• ulan serefsizim simulasyon gibi biseyin icindeyiz sole durup dusununce her sey cok garip.
  • eno'nun mercedes şarkısını içimden "benim aracın markası mercedes" diye değiştirip söylüyorum.
  • haftalardır whatsappdan sabahlara kadar yazıştığım, sevgili olmak için her attığım adımı haber verdiğim adam bana;

    çok güzelsin, çok iyisin umarım bir gün aradığını bulursun dedi.

    şeytan diyor o umduğu dileği yap ve karşısına çık. neyse sinirlenmeyecegim.
  • ne garip, eğitim için yardım ettiğimi sandığım kişi sahtekarmış. işin kötü tarafı giden para umrumda bile değil ama salak yerine konmak gerçekten ağır geldi.
  • gözyaşına dök yağmuru
    düş uçacak bahara doğru..
  • son uçak yolculuğumda telefonu uçuş moduna almak yerine bluetoothu açmışım. bunu inmeye iki üç dakika kala telefonumun çalmasıyla öğrendim. suçluluk psikolojisiyle betim benzim attı tabii.
  • galiba içimdeki tüm duyguları giderken yanında götürdün uzun zamandır bir duygu hissetmiyorum ne bir özlem duygusu ne bir acı ne bir mutluluk hiçbir şey hissetmiyorum aşık olmak istiyorum ama korkumdan mı kırılmamdan mı bilmiyorum ama kimse dikkatimi çekmiyor güzel diyorum ama sadece o kadar aaa ben bu kızla beraber olmalıyım hissi gelmiyor uzaklaşıyorum olma ihtimali bile ürkütüyor ama yanlış anlama seninle olmak gibi bir derdim yok seninle olmadığını olmayacağını da biliyorum bugün görsem yüzünü bir şey hissetmeyeceğimi biliyorum.

    en son öptüğüm insanın sen olması artık canımı acıtıyor senden sonrada birileri oldu ama olmadılar belki benden belki onlardan kaynaklı bilmiyorum aralarında bir tanesinin ayrılığı 5 yıllık olan senden daha çok acıtmıştı canımı ama galiba senin beni terk edişin arkanı dönüp gidişin içimdeki insanlara olan duygularımıda yanında götürdü

    inşallah bu hisler boşluktayım diye oluyordur

    yoksa bende sevmek istiyorum kumral saçlı tatlı bir kız çocuğu istiyorum bende yazmak istediğim şiirler var sahibini bulmayan henüz arkadan sarılıp saçlarını koklamak istediğim bir kadın var gözlerine bakıp yazdıklarımı okumak istediğim birbirimize kitaplar okumak istediğim bir kadın henüz bulamadığım.

    korkuyorum bu boşluk hissi ile onunu kaçırmaktan cidden korkuyorum.
  • bugünü önemsemeyenlerden biri de benim. ya da bendim diyeyim çünkü az önce yaşadığım şeye üzülmemin başka açıklaması olamaz. çözen olursa anlatsın ben de çözeyim. kapı çaldı arkadaş işe gitti kargom gelecek dediği için açtım kapıyı.açar açmaz mor çiçekleri olan orkideyle burun buruna geldim. esra bıdıbıdı dedi. ben birkaç saniye kendime gelemeyip düşündüm evde esra diye biri var mı diye. yok deyip kapattım kapıyı. çocuk pardon dedi mi demedi mi duymadım bile.

    hiç çiçek almadım hayatımda annem ve kardeşim geçen yıl göndermek için uğraşmışlar ama becerememişler. üzüldüklerini görünce ben çiçek sevmem hem soluyorlar hemen yazık onlara deyip ‘çiçek sevmeyen’ olarak etiketledim kendimi. bir daha da çiçek kabul etmedim zaten. halbuki ne severim papatyayı... neyse. sevindim aslında az önce esra adında birini mutlu eden bir orkide var. biri gülümsedi. belki sevgilisiyle arası limoniydi. çiçeği aldı ,güldü ,affetti...gülümsemeleri çoğaldı. belki o çiçek yıllarca sulanacak , çiçeklenecek onların sevgisiyle. adam çiçeğe her baktığında ‘iyi ki seni gönderdik kerata’ diyecek. çoluğa çocuğa karıştıklarında düşmesin , kırılmasın denerek çiçek yer değiştirmek zorunda kalacak.orkideler yer değişiminden hoşlanmazlar. belki kuruyacak ama evden atılamayacak. sırf o gün barışmalarının nişanesi olduğu için. belki de bunların hiçbiri olmayacak , belki esra diye biri evde yok ya da varsa da çiçeği kabul etmeden çöpe attıracak. bir sürü hikaye çıkar , hangisi doğru hiç bilemeyeceğim.
    siz yine de sevginizi tek güne sığdırmayın. her gün özel , her günü önemseyin. sevginiz hep olsun.
    not: doğum günü hariç hiçbir günü önemsemeyen kişi.
    edit: ya burada ne minnoş kalpli insanlar var hepsine teşekkür ederim. ben unuttum bile o olayı. canım sıkılınca , boşta kalınca ekşide takılıyorum. burası zehir akıtma bürosu gibi bir şey hayatımda. o olayı yaşayıp gittim uyudum unuttum. akşamında 6 yaşındaki birinin doğum gününü kutladık. *
    esra’yı da sordum üst komşuymuş iyi gidiyormuş ilişkisi.başka bir şey bilmiyoruz.olayın benim penceremden görünen kısmı bu kadar. neyse buraya kadar okuduysanız güzel bir şarkı hediye edeyim.
    ( şansınıza gelen şarkı da depresif ama çooook severim bana da gelir umarım)
    ayten alpman
  • üstüm başım toz içinde
    önüm arkam pus içinde
    sakallarım pas içinde

    siz benim nasıl yandığımı
    nereden bileceksiniz

    siz benim neler çektiğimi
    nereden bileceksiniz

    siz benim neden kaçtığımı
    nereden bileceksiniz

    siz benim niye içtiğimi
    nereden bileceksiniz

    siz benim neden sustuğumu
    nereden bileceksiniz

    siz benim kime küstüğümü
    nereden bileceksiniz
  • galiba hissizleşiyorum ya da artık karşı cinsin tek derdinin cinsel temas olduğunu sonunda anladı beynim.güzel günler olsun istiyorum sevmek ve sevilmek ama bir yandan da bakıyorum gücüm yok buna.o kadar kırılmış ki kalbim onarmaya gücüm yok.yalnız kalıp tek başına takılmak en iyisi galiba...ama çok zor türkiye şartlarında yalnız olmak formalite evliliği yapabilecek bir eşcinsel bulsam diyorum o da rahat ederdi bende şu sıralar en mantıklı seçenek buymuş gibi geliyor bana.
hesabın var mı? giriş yap