• başka bir insanı çok sevecek kadar saf ve salak insan sayısı gerçekten çok fazla. bunların neredeyse hepsi zaten hak etmeyecek kişileri seviyor. bunların sevdikleri belki de başkalarının koynundan çıkmıyor ama bunlar salakça sevmeye devam ediyor.
  • bir gün arkadaşımla istiklal caddesindeki bir kısa film festivaline gitmiştim. festival çıkışında arkadaşıma "gel sana bir tatlı ısmarlayayım." dedim. ama tatlıcıda değil. o kadar paramız yok. lokanta olup aynı zamanda tatlı da satan bir mekan var. orada yiyeceğiz tatlıları. nispeten daha ucuz olduğu için. tatlıları aldık ve mekanın ikinci katına çıktık. hem tatlılarımızı yedik, hem mekanın sağladığı bedava çay imkanından yararlandık, hem de sinema üzerine konuştuk. gitme vakti gelmişti. mekanın ikinci katından aşağı inerken, etrafıma baktığımda, tanıdığım bir sima gördüm. aklımdaki yüzleri taradım ve "evet, o!" dedim kendi kendime.

    yanına yaklaştım. arkadaşıyla yemek yiyordu.

    "pardon, bir şey sorabilir miyim acaba?" dedim.

    biraz irkildi. herhalde para falan isteyeceğimi zannetti. ama yine de kabalık etmek istememiş olacak ki,

    "buyur, sor." dedi.

    "siz borusan filarmoni orkestrasının dördüncü kornocusu değil misiniz?" dedim.

    yüzündeki hafif umursamaz tavır, bir anda değişti. tanındığına içten içe sevinmişti.

    "evet, benim de sen nereden tanıyorsun beni?"

    konserlerini az da olsa takip ettiğimi, sinemayla beraber müziğe de ilgim olduğunu, hatta bir keresinde konserlerini canlı izlediğimi söyledim.

    az önce belki de "para isteyecek" zannettiği kişiye, şimdi tam türk misavirperverliği gösteriyordu.

    "gel otur. bir tatlı ısmarlayayım sana. bak bu arkadaşım da müzisyen." diyerek arkadaşını gösterdi. arkadaşını tanıyamamıştım. ama çok da çaktırmadım.

    oturup muhabbet etmeyi çok istemiştim. ama beraber geldiğim arkadaşımın çok tezcanlı olduğunu ve oturup muhabbet edersem çok kızabileceğini bildiğimden teklifini istemeye istemeye reddettim.

    bahsettiğim kişi, borusan filarmoni orkestrasının dördüncü kornocusu murat araman. google'a yazınca bile fotoğrafını bulamadığım, ama fotoğrafı aklımda yer alan, ülkemizde bilinmeyen nice sanatçılardan birisi.

    murat abi, eğer olur da buraları okursan, o kişi bendim. eğer tatlı teklifiniz hala geçerliyse, icabet etmek isterim.
  • ne olacagimi kestiremeden yasamaya devam ediyorum ve bu durum beni cok korkutuyor.
  • korkunun,kaygının ve kederin stresin endişenin olmadığı bi yerde yaşasam olmaz mı... imkânsız mı
  • bir gece sigaramı yakıp buradaki entryleri okuyacağım. peş peşe entryleri okuyup peş peşe yakacağım, o kadar içli entryler var. tabi ben sigara içmem pek, bir gecelik esnetiriz onu da artık.
  • bir şeyi gerçekten istediğinizde oluyor ve bunu üç senedir çok istediğim bir konuyla ilgili yaptığım araştırmalar, okumalar, çalışmalar ve meditasyonlar sayesinde ispatladım. mesela artık o konuyla ilgili bir şeyi dün istiyorum bugün gerçekleşiyor. bildiğin yaratım yapıyorum fakat artık gerçekten para kazanmak istemeye başlamam gerekiyor. hamuna koyacam paranın da.
  • mesleğim gereği bıçak setimle/ çantamla seyahat etmek zorundayım. her havalimanında bok var gibi didik didik ediyorlar. bu ne bıçağı? bu ne? bunlar senin mi? çantayı inceleyip; bu çanta doğada çözünüyor mu diyeni gördüm. artık nefret ettim nefret. gittikçe bomboş bir ülke oluyoruz. zaten yurtdışı çıkış harcı diye aldıkları ‘ooo kral gezmelere ha? e ama bize de bir şeyler ver o zaman, madem yurtdışına gidiyorsun sende para vardır’ tanımlı ve sadece bizde olan parayı ödemişim, bir de güvenliklerin bıçak çantam kaç yılda çözünecek acaba saçmalıklarıyla uğraşıyorum.

    sanane kardeşim? zorla harvard bilim ve yemek diplomamı gözüne gözüne sokturacak. bilader ben bir aşçıyım, bunlar da benim en kıymetli dostlarım, onlara hitap ederken bile dikkatli olmalısın..
  • ne zormuş ayaklarını öptüğün insanı isteyerek hayatından çıkarmak...ara ara soruyorum kendime sahi neden böyle yapar insan? terazi gibi dengesiz sebebler.ne istediğini bilmemek o kadar çok yoruyor ki beni.kaya gibi sert olmak da hoş değil rüzgarla birlikte zamanla aşınıyosun.bitmek üzereyim gibi hissediyorum belki bitirmek üzere...
  • sevmemem gereken birini seviyorum galiba... duygularımı kabullenmek istemiyorum, ne yapacağımı bilmiyorum sözlük. çaresizim, kendime engel olamıyorum.
  • anne beni oklavayla dovdugun icin komurluge inerken merdivenlerden yuvarlanmadan once kovadaki bulasik deterjanli suyu merdivenden asagi ben doktum..
    3 ay yatti kadin amk..hala iyiraf edemedim..affet beni sozluk..
hesabın var mı? giriş yap