• turkiye nin sadece birkac tanesine sahip oldugu adalar toplulugu.
    (bkz: bozcaada) (bkz: gokceada) (bkz: cunda)
  • yunanistanin sahip oldugu adalar icin,
    (bkz: yunan adalari) (bkz: 12 adalar)
  • türkiyenin kıta sahanlığı dahilinde olmalarına rağmen,haksız yere pek çoğunun yunanistana ait olduğu adalar.
  • birlesik krallik'in yoğun gayretleri ve italya'nın yok sayılamayacak gayeretleri ile osmanlı'dan koparılıp yunanistan'a hediye edilmiş adalardır.
  • osmanlı zamanında garantör ülke olan ingiltere'ye geri almak şartıyla emanet edilmiş adalardır bunlar. lakin ingiliz kardeşler "ben sıkıldım garantörlükten banane banane" diye mızıkçılık yaparak garantörlüklerini yunanistan'a devretmişlerdir. o devrediliş, o devrediliş bi daha yüzünü görememişizdir bu adaların.*
  • ege adalarının ise silahsızlandırılmaması konusunda mutabakata varılmıştı. fakat bu adalar yunan hükümeti tarafından değil nato tarafından silahlandırılmıştır ve türkiye bu üslere ses çıkarmamıştır. daha sonra yunanistan, göstermelik olarak nato'dan ayrılmış, bu üsleri boşalttırmış, kendi askerlerini doldurmuş ardından tekrar nato'ya üye olmuş ve bu üyelikte ege adalarını hariç tutmuştur. türkiye'nin bu duruma da itiraz etmemesi "de facto" durumun "de iure" olmasına yol açmış ve yunanistan'ın burnumuzun dibine füze konuşlandırmasına zemin olmuştur.

    ege ordusu'nun kuruluş sebebi de budur. tıpkı her zamanki gibi siyasi ve hukuki hatalarımızın cezasını askeri alanda çekmekteyiz.

    edit: fazla özet geçmişim. türkiye aslında yunanistan'ın yaptığı manevraya itiraz etti ve nato üyeliğini uzun süre veto etti. 12 eylül yapan kahraman kenan evren yönetimi ise abd'nin baskısı üzerine bu vetoyu kaldırdı. yani bu hediye de kenan evren'e aittir.

    hayır, hem nato güdümlü antikomünist darbe yapıyorsun, nato için, demirperdeye kalkan olmak için halkına olağanüstünün de üstünde hal yaşatıyorsun hem de nato'ya borçlu çıkıyorsun, talep üzerine bir de ege adaları konusunda taviz veriyorsun. nasıl iştir anlamak mümkün değil.
  • lozan antlasmasi'ndaki su madde ile yunanistan'a birakilmislardir:

    madde 12 - imroz ve bozca adalarile tavsan adalarindan gayri sarki bahrisefit adalari ve bilhassa limni, semendirek, midilli, sakiz, sisam ve nikarya adalari uzerinde yunan hakimiyetine dair 17/30 mayis 1913 tarihli londra muahedenamesinin besinci ve 1/14 tesrinisani 1913 tarihli atina muahedenamesinin on besinci maddeleri ahkamina tebaan 13 subat 1914 tarihli londra konferansinda ittihaz edilip 13 subat 1914 tarihinde yunan hukumetine teblig edilen karar, isbu muahedenamenin italyanin hakimiyeti altina vaz'edilen ve on besinci maddede mezkur olan adalara muteallik ahkamini mahfuz kalmak sartile, teyit edilmistir. asya sahilinden uc milden dun mesafede kain adalar, isbu muahedede hilafina sarahat bulunmadikca, turkiye hakimiyeti altinda kalacaklardir.
  • matchpoint filminde de gördüğümüz üzre elin ingilizinin elini kolunu sallaya sallaya gelip gezdiği, bizim burnumuzun dibinde olmalarına rağmen prosedürsüz gidemediğimiz, her tatil sezonu ışıkları seyredilip, radyoları dinlenip gsm operatörleri kullanılan midilli*, sakız*, sisam*, istanköy* ve de rodos. gerçi filmde adı geçen adalar girit* ve santorinidir ve bu adalara zaten direk ege kıyılarından gitmek lojistik olarak mümkün değildir. ama bu küçük sahne akla bodrum ya da datça limanına doluşmuş ada turlarına katılan ingilizleri akla getirmekte ve "neden onlar da ben değil" dedirtmektedir.
  • yunanistanda kalması daha hayırlı olmuştur. çünkü türkiye deniz ulaşım ağını kuramazdı. şimdiki deniz ulaşımındaki halimizi görüyoruz.
hesabın var mı? giriş yap