18 entry daha
  • bir tanıdığım yok fakat istanbulda köklü bir vakıf üniversitesinin hastanesinde solunum fizyoterapisti olarak görev yapmaktayım.
    malesef hastane ve hastanedeki durumla ilgili çok fazla bilgi veremem fakat hastalığın seyri hakkında bilgi verebilirim.
    öncelikle pozitif çıkan hastalarımızın (hatta biri çalışan personelimiz) yurtdışı hikayeleri mevcuttu.
    başlarda hiçbir belirti yok(kuluçka dönemi) sonrasında ateş ve solunum darlığı başlıyor. ateş vücudun antijene verdiği tepkilerden biri, solunum darlığı ise virüsün alt solunum yoluna yerleşmesinden dolayı ortaya öıkan bir sonuç.
    başlangıçta yoğun bakımda sadece oksijen desteği yeterli oluyordu fakat kötüleştikçe daha ileri cihazlara ve sonrasında entübe edip ventilatörlere bağlamak durumunda kaldık ve hastayı prone (yüzüstü) pozisyonladık. bu şekilde pozisyonlamamızın sebebi basit bi dille söyleyecek olursak akciğerlerin daha rahat nefes alabilmesi için.
    bu seviyelerde iyileşirse durum iyiye gidiyor. hastayı extübe(ventilatörden ayırmak) edip iyileşme süresince takip ediyoruz.
    hastalık ilerler ise malesef cihaz da yeterli olmayıp solunum yetmezliğinden hastayı kaybediyoruz.
    kronik rahatsızlıklar (özellikle solunum rahatsızlıkları) bu noktada önemli çünkü zaten akciğer minimum kapasitede çalışıyor. bir de hastalık öncesinde bi aksalıklığı vardı ise iyileşme şansı çok düşük oluyor.
    şimdilik söyleyebileceklerim bunlar.
    sağlık çalışanı olarak bizlere yapabileceğimiz en büyük iyilik evde kalmanız. kişisel hijyeninize dikkat etmeniz ve sosyal mesafenizi(en az 1 metre) korumanız.
    kalın sağlıcakla...
    hastanın son hali hakkında bilgi istendiği için editliyorum.
    öncelikle genel olarak 3 gruba ayırabiliriz.
    1. grup vefat edenler (neyseki bugüne kadar sadece bir vefat verdik.)
    2. grup hastalığı hafif seyredenler genelde oksijen desteği ihtiyacı olmadan taburcu oldular.
    3. grup hastalığı ağır seyredip oksijen desteği ile taburcu olanlar
    bahsettiğim hastamızı oksijen desteği ile taburcu ettik. 3 ay boyunca evinde solunum terapisine devam ettim.
    1. ayda saturasyon değerlerini toparladık. artık aktifken bile saturasyonunda ciddi düşüler meydana gelmiyordu. fakat hala oksijen desteğine ihtiyacı vardı.
    2. ayda artık zorlayıcı egzersizlerde bile saturasyonu düşmüyor, istirahat zamanlarında oksijenden belli sürelerde ayırıyorduk.
    3. ayda oksijenden tamamen ayrılıp hafif egzersizlerini yapabiliyor, ağır egzersiz sonrasında ise 10-15 dakikalık oksijen destekleri yeterli oluyordu.
    daha sonra en az 3 ay daha takip etmesi gereken egzersiz programlarını ayarlayıp çalışmaları bitirdik. şuan durumu gayet iyi akciğer kapasitesinin %90-95'ine yeniden ulaştı diyebiliriz. evden de olsa işine devam edebiliyor.
    taburcu olurken oksijensiz iki adımda saturasyonu 65-70'lere kadar düştüğünü ve akciğerinin tahminen %50-60'ını aktif kullanabildiğini düşünürsek oldukça iyi bir toparlanma sergiledi.
1224 entry daha
hesabın var mı? giriş yap