• ismi aspava olan herhangi bir işletmeyle karşılaştırılması abes olan lokanta. kötü döner ve uyduruk kebap üreticisi aspavalar bu mekanın tırnağı bile olamaz. özellikle ankara gençlik caddesi'ndeki düveroğlu uzun yılların tecrübesiyle ankara'nın açık ara en iyi lahmacununu servis eder. döner ve kebaplar harikadır o ayrı, ama menüde "kemiksiz tavuk şiş" diye bir yemek vardır, sıradan tavuk şiş işte, en fazla ne olabilir diyebilirsiniz, ama öyle değil işte. tavuktan yapılabilecek bir kebabın ulaşabileceği en üst seviye.
  • eskisi gibi olmayan işletmedir.

    çocukken aldığım lezzeti ve hizmeti sevgilimi götürdüğümde alamadım. içli köfte bitti dendi sonradan gelen yan masaya son kalmış diyerek bir tane getirildi.
    şu nasıl diye soruyoruz etten yapılıyor diyor. tatlı isteyelim dedik bu ne tatlısı diye sorduk kare oluyor diyor. garsonlar yanınızda on saniye durmuyor. çıkarken işletmenin sahibimi değişti diye sordum çok alındılar ve özür dilediler. ama söylemek gerek artık bitmiş.
  • gerçekten de kalabalık vakitlerde, bilhassa ramazan'da, gidildiğinde insanı hayal kırıklığına uğratan mekandır. gidersiniz, bırakın yemeğin adam gibi ve vakitlice gelmesini, pide, lavaş bulamayabilirsiniz, aman.
    sakin zamanını beklerseniz ankara'nın en iyi antep lahmacununu yiyebilirsiniz, çocuklar, ebet.
  • müşterisini itip kaktıkça kendini daha çok sevdiren bir mekan, allahım nasıl bir şeydir bu bilemiyorum.
    akşam saatlerinde giderek hata yaptım biliyorum ancak garson abi ile aramızda geçen diyalogu aktarıyorum aynen.
    -önce bi tane içli kö..
    -yok kalmadı.
    -hı? şey tamam peki o zaman bi tane antep la..
    -çok beklersiniz valla fırın çok dolu.
    -olsun beklerim.
    -yarım saat beklersiniz en az.
    -hımm.. beklerim olsun. künefe..
    -yok kalmadı bitti.
    -hıı.. hiç mi? şey neyse bi antep olsun o zaman.
    -çok bekletirim.
    -tamam bekliyorum acelem yok.
    -off..
    bezgin garson abi istemeye istemeye aldı gitti siparişimizi. ortaya ezmedir, salatadır getirdi her zamankinden..
    -şey pardon lavaş yok mu?
    -yok.
    -hıı.. nası yicez bunları boş boş?
    -valla akşam vakti. yapacak şey yok.
    adam kaderimizle baş başa bıraktı gitti bizi.. neyse kıyamadı, pide getirdi sonradan.
    yemekler geldiğinde yaşadığım duyguları anlatamayacağım. hani o antep lahmacun, efendime söyleyeyim adana filan kelimelerle anlatılacak lezzette değil çünkü..
    yemek bitti, yemek sonrası klasik yurdum çayı istiyor ya insan..
    -şey çay alabilir miyiz?
    -yok.
    -efendim?
    -çay yok.
    -nasıl?
    -çay yok, bitti.
    çok afedersiniz de şu noktadan sonra ağzı bozuluyor insanın birkaç saniyeliğine de olsa. adamlardaki karizmaya bakar mısınız? adamın çayı yok ya. koca restoranın çayı yok, almaya filan da yeltenmiyor, hani gerek duymuyor. hangi çaydan bahsediyorsun sen derler adama.. öyle bir yer, olsun.. her yemek sonrası ayaklarımı sürüye sürüye çıkıyorum mekandan, her seferinde.. diyorum ya, ittikçe kaktıkça daha bir sevdiriyorlar kendilerini, canlarım. tokat atsalar öbür yanağımı çeviririm yemin ediyorum.
    söylemekte fayda var, ümitköy'e de öz be öz şubelerini açıyorlarmış, başka şey isteseydim olur muydu bilmiyorum.
    seviyorum seni be düver. valla seviyorum.
  • ankarada bir baklavacı zinciri. aslında tam zincir değil de amcaya bi dükkan, dayıya bi dükkan şeklinde...

    bir de duvarlarında hep güreşçi resimleri vardır
  • anıttepe'de ki mekanında sadece yemeklerinin güzel olup hizmet açısından vasat olan restorandır...
    yemek konusundan çok anlamama rağmen sipariş verdiğim şiş köfte yerine bariz adana kebap getirilmesi üzerine garsona "ben şiş köfte siparişi vermiştim yanlış görmüyorsam bu adana kebap" dedim. garson beyimiz cahil avını avlamanın verdiği rahatlıkla bana "efendim şiş köfte budur, bir nevi adana kebaptır yani" dedi. menüdeki 2 liralık farkı düşünerek " adana kebap isteseydim ne getirecektiniz acaba" dememin üzerine "acılı
    adana kebap getirecektik" dedi. içimden "vay amk" diye düşünürken ağzımdan " acılı adana kebap isteseydim ne getirecektiniz?" sözcükleri döküldü. bu lafıma garson bey alınmış olacak ki "acılı adana kebap getirecektik efendim amacınız nedir?" dedi. içimden sadece köfte yemek istiyorum diye bağırmak gecsede "peki kusura bakmayın" dedim ve adana kabap görünümlü siş köftemi yedim.
  • maltepe'dekine 1 haziran 2013 günü eylem arası yemek yiyelim diye oturduğumuzda işletmecisiyle girdiğimiz siyasi tartışma yüzünden terk ettiğimiz mekan.

    tipik esnaf. yandaş şakşakçı.
  • kendisinin antep usulü lahmacununa buradan "seni anan benim için doğurmuş" adlı şarkıyı gönderiyorum.
  • ankara'ya her gittiğimde mutlaka uğradığım ve lahmacununa bayıldığım mekan. hayatımda yediğim en iyi ve en hafif lahmacunları yapıyor burası ki kız halimle bir keresinde 3 tane yiyip etrafımdakilerden utandığım için daha fazla yiyememiştim. baklavalarını henüz denemedim ama ondan da mutlaka yiyeceğim, hatta burdan kendime söz vereyim ve hatırlatma olsun ilerisine.
  • döneri yüksek ateşte pişirmeleri dışında kusuru bulunmayan kebapçıdır. sakarya'da ve gençlik caddesi'nde şubeleri bulunur. antep lahmacunu ile ilgimi çeker. öğle tatilinde mecbur kalmadıkça gidilmemelidir. fiyat kalite açısından kendi sınıfının iyisidir. baklavalarında gerçek şeker kullanılır.
hesabın var mı? giriş yap