ekrem imamoğlu

• kendisini anlamaya çalışıyorum. barışçıl ve kucaklayıcı bir siyaset izlemek, her kesimden insana dokunabilmek istiyor. yapılan hakaretlere, içi boş eleştirilere ve kanunen hakkı olan izne laf eden, her gün inatla kendisini gündemde tutan ve ellerinden geldiğinde kendisine atılan lafları sakinlik ve dinginlikle karşılıyor.
  
  eğer bir ihtimal okursa diye söyleyeyim fikrimi. özür dileyerek başlıyorum ve bu pezevenklerin hakkından efendilikle gelemeyeceğini söylemek istiyorum. başkan, bu adamlar karına kızına laf ettiler, sana kredi verilmedi ve hizmet edebilmek için yabancı bankalardan fon bulmaya çalıştın, soyguncuları ekrana çıkardılar kendilerini haksız yere işinden ettiğine dair, 20 yıllık siktiğimin mağdur edebiyatını çektiler, seçimden önce dile getirdiğin raylı sistemle ulaşım imkanlarına saldırıyorlar, bu adamlar belediyede yediğin yemeği bile burada konuşur oldular. kadir topbaş'ın bu kadar gündem olduğunu gördün mü?
  
  bu orospu çocuklarıyla mücadelenin tek yöntemi elinde ne varsa bangır bangır yapılanları ifşa etmek, ölçülü şekilde dilinden düşürmemek ve haksızlığını 'aynı seçimden önce yaptığın' gibi dile getirmek olacak. metro yaptırmıyorlar mı? yapma. ama neden yapamadığını her kanalda halka duyur. kredi verilmiyor mu? alma. git sana oy verdiler diye istanbul halkına neleri reva gördüklerini göster. şeref yoksunlarını belediyeden mi attın? neden attığını çık, mala anlatır gibi bağıra bağıra haykır. o otomobilleri nasıl çıkarıp yolsuzluğun boyutunu gösterdiysen, aynı çizgide devam et. bak senin lafını söylüyorum; ''hak yeme, hakkını da yedirme!''
  
  çünkü bu cehaletini siktiğimin şerefsizleri insanlıktan anlasa, insana yatırım yapar, insan gibi oy kullanır, insan gibi yaşarlardı. bu bir fırsat. ya bu develeri güdeceğiz ya bu diyardan gerçekten çekip gideceğiz artık.