37 entry daha
  • hiç de iyi hissetmediğim bi dönemde tanıştığımızdan eminim ama rengarenk hatırlıyorum uzuun mesajlaşmalarımızı. kısa süre içinde, her yeşil çay içişimden önce içimin ürpermesine sebep veren kişi olduğunu öğrenmiştim, sonra yaptığı pasta gibi kutuları rüyalarımda kovalamaya başladım, ama onun başını daha komplike rüyalarımla ağrıttım. şimdi ankara'ya dair national geographic'ten fırlamış gibi görünen fotoğraflar, bi de çizimler bekliyorum, arada şımarıp "şimdi bir dryad çizelim" demek, işine karışmak istiyorum. insan koskoca dünyasını sırtına yüklenip başka bir şehre taşınırsa kim endişelenir ki arkasından..

    (bkz: kaplumbağa) :)
7 entry daha
hesabın var mı? giriş yap