6 entry daha
  • hatip dicle'nin ortaya attığı fikir, resmi makamlara tepkilerini gösteren şehit ailelerinin çocuklarını, kendi şehitleri olarak göstermekmiş. okuma yetileri süper gelişmiş bir takım zevatın sinsi plandan kastı buymuş. öldürdüğü askeri kendi şehidi gibi saymak isteyen olağünüstü zihniyet için edeceğim tek bir kelamım dahi yok. onun için bir kenara bırakalım. burada mesele, haberde geçen "sinsi plan"ın salt bundan ibaretmiş gibi görülmesi. hadi öyle diyelim, buradan yapılan şu tümden gelimin bir aklı mantığı var mıdır?

    "bir şehit annesi ’vatan sağ olsun demiyorum’ diyorsa bunu desteklemek. bu sesleri artırmak. savaş karşıtlığı adı altındaki bu tür çıkışları sistemli olarak yükseltmek. barış anneleri savaş karşıtı olan şehit yakınlarıyla ’ancak acılı anneler birbirlerini anlar’ yaklaşımıyla bir araya gelmeli. böylece halkla güvenlik güçleri arasındaki moral bağ çökertilebilir. evladını askere gönderen annenin kafasına bu endişeyi koymak. sonra da en duygulu anı olan cenaze sırasında bu tepkileri yükseltmek. böylece devletle, hükümetle, tsk ile vatandaşlar arasındaki ’vatanseverlik bağı’nı kopartmak. oğullarımız boşuna ölüyor fikri yerleştirilmeli. askere göndermeme ve savaş karşıtlığı duygusu körüklenmeli."

    şimdi ortada iki ihtimal var. ya sözkonusu haberde birisi işkembeden analiz yapıyor, ya da sen olaya sığ yaklaşıyorsun. üçüncü bir ihtimal ise ikisinin birlikte geçerli olması. ne kadar üzücü..

    gelelim planın geçtiği iddia edilen paragrafa;

    "hatip dicle yazısında şehit binbaşının annesinin "vatan sağ olsun demeyeceğim" sözünü hatırlatıyor. sonra cenazelerde ortaya atılan "zenginlerin çocukları neden gitmiyor" sloganını vurguluyor. ve şehit düşen askerler üzerinde bir araştırma yapılmasını öneriyor. bu araştırmada hangi şehit yakını benzeri tepki verdiyse o şehidi pkk’nın "şehit!" albümüne almayı teklif ediyor. yani pkk albümüne "vatan sağ olsun" demeyen, devleti eleştiren, savaş karşıtlığı yapan, şehit yakınlarına ait askerlerin resimlerinin konulmasını öneriyor."

    sayın başbakan ise bu plana engel olmak için harekete geçiyor ve şunları söylüyor;

    "bu sinsi planı engellemek ve oyuna gelmemek için gerekirse tepki almayı göze alarak konuşacağım"

    şimdi sayın başbakanın buna mani olmak için kullanacağı metodu dikkatle okuyalım;

    "vatan sağ olsun demeyeceğim" türünden ya da savaş karşıtı ifadelerle tsk’ya ya da hükümete eleştiri yağdıran seslere karşı sessiz kalmak yerine sert cevaplar vereceğini söylüyor."

    yazık ki halen açıklama yapmaya devam etmek zorundayım. siz bilmiyor musunuz ki, pkk'nın bu olası şehit sahiplenme teşebbüsü durumunda, şehit aileleri nasıl bir tepki ortaya koyarlar. bunu engellemek için "vatan sağolsun demeyeceğim" diye ağlaşan insanlara, savaşa karşı olan insanlara sert cevaplarla mukabele etmeye lüzum var mı, a iyi niyetinin gıdısı öpülesi sözlük yazarı kardeşim.

    hurriyet gazetesinin buram buram dezenformasyon kokan haberlerini çarpıtmak boynumun borcudur. ne de olsa eksiyle eksiyi çarparsan artı eder. işte belki böyle çıkar karanlıklar aydınlığa..
89 entry daha
hesabın var mı? giriş yap