• bugün hürriyet'te hiçbir sansüre gerek görülmeden çıplak resmi konulan kız. en ufak bokta prizmayı siyah bandı yapıştıran arkadaşlar niye şimdi böyle rahat davranmışlar ki? kız zaten isteyerek çıplak girdi diye mi?
    hayır yani, kızın kafası çok güzeldir, çılgınlık yapmak istemiştir vesaire de, siz ne hakla kızın çıplak vücudunu tüm ülkeye afişe ediyorsunuz? kız çıplak girdi diye herşey mübah mı amına koyim?
  • müvekkilimdi. yakın olmasak da, arkadaşımdı. hürriyet, milliyet ve sabah başta olmak üzere 10 ayrı medya kuruluşuna dava açmıştım habercilik adı altında yaptıkları iğrençliklerin bedelini ödetmek amacıyla. kazandık. yargıtay da onadı. müjdesini verdim daha geçen gün. babası aradı bugün, "kaybettik" dedi, "nasıl olur" dedim, "cuma günü konuşmuştuk." bugüne kadar irtibat halinde olduğum hiçkimse zamansız ölmemişti. o yüzden iki gün önce konuşmuş olduğum biri ölemezdi diye düşündüm, oluyormuş. olmasın bir daha.

    istanbul' a geliyordu yakın zamanda, öyle demişti. şimdi cenazesi geliyor.

    ne faydası vardı bilmem ama üzerimize karanlığı çöken o pis güruh gibi zararı yoktu en azından. kendisine hiçbir zararı olmayan insanlara, onların kendisine yaptığı gibi salyalar saçarak lanet okuyacak bir insan değildi, o yeter bana.
  • kendisinden izin alinmaksizin basinda cikan goruntulerine istinaden acacagi tazminat davasi ile zengin olmasini diledigim hatun kisi.
  • huzuru bozduğu gerekçesiyle denizden çıkartılıp yarı çıplak gazetelere haber olmuş kızdır. o haliyle gazetelere malzeme olması da benim huzurumu bozuyor onu ne yapacağız? bu bana, pascal nouma'nın elini şortuna sokması sonrasında yaratılan kamuoyunu andırıyor. hem o görüntüyü milyon kere göster hem de ahlakçı kesil. hadi len
  • tamamen kendisini ilgilendiren bir konuda terbiyesizce oyuncak edilmiş, fakat bu duruma karşı gazetelere tazminat davası açması pek de mümkün olmayan genç kadın.

    o değil de, şu "tecavüz de ederler o zaman" diyen okuyucular hakkında suça teşvikten suç duyurusunda bulunulsa ne güzel olurdu.

    alkolüydü uyuşturucusuydu, ulan sana ne?! kendine ediyor? kadın alkollü araç kullansa iki yayayı aşağı alsa bu kadar tepki vermezsiniz be? adam hapları çakıp gidip birini bıçaklasa skinizde olmaz?!

    yüzmüş ya?! yüzmek?!

    çıplak bir kadın bedeninin denizdeki varlığıyla huzuru bozulanların huzuruna sokim.

    kumaşlarıyla denize girenler ve homo sapiens ilk seri erkek türevleri de benim huzurumu bozuyor, sittirip gitsinler denize menize de girmesinler adam gibi soyunmadan ve plajda denizde adam gibi davranmayı öğrenmeden bi daha.

    tecavüz de edilirmiş o vakit ha. bir insana tecavüzü reva gören zihniyetinizi ve bok rengi beyin hücrelerinizi köpekler yesin.
  • memleketimin geldiği ikiyüzlülük seviyesinin ispatıdır. her allahın günü onun götü, bunun memesi diye haber yapmayı marifet bilen bir adet gazete, o gazeteyi düzenli olarak takip edip, bu haberlerin altına "toplumun çivisi çıkmış", "gençlik sapıtmış", "böylesine tecavüz de özgürlüktür" yazan bi gurup andaval...
    arkadaşım, madem rahatsızsın, takip etme bu gazeteyi. madem o denli ahlaklısın, git zaman oku, nebleyim internette içeriğinde çıplak kadın resmi olmayan binlerce site var. git onlara gir, belki acık bişey de öğrencen mesela. yok hayır, illaki riyakar olucam diyosan da, bari "buna tecavüz de özgürlüktür" yazma da, senin ne denli hayvanoğlu hayvan olduğunu bilip sokakta gezmekten korkar hale gelmeyelim. ya da böylesi yorumlar ihbar niteliği taşısın. "ben çıplahlık gördüm mü, tecavüzümü ederim arkadaş" diyebilecek kafadaki adamlar iplerinden belirlensin, topluca egeden yunanistana doğru çıplah yüzdürülsün.
  • kafası güzel, ruhu ise şaad olsun.
  • izmir ile içine itinayla sıçılmış istanbul arasındaki farkı bir kez daha ortaya koyan uç bir örnek.

    bu kız istanbul'da bunu yapmaya kalksa denizden çıkamazdı. zaten denize girerken eşlik ederlerdi ona.

    bırak onu, polise haber veren kitle, "olası bir intihar teşebbüsü ihbarı"ndan * değil, "çıplaklığının toplum ahlakını bozması"ndan * ötürü polise haber verirdi. bir de kızın intihar için değil de, yüzmek için bunu yaptığını anlayanlar dövmeye bile kalkarlardı "ahlaksız orospu!" diyerek.

    istanbul'daki polisin kıza olası tavrı hakkında ise yorum yapmaya gerek yok.. allah korumuş da izmir'de yaşıyor kardeş.

    bir zamanlar burada da aklı başında insanlar vardı.
    (bkz: o güzel insanlar o güzel atlara binip gittiler)

    bir de moral of the story verelim tam olsun: "siz üstünüzdeki elbiseler olmadan insan değil misiniz?" *
  • kendi ifadesiyle;

    '' denizden çıkana kadar kameraları görmemiş, zorla ve panik halinde çıkarıldıktan sonra intihar edip etmediği sorgulanmış, bütün olanların ardından jet hızıyla ve sansürsüz olarak tamamen (ismi, okuduğu bölüm, fotoğrafları) afişe edilmiş, yüzlerce sitede pek çok resmini gördükten sonra dumura uğramış, pazar günü olması sebebiyle ihtarname çıkarttıramamış ancak ajansları, gazeteleri ve tv kanallarını arayarak kesinlikle yayınlanmak istemediğini yaklaşık 480 telefon görüşmesi yaparak bildirmiş ancak engel olamamış, ihtarnameyi ancak bugün çıkarttırabilmiş, gelen binlerce taciz telefonu ve medyanın ısrarla arayarak görüşmek istemesinden bunalmış, başka bir ülkeye sığınsam mı diye düşünmeye başlamış, ve haber niteliği bile taşımadığına inandığı bu durumla ilgili yer alan yayınlardan dolayı etik yoksunu basın yayın organlarıyla ilgili yasal işlem başlatmış kişidir.''

    buradaki konu, duygu'nun bir miktar alkol alarak etrafta kimsenin olmadığı bir yerde yüzmesi-ki buna teşhircilik denemez- ya da bir şekilde ihbar alan polisin intihar ettiğini düşünerek panikle, zorla hatta sahil güvenliği de çağırarak onu dışarıya çıkarması değildir. burada konu okuduğu okulu, bölümü, sınıfı, hatta adını ve soyadını açık açık afişe eden, bir de bunlar yeterli değilmiş gibi hiçbir şekilde sansürlenmemiş fotoğraflarını yayınlayan basın kuruluşlarıdır. uğradığı duygusal istismar ve psikolojik taciz meraklı halkımız ve basınımızı umarım yeteri kadar doyurmuştur, tek dileğim olayın daha fazla büyümemesidir.

    hamiş: konu hakkında aldığım hiçbir mesaja cevap vermeyeceğim, kimse kırılmasın ...
  • ölüm haberini önceki fotoğraflarını yayınlamak için fırsat gören gazeteler ve internet siteleri mahkeme kararıyla tazminat ödemek zorunda kaldılar, doğan gazetecilik(milliyet.com.tr ve posta) davası diğer tüm davalardan farklı olarak reddedilmişti, o hata da oybirliğiyle yargıtay'dan döndü. yargıtay, ölüm haberinin iki yıl önceki hadiseye ilişkin görüntülerle verilmesini davacıların(ailesinin) onuruna ve kişilik haklarına saldırı olarak yorumladı.

    kendileri aleyhine verilen kararı "yargıtay'dan basın özgürlüğü dersi" başlığı ve "yargıtay 3. hukuk dairesi, izmir’de evinin balkonundan düşerek ölen üniversite öğrencisi duygu öztemir’in ölüm haberinde, 2 yıl önce denize çıplak girerken çekilmiş fotoğraflarını kullanan gazeteyi tazminata mahkum etti." açıklamasıyla haberleştiren yine o zaman davalı taraf olan milliyet oldu. gülelim ağlanacak halimize.

    http://gundem.milliyet.com.tr/…lt.htm?ref=othernews
hesabın var mı? giriş yap