• kafa dengi bir insanla tanışmak istiyorum. eğlenerek, gülerek bazen ağlayarak konuşalım istiyorum. uzun zamandır yalnızım, artık birileriyle zaman geçirmeye ihtiyacım var. bunu itiraf etmek zor olsa da sanırım yalnızlık artık canımı yakıyor.
  • radyo sunucularının yüzlerini gördüğümde çok bozuluyorum. dinlediğim ses ile gördüğüm görüntü asla uyuşmuyor ve bu beni çok huzursuz ediyor.
  • bu akşamüstü evimin ana caddeye bakan arka odasının camını açıp biraz hava alayım dedim.

    ana caddeye baktığı için araba ve insan gürültüsünden dolayı pek kullanmadığımız bir oda. camı açıp dışarı baktığımda batmak üzere olan bir güneş, kuş cıvıltıları nefis bir havayla karşılaştım. o doğanın hakim olduğu sessizlik o kadar güzeldi ki saatlerce durulsa durulur.

    insanların evlerine kapandığı bir süreçte doğa resmen kendini yeniliyor. kıyılara kadar gelen yunuslar, istanbul’dan gözüken uludağ zirvesi, havanın temizlenmeye başlaması aslında bize bir mesaj gibi.

    biliyorum belki mümkün değil ama kendimizi düşündüğümüz kadar doğayı da düşünsek ve bu salgın bitse bile mesela her ayın son pazarı sokağa çıkma yasağı olsa da herkese ve her şeye yenilenme şansı verebilsek ne güzel olurdu.
  • şunun farkına vardım ki bazı insanlar sadece sizin ilginizi sever. sizin duygularınızın en ufak önemi yoktur onlar için. olacakmış gibi davranıp sonrasında benim açımdan söz konusu değile gelir laf. resmen dalga geçerler sizle. belki de eğlenirler kendilerince. anlamazsınız ne yapmaya çalıştıklarını. unutmak istersiniz pat diye geri gelip kendilerini hatırlatırlar. siz de varolan sevginizle iyi niyetinizle bir kere daha inanırsınız. çünkü ortada bir engel yoktur. bakışları, bazı sözleri ya da sizi kıskanması... tabi bunları da inkar ederler. siz yanlış anlamışsınızdır. sizi dünyanın en güvenilmez insanı olarak görürler. oysa ki kendileri öyledir. çünkü her inandığınızda bir kere daha yıkılırsınız. bir daha inanmamak için ölmüş gibi davranıp yasını tutarsınız o kişinin.
    not: başkasını seviyorsanız onla olun. kimseyi yara bandı olarak görmeyin. ben umarım bunu kimseye hissettirmemişimdir. şayet hissettirdiysem hakkınızı helal edin. her zaman anlatmaya çalıştım kendimce durumu. ne durumda olduğumu.
  • hiçbir şey istediğim gibi gitmiyor. nasıl düzelteceğimi bilmiyorum ama kimsenin yardım edemeyeceğine eminim.
  • beni kullanmak isteyen ya da tavrımı sevmediğim insandan hemen soğuyorum .asla onunla konuşmuyor ,hatta yüzlerine bile bakmıyorum .seslerini tuvalette duysam ,tuvalette bekliyorum .hepsinden nefret ediyorum . sonra da diyorlar ki niye bu kadar sessizsin.ulan andaval seni sevmiyorum seninle konuşmak istemiyorum .ikiyüzlü pislikler neyinizle konuşayım sizin .
  • genelde hoşuma giden şeyleri anlamak istediğim gibi anlarım. realite farklı olunca bir de üzülmesem hiç sorunum olmayacak.
  • sacımı kac numaraya vurmalıyım acaba...
  • bir yaratıkla aynı evin içinde yaşıyorum.
  • hata yaptim, bunu kabul etmem biraz zaman alacak, pismanim demek icin henuz erken ama evet sogudu icim, kelimenin tam manasıyla sogudu icim, benle surekli tartisan ic sesim hakliymis, yanlis yaptim, ama o piç iç sesimi de sevindirmek istemiyorum, asıl hata yapmasaydım pişman olacaktım (ya da kendimi boyle kandiriyorum), hem de omrum boyunca, şimdi her sey daha net, ben elimden geleni yaptim, gerisini kaderin naif kollarina birakiyorum
hesabın var mı? giriş yap