• istanbul sancaktepe'ye yapılması planlanan rte'nin 9 yıllık hayaliymiş.

    http://www.doktorlarhaber.com/…uk-hastanesi-geliyor

    edit: bir de şunu okursanız çok güzel olur.

    http://www.ttb.org.tr/…erler/ozellestirme-3502.html
  • muhtemelen sağlıksız çalışma koşulları, tuzladaki iş kazaları, denetimsiz gıda uygulamaları ve yok edilen doğal kaynaklar sonucu artan sağlık problemlerini karşılamayı hedeflemektedir. yoksa hastanenin büyük olmasında övünülecek başka bir taraf göremiyorum. malum, maharet minimum kaynak ile maksimum iş yapmaktadır, gösteriş için dünyanın en büyüklerini inşa edip kaynak israf etmekte değil.

    ha bunu tarihte bir de kimler yapmış diye bakıyoruz,
    karşımıza sovyetler birliği çıkıyor
    yok artık!
  • çok yakında hizmete girmesi planlanan bilkent şehir hastanesi'dir. 3600 yatak kapasiteli bu dev hastanede 6 başhekim görev yapacakmış.

    içinde metro istasyonu bulunacak bu dev hastanenin, 6 adet kulesinin her birinin altında otopark bulunacak.

    günlük 100 bin kişiye hizmet vermesi planlanan hastanede (sağlık personelinin dışında) 1500 personel görev yapacak.

    başlıkta istanbul sancaktepe'deki hastaneninde dünyanın en büyüğü olacağı yazılmış. akp kendi kendisiyle yarışıyor, dünya alkışlıyor ama bu başarılara rağmen hala incir çekirdeğinden muhalefet söylemi çıkarmaya çalışanlar var. olsun, takdir etmesenizde sizlere de hizmet verecek bu hastane. ülkeniz adına sevinin, allah daha iyilerini nasip etsin inşallah.

    vatana millete ve tüm islam alemine hayırlı olsun. teşekkürler ak parti.
  • mevzudan haberiniz yok bari boş yapmayın. şehir hastaneleri eğitimin olmadığı, gereksiz kaynak akıtımının olacağı, en basit hastalıklar dışında her b*ku yine üst merkezlere sevk edecek, arap zihniyetlilerin lüks düşkünlüğünü tatmin etmekten başka bir işe yaramayacak bir freak show olacak. at fava bekle.
    biraz nedenlerinden bahsedeyim, öncelikle bir klinikte (atıyorum nefroloji olsun) doktor sayısının belli bir sayıda kalması standardizasyon açısından elzemdir. bu sağlanamıyorsa doktorların yaklaşık aynı yetkinlikte olması beklenir. sebebiyse kurullardır. mesela uzmanlığını ve yan dal eğitimini üniversitede yapanla eğitim araştırma hastanesinde (eah) yapan bizim camiada aynı kabul edilmez. çünkü gördükleri hastalıklar çok farklı yelpazelerde olur. eah’larda en sık görülen hastalıklar bakılırken (nefroloji için bu diyabetik nefropati, hipertansif nefropati olsun) romatolojik bir hastalığın böbrek tutulumu %90 üniversite hastanesine yollanır. dolayısıyla yan dalını orda yapmış biri doğru dürüst nadir hastalık görmez. deneysel tedavi vs için de elini taşın altına üniversite hastaneleri koyar.

    yetmedi mi? devam edelim: bir hastanın hastaneye gelip muayene olup tetkiklerini yaptırıp tedavi alma süresi iki şeye bağlıdır: 1-doktor sayısı 2-tetkiki yapacak cihaz sayısı. gördüğünüz üzere burda bina büyüklüğü diye bir şey yok. zorunlu hizmetimin bir kısmını istanbul’da bir eah’ta yaptım. hastane öyle böyle büyük değil kocaman ama gece 23.00’ten sonra usg çekilmiyordu, çünkü gece radyoloji asistanı yoktu. uzaktan bakınca müthiş gözüküyor ama görseniz uzay gemisi gibi. daha büyük hastane içindeki (daha doğrusu şehir hastaneleri gibi over-sized) olası ulaşım problemlerinden bahsetmedim.
    tanım: adalet ve kalkınma partisi’nin 16 yıldaki en dandik icraatlerinde ilk beşe girecek uygulama
  • hayırlı olsun ama en büyüğü olmasa da olur.

    dünya ülkeleriyle eğitim, ekonomi, bilim gibi konularda yarışmamız gerekirken tuğla üzerine tuğla koyma konularında yarışıyoruz. ayrıca hastaneye muhtaç insan sayısını azaltmak daha önemli konudur.
  • hastanenin büyüklüğü yatak kapasitesi ile değil bilimsel yani tıbbi kapasitesi ile ölçülür. hastanelere yatak kapasitesine göre büyük demek 15bin askerin kaldığı kışlayı dünyanın en büyük oteli olarak tanımlamak demektir zira 15 bin yatağı var borumu.
    ayrıca bu bina devlet hastanesi değil devlet gelir garantili ve destekli özel hastanedir. 3. köprüde olduğu gibi geçsende geçmesende pardon hasta olsan da olmasanda para ödeyeceğimiz bir tesisdir.
    büyük hastane nasıl olur tlc de 10 numaralı bina diye bir hastane programı var (obezleri mide ameliyatı ile küçülten program değil.) onu izlesin. ameliyat esnasında vucuttaki parazitin ne olduğunu patoloji ile daha ameliyat bitmeden öğrenip işlem yapıyorlar ben ise türkiyede basit bir ultrason için 2 ay sonrasına gün alıyorum.
  • dünyanın en büyük hastanesi türkiye'dir.

    bu kadar fazla akıl sağlığı bozuk, tahammülsüz, saygısız vs insanın olduğu başka yer yoktur eminim. bildiğin açık hava hastanesindeyiz.
  • bu ülke halkının büyüklük kompleksinin en tipik bir örneği olacak yapı.
    bak söyleyeyim sana, fiziksel olarak yaptığın en büyük bina, havaalanı, hastahane, bok püsür sana gerçekte bir bok katmaz. bu sidik yarıştırmaları tarihte kaldı. şimdi en fonksiyonel, en ergonomik, en karlı, en çevreci, en cost-effective, en estetik yapılar, eserler inşa etmelisin.
    bu kadar büyük hastananeyi ikiye, üçe, dörde bölüp şehrin farklı yerlerine dağıt ki ulaşımı, yönetimi, işletmesi daha sade ve kolay olsun. hepsinden vazgeçiyorum tesis içerisinde insanlar yolunu yönünü kolay bulsunlar.
    bak bir sır daha, değil yüzyıl sonra, bugün bile dünyanın herhangi bir yerinde "türkler en büyük hastahaneyi yapmışlar" diye sitayişle anılmayacaksın.
hesabın var mı? giriş yap