33 entry daha
  • sozlukte ampul abi nam bir sahsiyet var. bu nurlu bilge baslik acarken cok defa beni uyarmistir. "cogul ekini atalim, bir x olarak y yazmayalim y altina x yazalim, ssgye yalakalik ediyormus gibi olmayasin?" kabilinde kimi nasihatlar dusen ampul agabey'i pek sevdigimi, aradigimi soyleyemem.

    hayatinda bir tane dahi entry yazmamis, yazamayacak olan bir ai'in baslik acilirken karsima boolean logic'i ile cikip da "olsa da sikime olmasa da sikime" makamindan tavsiye vermesine itibar edecegimi sanmiyorum. lakin, bir perspektifden bakildiginda fonksiyonunu, luzumunu da goz ardi etmek mumkun degil. baslik karmasasina engel oluyor, olasi hirlasmalari, gurlesmeleri daha yasanmadan engelliyor. bu perspektifden bakildiginda esagbi'nin de boylesi bir amaca hizmet etmek uzere yola cikmis oldugu intibagi yarattigini soyleyebiliriz.

    yani, basliklarda standardizasyon, olasi bir "arama"da bilgi enflasyonunun arasindan arzu edilenin kolaylikla bulunmasi, amdan gotten baslik tabir edilebilecek basliklarin imhasi ile devamina mahal verilmemesi, boylesi tavirlarin onunun alinmasi acisindan sozlugun utilitaryan (utiliti!) fayda ve onceliklerine hizmet edebilecegi asikardir.

    lakin ben bu faydaci perspektifin gul hatrina dahi olsa kendi adima boylesi bir olusumda bulunmayi, gorev almayi dogru bulmuyorum.

    kamu yarari adina duzenleyici hukumlerin bireysel yaratici perspektif ve inisiyatif uzerindeki muhtemel ve munasip her turlu tahakkumune karsiyim. ozgurlukcuyum desem belki daha anlasilir olur, o zaman ozgurlukcuyum be dost?! amdan gotten de olsa basliklarin kendi sinirlari icerisinde (sol frame ve icerigi entryler) yasama hakki olduguna inaniyorum. yani sivrisinege oyle bir vurmak ki afallamasi her ne kadar tassak konusu olmaya adaysa da, yapilmamasini emretmek degil, ancak dilemek hakkina sahip olduguma inaniyorum. zira eger hukmetmek ve emretmek hakkim olsaydi sanirim sozlukte cogunlugun soz hakki olmazdi (itiraf ediyorum, iktidari ele gecirsem ssg kadar hosgorulu ve rahat olamazdim. sakir sakir yazar ucuracagim gibi, ucanlarin da agzindan sacma sapan entryler yazar, mesaj historylerini fas eder ele gune tasak oglani ederdim. cok sukur ki hic bir zaman bu imkanlara sahip olamayacagim.)

    kendimce itlaf esasim sudur: eger ki bu tip basliklari ve dengi dengine entryleri kamunun oyuna rahatca suren birisinin bariz bir mutecaviz bir tavri varsa, ve bu muayyen tekerrur ile sabit ise ancak o zaman sadece bu bireyi (ya da calisma grubunu) hedef alacak sekilde hareket edilebilecegine inaniyorum. boylesi bir hareketleneme de dahi "kurumsallasmak" yerine bireysel inisiyatifi elden birakmamak, verilecekse bireysel cabayla ayar verip kollektif olarak eglenmek, kaygisizca tassak gecmek, toplum icinde kendisine karsi kendi actigi kapilardan yapilacak cereyan ile pistirmanin, aglatmanin dogru olacagina inaniyorum (tecrubelerimle sabittir ki bu yontem her zaman nes'e dolu saatler vaad etmistir).

    yine de hedef birey ya da hareket eger hala tavrindan yana memnunsa, kendini ancak ve hususiyetle bu sekilde izah edebiliyorsa benim adima cozumlenmesi gereken bir sorun kalmamis demektir. zira: ortada devamli tassak gecilecek bir membag vardir, bu nazarimda stres topu muadili bir fasilitedir, ellesmem sikildikca eglenirim. kaldi ki birey benim beklenti ve deger yargilarima uymuyorsa da salaklik paydasinda dahi olsa kendisi gibi olmak hakkina sahiptir. cok rahatsiz ederse, kaydima degmezse okumamak, goz ardi etmek sansim her zaman vardir (bkz: necati bukmark) (bu da "abi sozluge yeni gelen su su herife neden bir sey demiyorsun?" diyerek mesajdan soranlara toplu bir yanit olsun. o herif ya da kari dikkat cekemeyecek kadar siradan ve banal oldugu icin ilismemisimdir. siz aport gosteriyorsunuz diye de ilismem, meyletmem.)

    99 senesindeki sozluk dinamigine her zaman nostaljik bir ilgi ve ozlem duyan birisi olarak "sinirsiz ozgurlukler" eksi sozlugunun bugunku tatli sozlugun temelindeki saik oldugunu hatirlatmak isterim. her ne kadar fevri hareketlerle ozgurluklerimiz bir bir ortadan kalkmissa da, isin teknik kisimlarina hic girmedigimden olacak ssg'nin bir zamanlar sahip oldugu "gereksiz bilgi yoktur" mottosuna hala inandigimi, bunu hala temel esas kabul ettigimi soylemeliyim.( eger ben site sahibi, admin, moderator olsaydim, ssg'de benim gibi yazarlik vasfindan ote bir sorumluluga kosmamis olsaydi o da ampul abiler icad edilmesine mana veremeyen, 99 ozlemiyle yasayan bir kisi olurdu. )

    daha evvel de dile getirdim, ben saman tadinda entryi, sadece bilgiye dayali ansiklopedik icerikli metinleri bulmak icin sozluge gelmiyorum. yanlis anlasilmasin, sozlugun akademik, bilimsel icerigini essekler gibi kullaniyorum, usenmeden yazan robotek arkadaslarima da tesekkurler ederim. ama sozlugun oncelikli ve ayricaliklisunumunun bu olamayacagini, bu olmamasi gerektigini de savunuyor, taklid edilemez, esi benzeri bulunamaz oznelligi sebebiyle milenyum fuck muadili entryleri fayda olceginde en teknik aciklamalar sunan entrylerden bile daha degerli goruyorum.

    bundan dolayidir ki inancima gore gereksizlik de, copluk de, hakaretsinaslik da, amdan gottenlik de ilgimizi ceken varolus hakkinda bize en efendi, en kurallara uygun yazilmis entry kadar bilgi ve anlayis vaad etmektedir. eksi sozlugu guclu ve ozgun kilan herseye ragmen ciddi bir "kaza" cikmadigindan olsa gerek, hala mevcut sistemler icerisinde en ozgur fikri, yaratici ifade imkanini sunabiliyor olmasidir. buna destek olunmasi dahi gerekmiyor, zira katilimda bulundukca ister istemez destek oluyorsunuz.

    ozetle: am ve got oldukca amdan ve gotten entryler de olacaktir. bu yuzdendir ki akil ve yurek ile yazilmis entryler ve basliklarina gaz ve hiz vermek, bicimi ne olursa olsun ifade ve yaraticilik bicimlerini kisitlamaya, caydirmaya calismadan da gozle gorulebilir oranda "amdan gotten entry" itlafina sebebiyet verecektir. esagbinin uyeleri, gonul verenlerinin hepsinin gucu en cok ve en guzel buna yetiyor. ben de onlardan asil ve ilk evvela bunu bekliyorum, zira ampul abiye nazariyatla farklari ve ustunlukleri bunu icab ettiriyor.
  • ilk evvela cikarilmasi gereken ozet 99 ozgurluklerimizi elimizden alan ssg degil, 99 imkanlarinin ssg tarafindan rafa kaldirilmasi olacaktir. (ataturk bu ozgurlukleri korumustu ama maalesef biz degerini bilemedik.)

    ssg'nin keyfiyetinde kurulmus ve gelismis sozlukte aslen ozgurlukler verilmemis, ssg nin perspektifinden uygun gorulen imkanlar taninmistir. bu imkanlarin tanim ve faydasi genel gecer anlamda "ozgurlukcu" iken, zamanla daha "sinirlayici" olmasi da yine ssg'nin perspektifiyle degisen degerlerle izah edilebilir. yani sozluk ahiti diyor ki: ssg giveth, ssg taketh away. internette liman olarak sozlukte durdugumuz surece laga luga yapmaya hakkimiz yok. laga luga yapmak isteyen de kendi sozlugunu kurabiliyor, ssg nin gucunun yetmedigi alanlarda kosul ve imkanlar baska kisilerin perspektifine gore sekilleniyor.

    ssgnin bu yaz saatler suren tartismamizda da verdigi zurna orneginin sozluk ile uyumlu oldugunu sanmiyorum (icki masasinda dunyalar tatlisisin ssg). "zurna"da ne olursa olsun, laf ucuyor, kaideler, usuller ve ethos isimden ibaret bir tanima tabi kaliyorken, sozluk "yazili" ve "kayitli" olmanin getirisiyle unutulmaz, ve hatirlanmasi, hatirlatilmasi bir bkz a bakan kaideler ile somut bir kurumdur. zurnada yasanan basibosluk hissinin sozlukte yasanmasi, sozlugun basinin bos kalip kalmamasindan ne anladigimiz ile de ifade edilebilir. bireylerin sozlugun belirlenmis kural ve kaideleri altinda sinirsizca icini doktugu, sinirlanmadigi bir ortamda neler olabilecegini denemedik, bilmiyoruz. ne olacagini tahmin etmek de guc degil, ama bunun mevcut yazar kitlesinin kalitesizlesmesi ile sonuclanacagini da sanmiyorum. sozluge gelen her yazar, en salagindan en akillisina bir gelisme grafigi sergiliyor. az ya da cok. en okuzumtrak yorumlarin dahi edebi bir uslupla yapilabildigi bir ortam haline gelen sozlugun belirleyici unsuru "okuzumtrak"lik olmamalidir. zira sozlugun bir politik gundemi, onceligi, etik gerek sart listesi, adab i muasereti yok. olmasin da. bence uzun suren bir fetret doneminden sonra ki zaman icerisinde eski yazarlarin daha da kaliteli entryler yazdigi, yeni yazarlarin kaliteli yazarlara oykundugu, ya da onlarin mevcut, stil ve alisildik bicim, icerigini asan yontemlerle cikmasi da mumkundur, arzu edilendir.

    elbette reddetmiyorum uzun vadede sozlugun benim umduklarimin aksine zurna olmasi mumkundur, her sistem entropiye karsi bel verir. ve fakat maalesef tabii oldugu entropiye karsilik ilk basta radikal degisimler yapabilen bir sistemin de zamanla atalete savruldugu, ivmesini yitirdigi de bir gercektir.

    yani 99 senesinde sozluk sadece bir fikirken bu fikrin bekasi icin hic olmayan "kavramlar" yaratabilen sozluk, zamanla mevcudun muhafazasi, gelenegin bekasi, alisildigin rahati ve huzuruyla faaliyetlerini, kendi kendini yenileyebilen, bastan yaratan dinamigini de yavasca kaybedip, mevcut imkanlarin imkan verdigi yontemlerden medet umar hale gelmis gibi gorunmektedir. oysa ki 99 da acilan bir sozluk olasi her turlu harekete reform ile degil, devrim ile karsilik verecek kadar yeniydi. simdi eskidikce kendi gelenegine teslim oldu, kendi golgesinden korkar hale geldi desem, isabetliligi tartismali ama samimi bir elestiride bulunmus olurum.

    dogrusu su ki ne necati bukmark, ne benim onerdigim kismi cozumler sozlugun problemlerini cozemeyecektir. cunku problemler her zaman sisteme gore sekillenir ve guclenir (agent smith in de dedigi gibi: "insan kendi yasantisini yanlizca acilarla manalandirabilen bir varliktir." talebin oldugu yerde agent smith arzi da kacinilmaz olacaktir.) ama mevcut sistem icerisindeki acmazlari da cozecek onlemlerin reform degil, devrim formunda olmasini diler, ondan sonra kopacak gumburtuyu de keyifle izlemek isterdim. tarih sahnesi iste sana kansiz bir devrim imkani. ama hala korkuyoruz, vay halimize. 6000. nesil le neo-smith kapismasi yasasam da, orgy yapsam da "degisik" bir seyler yasanacagi, hayatimiza mana gelecegi kesindir. ben ssg ye inceden bunu citlatmak istedim, citlatamadim. mevcudun hayrina muhtemele, bilinmeyene kulaklar tikandigi, gozler kenetlendigi icin uber-utopya saniliyorum, yorum, rum , um.

    ayrica soylemeliyim ki ampul abi'nin algoritmasi ezbere bir dayatmadan geliyor! soyledir akis semasi: istatistiki bilgiler neticesi hafizaya, hafizadan ezbere gecer, onerileri de bu ezberdeki bilgilere riayet eder, boolean bunlari arar. ampul abi kendi kafasindan entrylere baka baka bir seyin yanlis oldugunu idrak etsin, ezbere dayatma ithmami geri alirim. ayrica entrymde de ampul abi entrylerimizi duzeltiyor dedigimi hatirlamiyorum, onerilerinin faidesinden de bahsetmistim bu da ikiiiiiiiiiiiiiiiy. ampul abiyi de sevmiyorum, o da uuuc (sozlugun tek abisi benim, ben olmaliyim.)

    sonra elimden geldigince, aklim cevirdikce teknik olarak bir faydasini gorecegimize inandigimiz bireysel sivil inisiyatif organi olan eksi sozluk kolektif ignore list uygulamasini da oneri pakedi olarak ssg ye sozluk halkina sunuyorum. destek olun kostek olun, ama dikkate aliniz. demokrasilerde careler tukeniyor, sanal ortamda tukenmiyor.

    (bkz: yap bir cilginlik simdi modasi)
32 entry daha
hesabın var mı? giriş yap