• "ingiliz, kötü polisiye yapmaz." sözünü duvarlara yazmak lâzım. şu heriflerin elinden çıkıp da vasat olan bir polisiye dizi izlemedim ben daha. bu da onlardan biri. 5 bölümlük, her bölümü takribi 1,5 saat süren bu itv dizisi, ingilizlerin meşhur polisiyelerinden inspector morse'un "prequel"i... morse'un polisliğe başladığı yılları, dolayısıyla gençliğini, karakterinin evrimini anlatıyor. 1965 yılında, oxford'da geçiyor. hayattan beklentileri konusunda kararsız, iç çekişmeler yaşayan, kafası karışık bir genç olan endeavour morse, oxford üniversitesinden eğitimini tamamlamadan ayrılır, bi müddet orduda kriptograf olarak çalışır ama orada da tutunamaz ve soluğu polis teşkilâtında alır. fakat burada da aradığını bulamaz. polislikten de istifa etmek üzereyken, oxford emniyetine kısa süreli tayini çıkar ve burada komiser fred thursday ile tanışır. böylece olaylar gelişir.

    şimdiye değin üç bölümü yayınlandı. geriye iki bölüm kaldı. her bölümde farklı bir olay çözülüyor. bunlar olurken de morse'un karakteri şekilleniyor. morse'u shaun evans, thursday'i roger allam canlandırıyor. atmosferi, senaryosu, olay örgüsüyle polisiye sevenleri tatmin edecek bi yapım. bence izlenebilir şansal...
  • izledikten sonra underrated kavramını ruhunuzun derinliklerinde hissedeceğiniz şahane dizi.

    öncelikle, dizinin vakalar anlamında sherlock'tan veya diğer muadillerinden aşağı kalır hiçbir yanı yok. bildiğin taş gibi dizi. fakat sunumda sherlock'la kıyas kabul etmez elbette. sherlock'ta bilhassa benedict cumberbatch ve martin freeman diziyi götüren adamlar. sherlock'un zekası ve watson'un enteresan kişiliği diziyi izlenir kılıyor. müthiş bir ikililer. endeavour ise bu yola hiç girmeden derdini anlatıyor. dedektif morse'un da zeka bakımından sherlock'tan aşağı kalır yanı yok işin aslı. dediğim gibi dizilerin sunum farklılıklarıyla ilgili. hangi sunumun beğenileceği elbette seyirciyle alakalı fakat hangisinin daha çok izlendiğiyle gayet kolayca anlayabiliyoruz bunu. işin içine biraz mizah, biraz da cazibe eklenince sherlock birkaç adım öne çıkıyor.

    mesela yine bir dönem/dedektiflik dizisi olan grantchester da bu açıdan bakınca sherlock ile benzerlikler gösteriyor. yakışıklı bir başrol, güzel müzikler, yerli yerinde mizah kullanımı. tabii olaylar daha az karmaşık grantchester'da. daha mütevazi bir dizi.

    endeavour'da ise bölüm başı bir cinayet ortaya çıkıyor, sonra o vaka çözülmeye başlandığı sırada bir başka cinayet daha ortaya çıkıyor ve parçalar birleştirilip cinayetler aydınlatılıyor. hiç lamı cimi yok. dizinin "izleyiciyi eğlendireyim, biraz da şundan katayım" derdi yok. neyse o. cinayet mi? öyleyse kanıt lazım, şahit lazım. araştırıyorlar, buluyorlar, birleştiriyorlar, çözüyorlar.

    bölümlerin 1,5 saat olması sadece ilk bölümde diziye girerken biraz sıkıntı yarattı bende. sonraki 8 bölüm ise aktı gitti. 4'er bölümden 2 sezon var şimdilik, 3. sezon 2016'da gelecekmiş.

    sonuç olarak ingilizler burada da kalitesini öne çıkartmış. dönem atmosferi ile dedektiflik birleşince muhteşem bir şey peyda olmuş. meraklılarına tavsiyemdir.

    not: dizinin çevirilerini yapan scissorshands'e de içtenlikle teşekkür ederim. diziyi izlenir kılan muazzam çevirilerdi. eline sağlık.
  • ingilizler müziğin ve de polisiyenin efendisi resmen! türün meraklısı pas geçmemiştir bu güzelim diziyi diye düşünüyorum. 60'lar ingiltere'sinde geçmekle beraber, dönem sadece sosyal fon olarak yer alıyor. teknolojik imkanların darlığında gri hücreleri harıl harıl çalıştıran dedektiflerin bulmaca çözer gibi cinayet çözüşünü izlemeyi sevenler kaçırmasın.
  • sherlock ile karşılaştırılan ama benim için ondan daha iyi olan dizi. bi kere morse sherlock gibi kendini beğenmiş değil. görev adamı. işini yapar geri çekilir. takdir beklemez. gösteriş yapmaz. ayrıca nostaljik havası da benim için bu diziyi daha güzel yapıyor. ha bu demek değil ki sherlock'u sevmiyorum. onu da seviyorum ama endeavour benim kıymetlim.
  • sherlockla kıyaslanmasını normal karşıladığım ancak senaryosu ve ona bağlı olarak karakterlerin çizgi romansılıktan çıkıp gerçek hayata daha yakın olmasıyla bana göre bir tık üstte olan ingiliz (bkz: tbc) dizisi. oyunculuklar muhteşem; shaun evans ve roger allam arasındaki uyum çok iyi. ve böylesi bir muhteşem dizinin yeni sezonunun 3 bölümü yayınlanmasına rağmen türkçe altyazı sorunu yüzünden izleyemiyorum.*

    edit: an itibariyle 3. sezonun ilk bölümünün türkçe altyazısına ulaşabildiğimiz dizidir kendisi.
  • yapmaya çalışmak, çabalamak. emek.
  • buradan da canlı yayına (hd) ulaşabilirsiniz, telsiz konuşmaları falan da var arada, süper lan:
    http://www.ustream.tv/nasahdtv
  • harika bir ingiliz polisiyesi. suç ve polisiye dizilerine hasta olan bünyemin geç keşfettiği dizi. ingiliz soğukluğu, kasvetli hava hepsi eksiksiz. bir de üstüne dönem dizisi daha ne olsun.

    dedektif morse'u karakter olarak hafiften mindhunter'dan holden ford'a benzettim. durağanlığını belki de.

    tadını çıkara çıkara izleyeyim diyorum ama sezonu bitirdim, bir oturuşta.
  • sözlüğe girene kadar bu diziyi sherlock holmes ile karşılaştırmak aklımın ucundan bile geçmemişti doğrusu. gerçi sherlock holmes'ın bu türdeki baskınlığını düşününce her dedektif hikayesinde böyle bir karşılaştırmaya gidilmesi anlaşılır bir şey.

    ana karakter morse, zeki ve herkesten daha iyi çıkarımlar yapan birisi. fakat olayları çözmesi sherlock gibi şov biçiminde sunulmuyor. nitekim morse'un ilgiye açlığı da yok. sherlock gibi sıkıldığı için de bu işi yapmıyor. sherlock holmes, her açıdan anormalliği ile sivriltilen ve "olağanüstü" özellikler taşıyan bir karakter. morse ise "herkes kadar normal" ama zekası ve özverisiyle olayları çözümleyebilen birisi.

    sherlock holmes, adete hiçliği kabul etmiş, bu anlamıyla "anlamsızlığı anlam olarak bellemiş" ve yapacak daha iyi bir uğraşı olmadığı için dedektifliği seçmiştir. morse ise varoluşsal problemi olduğunu bilen ancak bununla ne yapacağını bilemeyen, hayattaki anlamını bulamamış ve kendinden kaçmak için en iyi yaptığı işi biraz da şansın sevkiyle yapmaktadır. buradan hareketle sherlock ile morse arasında rahatlıkla modern ve postmodern karşılaştırması yapılabileceği kanaatindeyim.

    dizi; nostaljisi, müzikleri ve karakterleriyle büyük bir seyir zevki.
  • 9 şubat'ta 7. sezonuyla geri dönecek itv dizisi.
hesabın var mı? giriş yap