• "türkiye'de uygulanagelen propaganda, herkesin zihninde (ulus-devlet sembolleri ekseninde) ortak bir "uğruna ölmeye değer kurgu" inşa etme amacına yöneliktir. vatan, bayrak, kan gibi semboller ile ölüm eksenli bir ilişki kurulması esasına dayanan bu kurgu, bir yandan bireyselliği ortadan kaldırarak insanları kolektif amaçlara olan katkıları ölçüsünde makbul görmeyi telkin ederken, diğer yandan da hakları değil ödevleri merkeze alan bir vatandaşlık an-layışını hakim kılar.
    dünyayı vatan sevgisiyle dolu ve vatanı uğru-na ölmeye hazır olan farklı ulusların savaş alanı olarak tasvir eden bu yaklaşıma göre, dünyada dostlar değil sadece düşmanlar vardır. dahası, bütün bu düşmanlar türkiye üzerinde çeşitli emellere sa-hip olduklarından, ülkeyi zayıflatmak ve bölmek için sürekli gizli gizli planlar yapmaktadırlar. " serdar kaya - endoktrinasyon ve türkiye'de toplum mühendisliği

    (bkz: ucuz asker)
  • "orta asya'daki türki gruplar herhangi bir ulusal(!) ya da düşünceyle hareket etmedikleri gibi, içlerinden anadolu'ya kadar gelenler de zaten büyük ölçüde başka topluluklarla karışmışlardı. bu durum selçuklu ve osmanlı dönemlerinde de devam etmiş, henüz ortada milliyetçilik gibi bir ideoloji olmadığından, padişahlar dahil hiç kimse ırk ıslahı (eugenics) eksenli kaygılar gütmemişti.
    örneğin, osmanlı padişahları arasında, sadece orhan gazi, 2. murat ve (bir ihtimalle) yavuz selim'in anneleri türk'tü. bulgar, ermeni, rum, rus, sırp, yahudi ve yunan annelere sahip olan padişahlar, gün gelip türk milliyetçilerinin küfür olarak kullanacakları bu etnik mensubiyetleri bizzat taşıyorlardı."

    (bkz: e-devlet alt-üst soy bilgisi sorgulama/#74101063)
  • (bkz: ordu size bir iş bulur)

    das experiment filmine konu olan stanford deneyiyle ilgili bilgiler içeren kitap.. insan psikolojisini daha iyi anlayabilme adına, daha önce yapılan deneyler hakkında bilgiler veren kitabın, eğitim bilimleri alanından kpss'ye giren öğretmen adaylarının özellikle okumasını temenni ederim. gülsüm inek'e ithaf edilmesi cuk oturmuş!

    edit: bkz. ibaresi...
  • ücretsiz indirilebilir bölümleri çok heyecanlı hele şimdi bulunduğumuz yerde yaşayanların 40 bin yıl öncede burada yaşamış olmaları ve hiç kıpırdamamış olmaları gibi akıllara zarar bir tanım var, ne diyeceğimi bilemedim.

    arkeolojiyi falan sildi attı bir kalemde, tamam tarih külliyen yalanda bu topraklarda olan bitenden habersiz bir cahilin karalaması olmuş biraz. en basitinden özellikle batı andolu ve ege tarih boyunca bir çok farklı halka ev sahipliği yaptı bu halklardan bazıları tamamen yok edildi, bazıları çeşitli göçlerle bu bölgeye taşındı ve uygarlık kurdu. doğudan hunlar ve türkler geldi, güneyden çeşitli kavimlar geldi, hunlar kuzey avrupaya kuzeyden girerken avrupa dan insanlar güneyden anadoluya geldi.

    ve güya araştırmacı güya eğitim görevlisi bir kalkıp 40000 yıl önce ki halklar aynen bugünkü halklar diyorsa "türkiye'de yaşayan insanların büyük bölümünün 40 bin yıl önce de bu topraklarda yaşamış olmaları" kusura bakmasın kıçından sallıyordur, hiç bir bilimsel temeli olmayan nişanyan gibi bir adamın çıkarımları ve yalanları ile kitap yazmak aynen zamanında milliyetçiliği yaymak ve geliştirmek için iktidar sahiplerinin kendilerine göre tarih yazmaları ile aynıdır.

    bir tanesini demediğini bırakmayan birinin kalkıp aynısını yapmaya çalışması kişinin yüz sayısı hakkında yeterli fikri vermektedir. türklerin ve kemalistlerin ırkçılığına böyle bir tepki gösteren birisinin genetik araştırma türü mengele ağzı ile tespit yapıp kitap yazması ayrı bir çelişki. resmi söylemi yalancılıkla suçlayıp bu yalancılığı ispatlamak için kafadan atma sayılarla desteklemek bile hem kitabı hemde yazarının kalitesini oldukça belli ediyor. yazık
  • kitap kendi içinde bir mühendislik harikası aslında. konuya giriş noktası olarak insan psikolojisi ve otoriteye karşı tutumun incelenmesi ardından bireyin düşüncelerinde yapılan manipülasyonlardan hareketle bunun topluma aktarılması yani kitabın anlatım şeması çok başarılı. kitabı sadece türkiyede toplum mühendisliği olarak sınırlandırmak yazarın seçimi olabilir ancak okuyucu bunu daha genel bir dünya görüşüyle bağdaştırmakla yükümlü bence.
  • haziran 2023'te yayınlanan yeni edisyonundaki adı ile, sadece "endoktrinasyon".

    detaylar icin (bkz: endoktrinasyon /@derinsular)
  • geçen mayıs ayının sonu ile haziran ayı içerisinde okuduğum kitap. bende sevan nişanyan'ın yanlış cumhuriyet kitabını okuduğumda da olan şeyi yarattı: tüm öğretilenlerin yalan olduğu duygusu.
  • akla reaper'ları getiren kavram.

    (bkz: mass effect 3)
    (bkz: indoctrination)
  • sadece ücretsiz indirilebilen kısımlarını okuduğum kitap*. tamamı uygun bir zamanda umarım.
hesabın var mı? giriş yap