7 entry daha
  • üniversiteye geri dönüşüyle hastalarını,öğrencilerini,işçileri en önemlisi ise özgür bilimi sevindiren bilim insanı.

    "ben üniversitelerin demokratikleşmesinden ve yönetimsel olarak,özerkliğinden yanayım. ancak özerk kelimesini kullanmamaya özen gösteriyorum. çünkü kelimelerimiz, arzularımız sermaye tarafından, egemen güçler tarafından çalınıyor. örneğin yök'ün dönüştürülmesi düşünülerek yükseköğretim eşgüdüm kurulu ile üniversitelere mali özerklik tanınıyor, yani üniversiteler sermayeye daha çok açılıyor. türkiye'de üniversiteler tarihi eşittir darbeler tarihi. üniversiteler 12 eylül'den sonra çok şey kaybetti. 12 eylül tüm diğer darbelerden farklıydı. 27 mayıs 1960'ta 114 sayılı yasa ile 147 öğretim üyesi üniversiteden uzaklaştırıldı, ancak 1 yıl sonra geri döndü. 12 mart'ta ise 1750 sayılı yasa çıktı. ilginçtir, üniversitelere dair en demokratik yasa budur.

    ancak 12 eylül'den sonra burjuvazi üniversitenin içinde etkili olmak istedi. üniversiteleri bir mücadele alanı olarak gördüler. ben 46 yaşındayım, 12 eylül'de üniversite öğrencisiydim. benden büyük kuşaklar arkadaşları, hocaları 1402'den atılırken ses çıkarmayanlardan oluşuyor. insan kalitesinde ciddi bir yıpranma söz konusu. türkiye'de 91 üniversite ve 70 binin üzerinde öğretim elemanı var. bunları basit tedbirlerle düzeltmek kolay değil.

    üniversite eğitimini doktora bazlı olarak yeniden kurgulamamız gerekiyor, 1960 öncesi üniversite gereklilik değil, fanteziydi, lise bitiren banka müdürü oluyordu. şimdi ise üniversite hiçbir şey kazandırmıyor. ancak bu yeniden kurgulamayı beklemek gerekmiyor, bugün yapılan mücadele yeni üniversiteye gidiş yoludur."
15 entry daha
hesabın var mı? giriş yap