• tum dunyada engellilerin. sorunlarini dile getirdigi, turkiyedeki 6.5 milyon engelli insanin hatirlandigi gun. (bkz: 3 aralik)
  • sanki dünya'nın bir parçası değilmişçesine kendi halinde takılan türkiye'nin pek iplemediği bir gündür.

    şöyle ki, basından edinilen bilgilere göre;
    3 aralık 2005 dünya engelliler (özürlü kelimesini reddetmekteyim.) günü'nde, ''engellilerin sorunlarına dikkat çekmek için türkiye genelinde bir dizi etkinlik düzenlendi. engelliler, hemen her yerde karşılarına çıkan engeller nedeniyle pek çok etkinliğe katılamadı.''

    detaylı haber; http://www.milliyet.com.tr/…/04/guncel/axgun02.html

    nasıl? şaka gibi değil mi?

    devlet bakanı ile birlikte anıtkabir'i ziyaret eden bir grup engellinin, özel yol ya da asansör olmaması nedeniyle merdivenleri arkadaşları ve askerler yardımıyla güç bela çıkmak zorunda kalmaları mı; gaziantep'te geliri engellilere bırakılmak üzere açılan ve üstelik büyükşehir belediyesi'ne ait olan sergi salonu'nda, yine merdiven engeliyle karşılaşıp ikinci kata çıkamayan engellilerin birinci katta öylece kalmaları mı; adana'daki etkinliklere katılan engeller için gösteri düzenleyip oturacak bir sandalye koymayı akıl edemeyen gerizekalı görevliler yüzünden yol kenarına ilişen engelliler mi trajikomik; yoksa ankara'da düzenlenen toplantıda havada uçuşan ''sakata gelmeyelim'', ''kör müsün?'' gibi artık ''düzeysiz'' kelimesinin dahi kifayetsiz kaldığı ilkokul esprileri mi? bilemedim...

    dünya ile ortak kimlik yaratmak için, valentine's day'da her tarafı kalplerle donatıp bir adet kırmızı güle dünyanın parasını veren, dünya öpüşme günü'nde bütün adres defterine ''öpüşme günü kutlu olsun! öpüyorum seni janım. mujjk!'' mailleri gönderen, dünya kadınlar günü'nde birden bire kadın olduğunu hatırlayan angutların da bulunduğu bir ülke burası aynı zamanda, hatırlatırım.

    elbette bu insanlar için, tek bir gün hatırlamak, tek bir gün onlar için üzülmek, bir şeyler yapmak istemek yeterli değil. ama o gün bir şekilde anılacaksa da, bari adabıyla, usuluyle yapılsın yahu! bir sevgilimiz olmadığı için kederlendiğimiz sevgililer günü'nde, bari en sevdiğimiz ya da bizzat kendimiz tekerlekli sandalyede yaşamıyoruz diye o gün, şükredelim.
  • 3 aralık olan gün.
  • doğum günümdür, ilkokulda önemli gün ve haftalar kitabı arkadaşlarımın eline geçip de bunu keşfettiklerinden beri dalga konusu olmaktadır. üzerime yapışmıştır, yıllarca aradım bugün başka bir şey günü mü diye. bulamadım.

    eğer bugünde doğduysanız şu şekildeki doğumgünü mesajlarına hazırlıklı olmalısınız;
    "hep birlikte engellerin kalktığı bir dünyada yaşamak dileğiyle, dünya engelliler günün kutlu olsun sssk heeee unutmadan doğumgünün de."
    (bkz: enteresan doğumgünü mesajları)
  • özürlüler günüdür evet. ortaçağda cadılarla birlikte "lanetli" diye yakılan, hitler tarafından (ki yahudiler değildir safi yok olan) fabrikalara atılıp yok edilen, en son çinde işkencelere maruz kalan "özürlü" insanların 1993 ten bu yana kutladıkları gündür. bu kadar insanlık dışı eyleme maruz kaldıktan sonra "insan" mertebesine yükseltilebildiklerinin (ne acı; insan insana kıyıyor sırf bir yanı eksik diye ve ben o canilere kıyamıyorum görünürde her şeyi/uzvu tam diye) kutlamasını yaparlar. bizim gibi normallerin utanası geçmişlerini gözümüze sokarlar. anlayana!

    yarın ben beş çocuğumla/gencimle belediye başkanını, emniyet müdürünü, garnizon komutanını ziyaret edeceğim. her 23 nisanda normal çocuklara yapıldığı gibi, onar dakikalığına çocuklarımı/gençlerimi mevkii sahibi edeceğim. iyice kafalarına sokmaya çalışmadığımdan, sırf keyiflerinin kahyası olsunlar istediğimden hiç bir şey söylemedim onlara. sadece "banyonuzu yapın, temiz kıyafetlerle gelin" dedim. özellikle de en ağır düzey çocuklarımla gitmeyi istedim. belki "belediye başkanı" olmuşken sadece çukolata isteyecekler, belki sadece gülecekler o koltuğun rahatlığına uyup ama ben seveceğim hep onları, ne derlerse desinler. sadece kelplerini bildiğimden, kimseye kötülük etmediklerinden, gol atıp sevinmek yerine "onlar neden üzüldü" dediklerinden...

    kutlu olsun, dünya özürlüler günü kutlu olsun!
  • yarın uygulamaya girecek (bkz: engelsiz atm) uygulaması gerçekten çok önemli olmasına rağmen yine de geç kalınmış olduğunu düşünüyorum (bkz: yapı kredi bankası) nı da ayrıca bu konuda öncü olduğu ve fark yarattığı için de kutlamak lazım.
    http://www.hurriyet.com.tr/ekonomi/16426388.asp
  • sadece bugüne özel değil, maddi imkanın olduğu her zaman birşeyler yapmak istersen,
    (bkz: #21052301)
  • türkiye'de %12,5 insanın bir gün de olsa akla gelmesini sağlayan gün.
    (bkz: mini mal duyarlılıklar)
    (bkz: mini mal avuntular)

    kaynak: başbakanlık
    http://www.ozida.gov.tr/…stirma/oztemelgosterge.htm

    bkz. eklendi.
  • türkiye'de bu özel günleri hangi kurul ve kimler düzenliyor bilmiyorum. bu yüzden direkt kuruma hitap edemesem de

    ey yetkili;

    dünya engelliler gününün türkiye'de resmi olarak anılmamasını/kutlanmamasını/hatırlanmamasını/düzenlenmemesini -doğru fiili bulamadım- talep ediyorum.
    neden diyeceksin, bak hemen samimi olduk monolog diyologumsu görünüyor. bu talebimin nedeni çok saçma bulmam. saçma tabii, türkiye'nin %12,5'u ile taaşşak mı geçiyorsunuz siz?? istihdam sözlerinizi, engelliler dışarı çıksın diye gözden geçirilecek yollar/kaldırımlar sözlerinizi, ahahah biz ilgileniyoruz hep onların yanındayız ki diyerek yanaktan aldığınız göstermelik kesmelerinizi rulo yapalı çok oldu. bunları geçtim sayın yetkili, biz beklentileri en aşağıda tutup bize verilen ufak şeylerle mutlu olmayı öğrendik. pek sesimizi çıkarmayı da sevmiyoruz, iyi böyle allah başımızdakilerden razı olsun, allah rahmet eylesin hepsine (ah bu yanlış temenni, dilim sürçtü) bu taşşak geçme mevzuna gelince, kusura bakma ağzımdan terbiyesiz şeyler çıkıyor ben de ağızdan engelliyim, kontrol dışı oluyor. nerde kalmıştık hah şakalı eğlenmeli dünya engelliler günü. ortalama bir günü düşünün. bir insan şunlardan birini genelde yapar. gazete okumak, t.v. izlemek, dışarı çıkmak, internette takılmak. gazete kısmında size dargınım sayın yetkili. bak yeterince samimi olduk, gazetelerin hükümet ile canciş politikalarını biliyoruz, biraz ağırlık koyma "engelli haberleri"ni arttırma için yeterli olacaktır. hatta rica ediyorum şekerim deseydiniz bile hayhay efendim cevabını alırdınız. hükümet-yazılı basın kankalığı kullanılmamış. 1-2 haber gördüm de tam bize göre. ajitasyonun allahı yapılmış yine de bi boka benzememiş. 1-2 engelli vatandaşın sesini duyurmaya çalışmasından güzel ekmek çıkarmaya çalışılmış, onları saymıyorum. televizyon kanallarına gelince. sayın yetkili bu tv kanalları da yazılı basın sahiplerinin. basında tekelleşmeye mi gidiliyor, rekabet kurulundan geçmek için nasıl oyunlar oynanıyor, yandaş basın mı oluyor falan demiştik ya zamanında, hah hatırladın mı? neyse ondan da cacık olmadı. dışarıda da bişi görmedik duymadık canım cicim yetkilim. board'larda ne bi bilgilendirici ne de etkinliği haber eden reklam vardı... ortalama insanın geçirdiği günde görebileceği, kolaylıkla erişebileceği yerlerde ne bok yediniz sayın sevgili yetkili? o zaman neden dünya engelliler günü türkiye'de de şey yapılıyor? fiili bulamadım demiştim, zaten doğru fiil de burada yapılanlar için doğru olmazdı, maruz gör bebeyim.

    daha diyecek çok şey var da kaset bozuluyor aynı yeri tekrar sarınca. canınız sağolsun, size kasetler feda olsun. kulağınızdan girip başka deliğinizden çıkan sözlerimiz size feda olsun. taşak geçmeyin bizimle, allah tepenizden baksın. öperim hassas yerlerinizden.
hesabın var mı? giriş yap