ekşi itiraf

• "sen nasılsın ömrüm?" az önce okudum bu cümleyi. vardı bir zamanlar benim de ömrüm.bana ait olmayan, beni hiç ama hiç sevmeyen bir ömrüm vardı.
• merhaba sozluk.
  sabah bir baska baslikta girdigim entrydeki karamsarligim devam ediyor.
  yolunda gitmeyen seyler var, herkesinki gibi.
  hepimiz altin kafeslerimize girdik, yasiyoruz; yasamaya calisiyoruz. onceden baska yazarlarin da degindigi gibi 'truman show' gercek olmus gibi hissediyorum.
  havalar aydinlik, havalar guzel. ama o bile yetmiyor sozluk. henuz is yerim ara bile vermemisken, bu insansizlik beni yordu sanirim. ise gitmek, eve donmek ve ise gitmek, eve donmek.
  onceden de boyleydi ama dayatilmiscasina ozgur iradem disinda bu dongunun icinde bulunmak asil mesele. asil problem.
  belki de asil mesele yalnizlik.
  ama neyin yalnizligi, bilmiyorum.
  adi yalnizlik da degil belki.
  belki bi bosluk.
  sadece bosluk.
• çok korkuyorum.
  keşke önceden sevdiklerimiz için canımızı verebilme pazarlığı yapabilsek.
  ailemin yanında olup onları koruyamadığım için, en yakın arkadaşlarım doktor ve görevli olduğu için, hasta olursam canım kızıma ^* hasta cıkmış bi evde kimse bakmaz diye korkuyorum.
  olabilecekleri kurup kurup korkuyorum.
  yalniz ölüyor olmaktan korkuyorum.
• kendimi korku filmi senaryosunda hissediyorum. dışarı çıkmayı sevmeyen ben dışarı çıkmak için can atıyorum.
• yıllardır okuduğum itiraflar serisidir. korona virüsü olmasa buraya yazar olmaya cesaret edemezdim.
• hayat her geçen zaman daha da anlamsızlaşıyor.
• istemediğim bir hayatı yaşamak zorundayım. yanlış tercihlerimin bedelini çok ağır ödüyorum. derdimi kimseye anlatamıyorum. çok pişmanım. ayrıca tatilden de nefret ediyorum çünkü evdeki gerginlik ölümden beter. biliyorum şikayet etmek çok lüks böyle sıkıntılı zamanlarda. ama daralıyorum çatlıyorum bunalıyorum. içip içip sarhoş olmak günlerce uyumak istiyorum bunu da yapamıyorum. mutlu huzurlu tasasız bir gün yaşayabilecek miyim bilmiyorum.
• bir an önce karantinaya girip her şeyden uzak en sevdiğim film serilerini izlemek istiyorum. back to the future ile başlar lotr ile noktalarım. karantina bile lüks bazılarımız için.^*
• 18 mart tarihinden itibaren otel odasında karantinada kalmaktan sıkıldım. bir odada günün tamamını geçirmek ne kadar kötü bir durum. sıkıldım.
• artık hayattan tek beklentim yanlış yaptığımı görmesine rağmen buna göz yuman insanların etrafımda olmaması, böyle gerçekleri bam bam yüzüne söylemeyi götü yiyen insan o kadar nadir ki. insanların yanlışlarını onlardan saklamak bir nimet değil, bunu yapan iyi arkadaş, eş, dost olmuyor.
  
  dişindeki maydanozu görüp ayıp olmasın diye söylememek hoş bir şey değil, asla da olmayacak.