düşersem yanarım

• sözlerini de yazayım tam olsun:
  
  yine o kirli drum setlerimin içindeyim ben
  ve hayatının en güzel parçasıyım, kırıklarının alçısıyım.
  
  affım olsun hain darba, yediğim darbelerle sığındım rabb'a
  365 gün 52 berbat hafta, ağıtlarımla rafta
  en büyük destekler çıkarsızlıktan ötürü lafta.
  
  ben aklımı dile düşürdüm, kapalı kapıdan kafamı çıkarıp kafayı üşüttüm, yüzüne okkalı cümleler üfürdüm
  ey yabancı ben zaten yıllardır içime dönüktüm, parlayan bir alev gibi görünürdüm, ama sönüktüm.
  
  hayat bir bot ve bot çevresi dolu büyük beyaz köpekbalığı, diptekiler iştahla düşünür tepede duran azığı
  rüyalarımın öldüğü yerde uyudum ve yine bot battı, ilk rıhtım, ben battım, ah tahtım, vay bahtım...
  
  dudaklarım kanayana kadar yapmak istediğim işte bu rap, benimle ol hep
  ölmek üzere olan dünyada bir ölümlü yaşar mahlası kaf kef, dualarım vesvası hannası eder def.
  
  incecik ip üzerine koca ayaklar bindi, nefsim içine sindi
  kirpiklerim titremekte korkularımdan, düşersem yanarım.
  o kadar içime sindim ki vinç getirsen kalkmaz başım, yo gömün burada canlı naaşım
  iç çekmekten düşünmekten ağardı saçım, düşersem yanarım.
  
  vicdan bir güneş gibi, parladıkça ısınır için, geçen vakte bir zamanlar adını koyduk, niçin?
  çünkü gelen, gider makbulüdür kısası ziyaretin, bana müsaade sana rast gelsin, budur hikayemiz.
  
  takdir buyur kış bulutlarım kadar doluyum rabbım.
  bir ağlasam dolar taşar seller alır bahçem, bağım.
  yükseldikçe nefesi kesilir yalnız kalır dev dağım.
  aramadıkça düşman buldum hasım solum sağım.
  
  cehennemde soğuk bir gün boğuk bir adam donuk bir surat bekle gelir bir gün beklediğin murat.
  bazılarına gül dikenicesine batar rahat, nefret edercesine yaşar hayat, buyur mezara yat.
  soğukluk içime hükmedince güneşim buz adası, şem ile pervane misali sago'nun aşkı.
  sessizliktir içimden geçirdiklerimin sedası, duymakta olduğun engin sözler, derin denizlerimin dalgası.
  
  incecik ip üzerine koca ayaklar bindi, nefsim içine sindi
  kirpiklerim titremekte korkularımdan, düşersem yanarım.
  o kadar içime sindim ki vinç getirsen kalkmaz başım, yo gömün burada canlı naaşım
  iç çekmekten düşünmekten ağardı saçım, düşersem yanarım.
  
  iki çift sıfır sekiz kuzen, melankolia, sago kaf kef...
  düşersem yanarım.
  kasva...
  düşersem yanarım.
  beni dinle, bana kulak ver.
  düşersem yanarım.
  sen mi düşersen yanarsın ha?
  düşersen, yanarsın.
  
  (bkz: copy paste değil alın teri)^*
• sagopa kajmer'in gustavo santaolalla - de usuahia a la quiaca 'ya yakın ezgilerle bezediği pek güzel şarkısı.
• nakaratında sırat köprüsünü anlatan sago k şarkısı.
• gece gece tek başıma dinlerken hala tüylerimi diken diken edebilmiş türk müzik tarihi klasiklerinden.
• en vurucu yeri nakaratin son kismi olan sarki. adam ''iç çekmekten düşünmekten ağardı saçım, düşersem yanarım'' diyor, biz de sarabimiza kaldigimiz yerden devam ediyoruz.
• sagonun ben pesimistim diye bagirdigi sarkisi, ancak bu kadar yasanir bu duygu, ayrica sonu ayri bir güzel, albumun öne cikan sarkilarindan biri.
• etkisini loopta bilhassa 3 haneli tekrarlarda gösteren şarkı..bir gecenizi adayın pişman olmazsınız..
• hayatının en güzel parçasıyım derken yalan söylemiyor olma ihtimali çok yüksek. yıllardır dinliyorum, sözlere dikkat ettiğim her dinleyişte doğruydu galiba. yine o kirli dram setlerimin içindeyim ben. ve hayatımın en güzel parçasısın, kırıklarımın alçısısın.
• ''iç çekmekten düşünmekten ağardı saçım, düşersem yanarım'' diyor, bizi de mest ediyor sagopa burda.
  
  http://www.youtube.com/…3ysbnoiyic4&feature=related
• 4. kırmızı tuborg şarkısı. cumayı cumartesiye bağlayan gecenin 2'si. cam açık, aylardan da yine mayıs. sivas'a o akşamüstü yine yağmur yağmış. turuncu yer yastığına kafamı vermişim. dünya biraz dönüyor ama güzel değil. evet, dünya güzel değil ama artık çirkin de değil. dönüyor. güzel içmişiz.