egzotik

• yabansı gibi bir anlamı var. ama bizde daha çok tropik kelimesiyle karıştırılıyor. suç tamamen ananasın, papayanın ve onların.
• batıdakilerin kendilerinden daha doğuda olanların sahip olduklarını zannettikleri sıfat. bizi de egzotik zanneden, olmadığımız görünce şaşıran nice batılı tanıdım, oradan biliyorum.
• her aklıma geldiğinde güldüren. orta okulda bi erkek arkadaşın kıza " çok egzotiksin" demesi üzerine kız matematik öğretmenine şikayet etmiş. gayet dindar ve okuldaki kız- erkek öğrenci etkileşim/ iletişim vs. yi asgari seviyede tutmaya özen gösteren öğretmenimiz bu şikayeti özenle dinleyip, dersinin de boş olduğu bir saate denk gelmesi sebebiyle çocuğu bir ders hocasından izin alarak alıkoymuş ve ahlak temalı bir ders vermişti. çocuk o dersten sonra resmen " kendini bulmuştu".^*
• fransizca kökenli.
  uzak yabancı ülkelerle ilgili veya bu ülkelerden getirilmiş anlamında
• doğunun, batılıların gözünde uyandırdığı çağrışımdır.
  
  doğusal, asyasal, ıraksıl, yabancıl.
  
  fakat egzotik kelimesinin tam olarak doğu gerçeği' ni yansıttığı söylenemez.
  kelimenin içerisinde; batı gibi olmayan, istese de olamayacak olan doğunun batılılarca aşağılık görülse bile (batıya)uzak ve yabancı olduğu için ilgi çekici, merak uyandırıcı, mistik ve belki de sevimli, toz pembe tarafının olduğunu vurgulayan bir algı vardır.
  
  buradaki sevimlilik; eğitimli ve batılı bireyin, bengal kaplanı gördüğünde gösterdiği ilgi ve reaksiyonun ta kendisidir.o büyüleyici yaratıktan çekinir çünkü yaratık asla onun gibi değildir, batının tedrisatından geçip seri üretim hale gelmemiştir.neler yapabileceği hesap edilemezdir.bu açıdan batılı bireyden çok uzaktır, aşağılık sayılacak derecede eğitimsizdir.işte bu yüzden büyüleyicidir.batılı birey; asla onun gibi pençelere ve beneklere sahip olamayacağını bilir, ancak bu kendisi için hiç sorun değildir.çünkü o pençeler ve büyüleyici güzellik zaten kontrolü altındadır.başarılı eğitim hayatı ve kaliteli mesleği dolayısıyla istediği zaman seyahat edip onları görecek, fotoğraflarını çekip doğanın ne kadar büyüleyici ve korunması gereken nitelikte olduğunun çığırtkanlığını gelişmiş bir dille ve batılı yöntemlerle yapacaktır.yanı sıra 1.000.000 dolara yatağında kaplan yavrusu ile uyanmak hayali kuracaktır.çünkü annelik böyle bir şeydir(!).sabah uyandığında o küçük, benekli bebeği görmek; iyiliğe ve sevgiye duyduğu koşulsuz inancı pekiştirmek adına ne güzeldir.şükürler olsundur.bu büyülü doğu dünyasının gerçeği(ise) onlara(doğulu olanlara) kalsındır.
• seksi sıfatını çağrıştırdığı için oraya buraya yapıştırılan az bulunur bir şey.
  (bkz: exotica)
  (bkz: erotica)
• yalan yanlis anlasilan, anlamayi istemedigimiz, alet olan, mistik. yarismaya deger gorulmeyen, sefkat merak ve bedenin irkilmesi (erotizm, hastalik ve olum korkusu, aci, zevk aclik) hislerini uyandiran. hindistan dogu.
• kendinden farkli olan,yabanci
• yabancil.. yerli olmayan..
• günlerdir egzotik kavramı üzerine düşünüp duruyorum. yabancı olan her şeyi bir çeşit avrupai bir gözlük ile heyecan ve üstünlük yargısı ile mühürlüyor sanki. bir güneydoğu asyalı avrupa seyahatini ve anılarını egzotik olarak tanımlıyor mudur acaba?