türkiye'nin covid-19 ile mücadele stratejisi

• öncelikle bu strateji hakkında fikir belirtenlerin inanılırlıklarını irdeleyelim.
  şubat başından beri memlekette hasta var, saklıyorlar diye sayıklıyorlardı.
  biz diyorduk ki, sosyal medya bu kadar yaygınken gizlemek mümkün değil.
  şimdi 10 marttan birkaç gün önce ilk belirtileri başlayanları gündeme getiriyorlar.
  stratejinin ilk maddesi başarılmıştır. yani ülkeye geç girmiştir. nokta!
  ikinci madde yayılımın kontrollü olması. bu konuda umrecilere karantina ve test uygulamadan yurda dağıtmak hataydı. avrupa'dan gelen adamın binde biri bara pavyona dağılır. ama umreden gelenler mevlidiydi, tebrik ziyaretiydi, cemaatiydi derken bu süreçte çok daha fazla sosyalleşir. bu düşünülmeliydi. şu dönemde yirmi bin umreci sayısını ben bile tahmin edemezdim ki, etrafında başka dönemlerde çok fazla kabe'ye ziyarete gidenlerin olduğu bir kişiyim.
  bakanlık ve diyanet bu konuda eksik davranmıştır. sebebi büyük ihtimalle suudi arabistan'da bilinen vaka sayısının azlığı idi. ileri görüşlülük gösterilememiştir diyelim. artı yazmam ama eksiye de gönlüm razı değil.
  maske, kıyafet konusu da eksiye yakın duruyor. kardeşim cidden iyi bir sağlık sistemin var. boğ malzemeye kurumları. iyi denetle sarfiyatı. sıkıntı var dedirtme kimseye. bu konuda ben de kırgınım.
  pandemi tehdidi gündeme geldiğinden itibaren dört aya yaklaşan süreçteki sayılar, dünyanın en büyük transit yollarından birindeki bir ülkede bugün için hastalığın durumu buysa, hastaneler neredeyse her hastayı aldığı halde dolu değilse (italya ve ispanya'da yoğun bakım gereken hastalar eve terk ediliyor) son tahlilde başarıdır arkadaş.
  mükemmel olabilir miydi?
  kelle paça, gen, tuzlu su muhabbeti ile sulandırılmasa, sosyal izolasyon uygulanabilse gelecek çok daha aydınlık idi. burada da suç yönetenlerden ziyade halkta.
  son sözü mayıs sonunda söyleyeceğiz tabii. ama benim desteğim eleştirilerle birlikte sürüyor...