemesini...

    ha bi de şu var, sen ben bilmeyiz ama bu ablalarımıza, annesinin eşi, dostu akrabası komşusu da fikir veriyor. arçelikten beyaz eşyayı, kızın anasının komşusunun yeni evlenmiş olan amca çocuğu, 12.000 liraya alıyosa ve sen 8.000'e aldıysan, "haaa demek ki damat bey cimri biraz, iyilerini almamış" oluyor. kızın annesi üzülüyor, kıza söylüyor, kızda geliyor sana söylüyor ve hooooop al sana yeni bir kavga konusu...

    şimdi hiiiiiiç teğet geçti demeyin sözlük kızları. yemezler.

    yer yüzünde 3.5 milyar kadın varsa 3.49'u böyledir. istisnalar da kaideyi bozmaz.

    hadi hayırlı traşlar.
  • mantıklı insanı hayatınıza alarak çözebileceğiniz sorun.

    evlilik arefesindeyim ve aq gerçekten de her şey çok pahalı. fakat sevgilimle "gerek var mı?" sihirli sorusunu sorup her şeyden sıyrılıyoruz.

    -düğün yemekli olsun.
    -milletin karnını doyurmaya gerek var mı?

    -daha büyük bir eve çıkın.
    -iki kişiyiz, gerek var mı?

    -salona bir de konsol alın.
    -her yer dolap dolu, gerek var mı?

    -gelinlik için ne kadar bütçe ayırdınız?
    -kiralicaz, almaya gerek var mı?

    -e eşeğin siki.
    -gerek var mı?

    iki anneyi de hayatlarından bezdirmiş olabiliriz ama hayatımıza bir dünya borçla başlamıyoruz. evlilik arefesindeki harcamaların inanın evlilikle bir ilgisi yok. kimsenin gönlünü yapmaya çalışamdan harcamaları asgaride tutmak en güzeli.
  • lisanstan bir sınıf arkadaşım, kendisi boşnak, son sene bir boşnak kızıyla tanışıp evlenmeye niyetlendi. ben de samimiyetimize binaen gayri ihtiyari sordum "yahu brate çok masrfalı değil mi? öğrenci adamsın nasıl karşılayacaksın düğünüdür eşyasıdır vs" diye. çok ilginç birşey söyledi; "brate evlilik sizinkilerle sizin geleneklerle zorlaştı. yoksa inanamayacağın kadar basit birşey."

    yine boşnak olan bir ortak arkadaşımızın adanalı bir ailenin kızıyla evlilik serüvenini anlattı. evlenme aşamasına gelince türk tarafı çeyizidir ev dizmesidir nişanı bohçası boku püsürü derken çocuğu çileden çıkarmışlar. en nihayetinde evlilikleri çok uzun sürmedi zira talepler evlendikten sonra da artarak devam etti. lisanstan arkadaşım ise şunu söyledi:
    "yahu aileleri anlamıyorum, bir sürü borcun altına sokuyor çocukları, evlendikten sonra hem kendi kızı/oğlu hem de gelini/damadı köpek gibi çalışıp borç ödüyorlar. eşyanın en en en pahalısı en güzelini aldırıyorlar. yahu bir evlensinler allah nasip eder diğerlerini, yavaş yavaş alırlar ne bu böyle soyguncu gibi"

    bu denli doğru analizleri bu kulaklar evlilik konusunda çok nadir duydu değerli ekşi sözlük ahalisi. şimdi bu arkadaşımın son derece mutlu bir evliliği var ve eşi ikinci bebeklerine hamile. allah analı babalı büyütsün.
  • (bkz: bu yüzden düğün yapmadım)

    düğün kısmını hiç anlamamışımdır zaten.

    pist üzerinde çocuklar koşuştursun diye neden bu kadar masrafa girilir ? ilginç.
  • boşanma masraflarının yanında devede kulak kalacak olan masraflardır.
    özellikle beyler 6284 sayılı kanunu okumadan bir eyleme girişiminde bulunmasın.
  • düğün masrafı yüzünden evlilikten soğumak, evlilik kavramı yüzünden ilişkilerden soğumak, ilişkiler yüzünden karşı cinsten soğumak diye devam edebilecek süreç. elbet bi şeylerden soğuyacaksınız. uğraşmayın işte boşuna, en güzeli yalnızlık.
hesabın var mı? giriş yap