139199 entry daha
  • ve günler yürümeye başladı’
  • bugün arabayla aşırı saçma sapan bir hareket yaptım. takla atabilirdim yani. bunu buraya arada bir göreyim de aklımı başıma devşireyim diye yazıyorum. küçücük anlara bağlı hayatımız.
  • neden herkese iyi niyetli yaklaştığımı bilmiyorum. kime iyi niyetli yaklaşsam, güvensem eninde sonunda bana art niyetli, menfaati için yaklaşıp kazık atıyor. yoruldum.
  • "cephede ateş hakkında bile sakal traşından ve bakımından ödün vermeyen atatürk vs yattığım yerden güneş kremi bile süreye üşenen ben. "

    dedi bir kız arkadaşım. ne desem bilemedim.
  • ne hissettiğini bilmemek bu karmaşanın ortasında öylece kalakalmak çok yoruyor beni.
  • içimde bambaşka bir dünya var ve ben orda o dünyada çok mutluyum. 27 yaşındayım ama içimdeki dünyamla hala oyun oynuyorum. mutluyuz.
  • ansızın hiç beklemediğin bir anda öylece oluverir. bazı şeyler. öylesine değil.. öylece..koşulsuz bir razı oluş başlar..

    sonra bi'şey olur; "artık yok, ama vardı." dersin..
    yok olmanın, yok edemediği bir varlık hâli.

    olur bu.
  • tarkovski’nin insan 25 yaşında ölür 75 yaşında gömülür sözü şu aralar aklımdan çıkmıyor.her geçen gün bir öncekinin aynısı.
  • normalde taksicileri pek sevdiğim söylenemez.

    daha önce taksiciler ile birkaç sefer trafikte atıştığım olmuştu. örneğin, kavşaktan geri geri gelmeye çalışan taksiciyi son anda görüp fren yaptığımda genelde sakin birisi olmama rağmen bu katliama davet ve trafik terörü karşısında adamı kovalayacak raddeye gelmiştim. dacia logan markaydı araba hiç unutmuyorum bastı gitti herif. halen de arkamdaki arabaların desteğini ve garip bir şekilde duydukları saygıyı, o sanki kahramanmışım gibi hayran bakışlarını hatırlarım. böyle birkaç olay yaşadım ve çevremden duydum. resmen insanların genel olarak bilinçaltı taksicilere tepkili bu ülkede.

    ha tabi birkaç tanesi böyle trafikte terör estiriyor diye bütün taksiciler böyledir demek aşırı saçma olur. öyle bir iddiam yok zaten. herkesin mesleğine saygı duyuyorum. insan olarak ise mesleğini insan gibi yapana saygım da sonsuz ötesi sonsuz. ki böyle de olmalı. ama genel olarak da istanbul'da taksici deyince kafamda pek iyi şeyler de canlanmıyor. ortak görüşe göre de kötü taksici çok.

    bugün ise şöyle bir şey oldu, taksilerin sağ tarafta kendilerine ait bölümde beklediği yerde ben de ışıkta karşıya geçmek için bekliyordum ve tam o arada 2018 model olduğunu tahmin ettiğim mercedes e serisi bir aracın içerisinden bir erkek sesi durduk yerde camı açarak yüksek sesle taksicilere karşı toptan bir şekilde bazı şeyler söyledi. bütün trafiği mahvettiklerinden, trafikte terör estirdiklerinden, yanlış yaptıklarından falan bahsetti. tabi bunu biraz sert tonda ve saldırgan şekilde bahsetti açıkçası. belli ki başka bir taksiciye sinirlenmişti ama gelip bunlara çatıyordu.

    tam o ara ben de yandaki yaşlı taksici amcayı gördüm. temiz birisine benziyordu. aslında her insanın belli bir enerji düzeyi vardır. samimi olarak bakınca kimin ne olduğunu çok iyi görürsünüz zaten. kim iyidir kim kötüdür, kim samimidir kim samimiyetsizdir enerjisine yansır ve içten içe bilinçaltında herkes bunu anlar. tabi araya maskeler, duygular, ön yargılar, ego, nefis vs. girerse ve sakinlik ile dinginlik giderse bu zor olur. ama böyle bir gerçek de kesin olarak vardır. ben de bu temiz ve iyi niyetli amcayı görünce inanılmaz bir şekilde üzüldüm.

    hakikaten çok büyük bir üzüntü çöktü içime. amcanın öyle mahcup, üzgün tavırları vs canımı acıttı. kim bilir ne zorluklar yaşadı hayatında. kim bilir neler çekti. belli işte bakınca anlaşılıyor. o yaşta büyük ihtimalle günün çoğu saati ekmek parası için çalışıyor. belki imkanı olsa o işi yapmak istemez. belki torunlarıyla vakit geçirmek ister. ne bileyim işte iyi bir insanın üzüldüğünü görmek beni hep üzmüştür. bir de adamın belki de hiçbir suçu yok her saniyesinde nizami bir şekilde sadece işini yapıyor ama durduk yerde gelip birisi sataşıyor. şimdi bu insan ile trafikte terör estiren psikopat taksici bir mi? tabi ki değil. zıt kutuplar. bambaşka insanlar. birisi bir açı, diğeri tam tersi. tabi amcadan aldığım izlenime göre konuşuyorum.

    tabi ki psikopat taksiciyi telefonla edebildiğin her yere şikayet edeceksin, trafikte daha fazla terör estirmemesi için elinden geleni yapacaksın ama gelip seninle alakasız taksicilere durduk yere çatmayacaksın da. bu mertlik olmaz. vicdani olmaz. bu yanlış olur.

    camdan söylenen araç sahibine bu yüzden kızdım. çünkü belli ki sen başka bir taksiciye sinirlenmiş haldesin ama gelip burada bekleyen taksicilere çatıyorsun. istanbul'da trafiğin bu kadar kötü olmasının tek sebebi taksiciler mi? belki önemli bir sebep olsa bile tek sebep değil tabi ki. bu işin geçtiğimiz çok yılı ve yapılan hataları kapsayan pek çok boyutu mevcut. analitik bir şekilde düşünmek lazım. üstelik, hareket olarak da doğrusu kime tepkili isen gidip direkt olarak düşünceni ona belirtmen. başkasına masum olduğu halde sataşmak asla ama asla olmaz.

    bir de buradan çıkan manevi bir ders var. normalde taksicileri sevmesen bile bak nasıl da hayat karşına seni çok duygulandıracak ve vicdanına dokunup üzecek yaşlı bir taksici çıkarıyor. belki genel olarak düşüncen o araç sahibi ile aynı, ama o anda adamın yanlış tavırları ve taksicinin o anda haklı konuma gelmesi bir anda nasıl da çerçeveyi değiştiriyor. nasıl da hayat seni bir anda bir başka konuma alıyor. sana asla büyük konuşma diyor. iletişime açık ol diyor. vicdanını sadece senin düşüncende olanlar için değil herkes için kullan diyor. doğru senden olmayandan bile olsa konuş, yanlış senden olsa bile susma diyor.

    ek olarak bir anlık gaflet denir ya, belki de bu olay işte. başkasına kızıp hıncını bir başkasından çıkarmaya çalışan kişi gafletine yenik düşmüş demektir. veya içinde birikip açığa çıkan negatif duygularına her şartta yenilen kişi -belki temelde haklı bile olsa- kendi kendisine zarar veriyor demektir. insanın içinde de bir parça var ki o parça belki de bizi insan yapan tarafımız. bizi hayvanlardan ve ateş ile oluşmuş nefsani hislerden arındıran, kalbimizi dinlememizi sağlan parçamız.

    ben inanıyorum ki içimizde her şeyi bilen bir öz var. aslında ilerlemek için yapmamız gereken şeylerden birisi ona sormak ve dingin bir şekilde şimdide kalarak cevaplarını beklemek.
  • hayatın, insanın grisinden sıkıldım. bana ya siyah ya beyaz olun.
131983 entry daha
hesabın var mı? giriş yap